Bölüm 16

23 4 2
                                    

DEMİR

Holdingdeki adamlarımdan birini arayıp Kemal'e ait olan tüm yerlerin adreslerini yollamalarını istedim. Sonra evden ayrılıp gelen adreslere sırayla gitmeye başladım. Yolladıkları hiç bir yer de yoktu. Holding de, evinde ona ait olan diğer yerlerde hiç bir lanet yerde yoktu. Öfke ile sonunda konağa gelmiştim. Asım evdekilere haber vermiş belki oraya gelir diye onlara da durumu anlatmıştı. Eve girdiğimde anneannemin salonda bir koltukta yattığını kızların da başında kolonyağı ve ilaçları ile beklediklerini gördüm. Beni gördüklerinde hepsi meraklı gözler ile bana baktılar. Öfkem Feza'yı bulamamla birlikte daha çok artmıştı.

Demir: Bulamadım o Kemal iyi hiç bir delikte yok onu bulursam bu sefer kesin onu öldüreceğin
Arzu: Demir sakin ol anneannemin halini görmüyor musun?

Anneanneme baktım gerçekten fazlaca kötü gözüküyordu. Beni gördüğünde zorda olsa doğruldu ve bana gelip sıkıca sarıldı.

Feride: Demir kızımı bul

Anneannemin çaresizce çıkan sesi ile hayatımda gözümden yaş akmamış ben ağlamamak için kendimi zor tuttum. Onu daha fazla sardım.

Demir: Söz veriyorum anneanne bulucam

Gelen telefonum sesi ile anneannemden hızlıca ayrıldım ve hemen cevapladım.

Asım: Demir Bey adamlarımız Kemal'e ait gizli bir depo bulmuşlar adresi mesaj attım üç araba oraya geldi seni bekliyorlar

Telefonu kapatıp oraya uçmak istedim.

Demir: Galiba buldum

Koşarak evden çıktım arabama atlayıp Asım'ın yolladığı adrese adeta uçtum. Yaklaştığımda bizimkilerin arabaları ile durdum.

Asım: Demir Bey biz hazırız arabalar ile gitmeyelim arkada patika yol bulduk oradan dolanıp hızlıca giriş yapalım
Demir: Herkesin silahı var değil mi?
Asım: Evet efendim
Demir: Hadi o zaman

Hızla pür dikkat şekilde patika yolda ilerlemeye başladık.

FEZA

Demir'in beni bu zamana kadar bulması gerekiyordu. Ellerim ve ayaklarım iyice uyuşmaya başlamıştı. Umudum bitmek üzereydi. Kemal bana burda işkence ve eziyetler edicek bende hiç bir şey yapamayacaktım. Artık iyice başım dönmeye ve midem bulanmaya başlamıştı. O sırada Kemal tekrar geldi.

Kemal: Aa ne oldu gelin hanım yüzünden düşen bin parça yoksa kocan seni bulamadı mı
Feza: O beni bulur ne olursa olsun
Kemal: Bulur - du diyecektin herhalde çünkü yarım saat sonra helikopter ile seni buradan götürücem
Feza: Ne demek götüreceğim şerefsiz seninle hiç bir yere gelmiyorum

Kemal yine o iğrenç kahkahasını atıp çenemden tutup sertçe ona bakmamı sağlamıştı. Bunu o kadar sert yapmıştı ki çenemin acıdığını hissetmiştim. Bana dokunmasını bile istemiyordum.

Kemal: Bu konu da sana fikrini sormadım

Kafamı sallayarak ellerini üzerimden çekmesini sağlamaya çalıştım bu hareket hiç hoşuna gitmemiş olacak ki ikinci tokadı atması bir oldu. Hemde ilk attığından daha sert. Öylemi sandalye ile yere kapaklanmam bir olmuştu. Canım bu sefer fazlaca yanmıştı. Bütün bu olanlara daha fazla dayanamayıp şiddetle ağlamaya başladım ve gözlerim kararmaya başladı. Kemal üstüme yürümeye başladığı zaman ondan kaçışım olmadığını anlamış oldum. Tam gözlerimi sıkıp tüm bunların rüya olmasını dilerken patlayan silah sesleri ile gözlerimi daha çok kıstım.

Demir: Geldim güzelim buradayım aç gözlerini

Ah kafayı yiyordum onca silah sesi arasından Demir'in sesini duyduğumu sandım.

Kurtar BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin