Yarım saattir yatağımda uzanık bir şekilde tavanı seyrediyordum. Kapıya kim geldiyse cevap vermemiştim. Kimseyle konuşmak istemiyordum. Can'ın bunu bilerek demediğini tabi ki biliyorum ama içinden geçenlerin bunlar olup bunları yanlışlıkla dıştan da söylemesi beni çok incitmişti.
Peki ya her şekilde aileme yalan söylemem.Alp hayatımda olduğundan beri sürekli yalan söyler olmuştum. Üstelik bu adam için değermiydi onu bile bilmiyordum. Telefonuma gelen mesaj sesiyle elime telefonumu aldım
*0546........
Öyle anlar gelir ki kaybedersin herkesi
İlk önce yalan söylediğin kişileri
Sonra uğruna yalan söylediğin kişiyiAlıştığım için bu sefer tepki vermedim. Sadece yatağıma fırlattım telefonumu ve "kimsin sen" dedim
"Kim kim güzelim" diyip pencereden içeri girmeye çalısan Alp'in sesinden korkarak irkildim
"Hiç"
İçeriye girip ilk önce takım elbisenin çekedini daha sonra gömleğini çıkartıp üstüme uzandı. Ellerini başımın iki yanına koyup destek alıyordu.
"Bi sorun yok ,olmadı demi"
Hayır anlamında kafamı salladığımda kafasını omzuma koydu.
"Parfüm sevmiyorum" diyip homurdandığında güldüm
Beni hafif kaldırıp üstümdeki elbiseyi çıkardığında ağzım o harfini aldı. Geri uzanıp burnunu boynuma gömüp nefesini derince içine çekti
"Çünkü ben bu kokuya aşığım"
Gözlerime baktığında gözlerimi kaçırdım. Eliyle çenemden tutup beni kendine çevirdi. Dudaklarımı öpmeye başldığında yavaşca karşılık vermeye başladım. Karşılık verdiğimde heycanlanan kalbi kalbime eşlik ediyordu. Elleri kalçalarımı tutup vucuduna bastırdığında ağzımdan inleme kaçtı. Dudaklarımı bırakıp çenemi ordan boğazımı ve sonrada göğüslerime geldi. Sütyenimden taşan yerleri öperken nefesimin kesidiğini hissettim .
"Seni istiyorum. Seni çok istiyorum Nisan"
Gözlerim kapalı bi şekilde nefesimi düzene sokmaya çalıştım
"Olmaz" dedim sessizce
"Niye"
"Yapamam"
"Neyi yapamıyosun"dedi sinirle
"Evlenmeden olmaz " dediğimde yüzünde sırıtış oluştu.
Aklımda uydurduğum ilk bahaneyi defalarca tarttıktan sonra ne dediğimi idarek ettiğimde kendi dediğime ağzım açık şekilde kaldı
"Evlnelim güzelim"
"Yani ben şey demk istedim"
"Ne demek istedin papatyam"
"Alp"dedim ağlamaklı çıkan sesimle
"Tamam . seni bkliyorum hep"dedi gülerek ve kafasini boynuma geri koydu.
"Dayanıcam,öyle düşünüyorum en azından"
Kendi kendi konuşmasına güldüm.
"Sen bana mı gülüyorsun. Benim perişan olmam hoşuna mı gidiyor küçük hanım"dediğinde az düşünür gibi yaptım
"Cook" dediğimde dudaklarıma yapışması bir oldu.
Sertçe öptüğü dudaklarımı dişleriyle çekiştirip benden ayrıldı.
"Öp"
Tekrar öpmeye başladığında yavaşca karşılık vermeye başladım. Elleri belimi iyice dolarken üstümdeki ağırlığı arttı. Boynumu öpmeye başladığında ellerim saçlarında ve ona yön veriyordu. Zaman durmuştu. Herşey unutulmuştu. Şu an sadece ikimiz vardık ve deliler gibi sevişyorduk. Ne kadar doğruydu yaptığım, yaptığımız. Boynumu ısırdığında hafifçe inledim. Altında deli gibi kıvranırken sırıtışı zevk aldığının işaretiydi. Yavaşca hareketler yaparak beni altında kıvrandırıyordu.
"Ne istiyorsun"dedi kulağıma yaklaşarak
Ne istiyordum cidden. Ben ne istiyordum. Gözlerim kapalı,nefes alışverişlerim düzensiz ,Alp'in altında zevkten kıvranan bir ben. Ne demişti Can. Koynuna girmek zor olmamıştır. Bunu düşündüren bndim ona. Alp tekrar boynumu öpmeye başladığında "dur "dedim
Durdu. Kafası orda kaldı. Ne bir şey dedi ne hareket etti. Derince nefesler alıp gözlerimi açtım.
"Üstümden kalkarmısın"
Kafasını kaldırıp yüzüme baktı. Gözlerimiz kesiştiğinde kalbim deli gibi atmaya başladı. Hafifce yanıma uzanarak üstümdeki ağırlığı çekti. Kalkmak için hamle yaptığımda kollarıyla belimi dolayıp beni üstüne çekti
"Bir yere gidemessin küçük hanım"
Gülümsediğimi farkettiğimde kollarımı beline doladım. Ne olduğunu bilmiyordum. İyimi ya da kötü mü yapıyordum onu da bilmiyordum. Ama şu an sadece bunu yapmak istemiştim ve yapıyordum. Alp'in telefonun çalmasıyla kollarını belimden çekti. Elini cebine sokup çalan telefona cevap verdi
"Efendim"
Kafamı kadırıp yüzüne baktığımda kaşlarının çatık olduğunu gördüm
"Ne için buluşucaz"
Telofunu diğer ucundaki kişiyi merak ederken bir de buluşma lafını duyunca daha çok meraklanmıştın.
"Orda olucam "diyip telefonu kapattı ve sehpanın üzerine fırlattı.
Dudağıma bir öpücük koymasıyla kendime gelip gülümsedim.
"Kimdi o"
"Hiç kimse" diyip sarıldı ve yüzümü yüzüyle eşitledi.
Telefonuna mesaj sesi gelmesiyle gözlerimi kıstım. Kaşlarım zaten istemsizce çatılmıştı. Parmaklarını kaşlarıma koyup düzeltti. Sıkıca sarıldı ve kocaman bedni küçücük bednimi sardı.
Aşk. Üç harf ama kökünde çok şey var. Deli olmak var,bulutlara çıkmak var, gülümseme ,kahkaha. Ama aynı zamanda acı var. O kadar çok acı var ki. Deli olmak için aşkın için ilknönce acı çekersin. Kahkahalarla gülmek için acı çekmemiz gerek. Acı.
Acı demek ne demek. Canının defalarca yanması demek. Defalarca kalbinin ateste yanması demek. Köz olup tekrar varolup yine yanışı demek.Yanımdaki uyuyan adama baktım. Sonra elimdeki telefona. Gözümden hiç eksik olmayan yaş. Telofonunda bir kız ismi. Ona defalarca geç kalma diye tembihleyip bir adres . bu adres neyin nesi ,bu kız kim diye kafamda bir sürü soru.
Yapmaz diyor içimdeki ses. Ama deli gibi de korkuyor. Acıyor. Üstelik neye acıdığını da bilmiyor bu kalp. Diyor ki niye üzülsün de acısın. Sen ona aık değilsin. Ben ona aşık değilim. Ama ona aitim.
Ona ait. Bu cümleyi ne zamandır sahiplendin sen Nisan. Ne zamandır onun olma düşüncesi var kafanda. Ne istiyorum .
Ne yapıyorum ben böyle. Elimdeki telefonu sehpaya geri bırakıp gözümdeki yaşları sildim. Kolundaki adamın yüzünde baktım. Yüzümd oluşan küçük gülümsemeye anlam veremedim. Sn bana napıyorsun böyle .
Telefonuma gelen mesaja bakmak için uzanıp aldım.
*0546.....
Ölüyor adam ,arkasında ağlayan kadınlar
İkisi de aşık ikisi de seviyor
Adam ölür arkasında iki kimsesizHer cümlesinde Alp'in yüzüne baktım. Onu kaybetme korkusu. İki kadın .
Sımıkı sarılıp kokusunu içime çektim. Kolları belimi dolarken gözlerimi kapattım. Güvendesin,güvendeyiz..
Yorumlar diyorum ve bekliyorun jhdgdhhdhfh
![](https://img.wattpad.com/cover/187072699-288-k678442.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAKINTI(TAMAMLANDI)
Novela Juvenil" benden ne istiyorsun " dedim ağlamaktan çatlamış sesimle. " sadece " düşünür dibi elini saçlarında dolaştırırken " seni sevgilim " dedi. Karanlık odada gök gürültüsü ve şimşeklerin çakmasıyla onu daha net gördüm. Şu anki hissettiğim şey, onda...