"Artık güçlü durmak istemiyorum. Ben ne yapacağım. Onun yanında güçlü durmaya çalıştıkça batıyorum." Yoongi ile banklarda oturduk. Tae'den sonra bana en çok o güven verdi. Diğerleri de tabi yanımdaydı ama Yoongi soğuk biri de olsa bir kıza haksızlık yapılınca onun için tüm yelkenlerini suya indiriyor.
Şimdi diyeceksiniz ki neden Tae ile çıkmadın. Tae dansımızı görünce sinirle kalkıp gitti. Tuvalete gitmiş bende en yakın Yoongi durunca onun kolundan tutup getirdim. Kollarını açınca direk ona sokuldum eli ile saçlarımı okşuyordu. Galiba 4 abim vardı. Jungkook ve jimin hariç. Jimin benden büyük ama çocuk gibi sjsjs.
"Şşş her şey düzelecek canım. Tamam mı?" kafamla onayladım.
"Hadi içeri geçelim misafirlere ayıp şirketi temsil ediyoruz. Biliyorum sen çok güçlü bir kızsın." diyerek saçıma öpücük kondurdu. Bende gülüp ondan ayrıldım.
"Biliyor musun?Arkadaşımın adı-"
"Ah yine mi bana birini ayarlamaya çalışıyorsun?"
"Ama ne yapiyim senin gibi ultra yakışıklı biri nasıl yalnız kalır diğerleri de dahil."
"Eğer onunla buluşacağımı söylersem daha fazla üzülmeyeceğine dair yemin edecek misin?" hemen kafamla onayladım. Ayağa kalkıp elini uzattı.
"O zaman hadi içeri geçelim."
İçeri girdiğimde Namjoon diğerlerinin yanındaydı. Yoongi sanki bilerek gidip onun yanına oturdu. Bu çocuğun nişanlısı nerede? Aniden büyük ekranda video oynayınca hepimiz şaşkınlık ile o tarafa baktık. Bu oydu. Hae-ra? Aa adını hatırladım kızın aman neyse başkası ile öpüşüyor. Hem de içeride ki odada mı? Herkes tabi şok.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Namjoon koşarak birinin yanına gitti. Yaşlı bir adam 50 yaşında filan. Herhalde kızın babası. Ona bağırarak bir şeyler söylüyordu. Aniden gülerek bana döndü bende tabi 'Ne yapıyor bu' diyerek ona bakıyordum. Bana doğru koşarak elimi tuttu.
"Artık engel kalmadı sevgilim seni çok özledim." ne diyon lan mal? Bana yaklaşınca bir adım geri attım. Bana bir adım daha atınca Tae araya girdi.
"MİN-YOUNG SENİ SEİVOYRUM." Abicim bu adam ne saçmalıyor?
____
Namjoon'un konuşmak istemesi üzerine hepsi birlikte evde toplandılar. Ben ise odamda volta atıyordum. 1 saat 17 dakika 53 saniyedir ne konuşuyorlar ki? Kapımın tıklanması ile düşüncelerimden kurtuldum.
"Gir." Jin içeri geldi. Yatağıma oturarak yanını işaret etti bende yanına oturdum. İki elimi de avuçları arasına alarak söze girdi.
"Min, Namjoon tehdit edilmiş." Ne?
"Ne?" Ne? Sıkıntılı bir nefes verip yine konuştu.
"Hae-ra'nın babası onu şirketle tehdit etmiş. Ama Namjoon kabul etmeyince bizi öldürmekle tehdit etmiş. Namjoon inanmayınca senin çekilmiş fotoğraflarını göstermesi ile elinden bir şey gelmemiş. Seni bırakmasını ve kızı ile nişanlanmasını istemiş. Namjoon sensiz kalamayınca da en azından yanında çalışsam söz kızınız ile evleneceğim deyince adam kabul etmiş. Geçen de Jungkook ve Jimin sayesinde görüntüler çıkınca-"
"Onları ne ara yapmışlar. Görüntüleri izlerken onlar da şaşırmıştı."
"Tae tuvaletten çıkmayınca onu aramışlar bunu görünce de Hoseok'a komut çakmışlar bir şekilde hallettiler işte. Anlaşılmasın diye şaşırmış gibi yaptılar. Tabi sadece Jungkook ve Jimin biz gerçekten şaşırdık. Neyse sonra Namjoon o adamın yanına gidip kızınızın herkesin önünde öpüştüğü biri var sizce evlenmem doğru mu? Diye çıkışınca adam sinirden köpürmüş. Namjoon'da kızını sürttüğü adam ile evlendirmen daha mantıklı. Beni bırak deyince adam başını eğip onaylamış."
"Bu kadar basit pes mi etmiş? E hani ölümler tehditler vardı."
"Adam para meraklısı bu sıkandal ile şirketi batardı."
"Yine de onu affedemem Jin abi. O benim güvenimi sarstı çok ağır konuştu madem tehdit edildi bize niye söylemedi. Bir şekilde açıklardı durumu."
"Korkmuş."
"Bu bana söyledi şeyleri değiştirmiyor. Düzgünce artık olmuyor sevmiyorum ayrılalım deseydi daha iyi olurdu ama o bana seni kullandım dedi. Çöp yaptım seni dedi. Onu affedemem. Tek bir tehdit ile beni bırakıyorsa işimiz var. Zaten her gün tehdit mesajları almıyor muyuz? Bu böyle deva mı edecek? Her tehditte beni kırıp gidecek mi?"
