"Sizin fikirleriniz nedir bilmiyoruz. Açıkçası Asrın burada olduğu için senin burada kalmak isteyebileceğini düşündük. Ufukta evlilik de var malum.." dedi Özgür.
"Özgür, uzatma da konuya gir." dedi Hakan sabırsızca. Asrın'ın kaşları çatılmış, ciddiyetle Özgür'e bakıyordu.
"Yani Zehra da seni bırakmaz gibi geldi bize.."
"Ve?" dedim merakla.
"Ve biz Emre ve Hakan'la bir klinik açmayı planladık. Amcam da bu fikrimizi duyunca bize büyük bir bina ayarladı. Orada bir süre kiracısı olacağız, Ankara bize alışana kadar."
"Bu çok güzel bir haber Özgür, çok sevindim." dedim gülümseyerek. Ne kadar şanslılardı..
"Binada totalde altı tedavi odası var. Depolar ve teknik odalar dışında.. Biz de düşündük ki.. Yani eğer burada kalacaksınız, siz de bizimle çalışsanız? Hiç ayrılmasak? Biliyorum sıfırdan başlamak biraz riskli, belki de batacağız ya da başka planlarınız varsa-"
"Sen delirdin mi? Bu harika bir fikir!" dedim heyecanla.
"Bi- bizimle mi çalışmak istiyorsunuz?" dedi Zehra şaşkınlıkla kekeleyerek.
"Amma şaşırdınız ya, evet mi hayır mı?" dedi Hakan.
"Tabi ki de evet. Batsak da çıksak da!" dedi Zehra neşeyle.
"Altıncı oda için de birini düşündünüz mü?" dedi Asrın. Ciddiyetini koruması beni germişti.
"Hayır, o oda boş kalsa da sorun olmayacaktır." dedi Özgür.
Dans müziği çalmaya başladığında Ömer gülümseyerek Zehra'ya döndü. Onlar kalkarken Asrın da bana elini uzattı. Yüzü hâlâ bir parça ciddiyet barındırıyordu.
Yavaşça elini belime sabitlediğinde çekinerek omuzlarına tutundum. Bir şey söylemek istediği açıktı. Arkadaşlarımla çalışacak olmama kızmazdı herhalde..
"Konuşacak mısın?" dedim elalarına dikkatle bakarak.
"Sen benim eşim olacaksın Yıldız. Hayatımız hakkında kararlar alırken birbirimize danışmalıyız."
"Senden izin almamı mı istiyorsun?" dedim şaşkınlık ve öfkeyle.
"Benden fikir almanı istiyorum. Velin ya da ebeveynin değilim, elbette kendi kararlarını verebilecek olgunluk ve zekâya sahipsin ama en azından fikrimi sormanı beklerdim."
Şarkı bitmek üzereyken bir yenisi daha başladığında sessizliğimi korudum. Biraz düşünmeye ihtiyacım vardı. Haklı mıydı? Sanırım evet.. Başta kıskançlıktan yapıyor sansam da, korkarım, sebepleri mantıklıydı.
Ellerim başka eller tarafından zapt edildiğinde kaşlarım çatıldı. Abim ne ara gelmişti yanımıza kadar?
"Eşleri değiştirebilir miyiz?" dedi masum masum. Eşler? Ben ve Senem?
"Hayır." dedi Asrın elimi abimden kurtararak.
"Sadece biraz konuşmak istiyorum." diye üsteledi abim. Ben de istiyordum ama bunun şimdi olması şart mıydı? Yani ben abimle dans ederdim de, Asrın ve Senem.. Yok artık o kadar da değil!
"Korkma, ben sen değilim. Çalmam sevgilini." dedi Senem. Şeytan diyordu ki saçlarından tuttuğun gibi..
"Ne konuşacaksan sonra konuş Selim. Şimdi izin verirsen huzurla dans etmek istiyoruz." dedi Asrın.
"Uzatma birader." dedi abim. Senem'i, Asrın'a itip beni çekip aldı.
"Abi ne yapıyorsun Allah aşkına? Herkes bize bakıyor." dedim utanarak. Maçoluğu tutmuştu yine.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Asrın Yıldızı
Romance"Bilseydin de bir şey değişmeyecekti!" dediğimde ikimiz de sustuk. Yüzüme yaklaştığında nefesimi tuttum. Kokusunu içime çekersem çok daha fazlasını isteyecekti arsız kalbim, biliyordum. "Senden.." dedim ve sustum yeniden. Amacım ondan nefret ettiğim...