Bölüm 17

24 4 3
                                        

DEMİR

Asım'ın söyledikleri ile kan beynime çıkmıştı. Hızla üzerimi değişip koşarak evden ayrıldım. Adamların yanına geldiğimde öfke saçıyordum. Elli tane adam dikmeme rağmen bu adam buradan nasıl çıkmıştı.

Demir: Ulan nasıl kaçırırsınız bu adamı elli kişi dikmedim mi ben buraya
Mehmet: Abi adamlar dışardan söylediğimiz yemeklere ilaç koymuşlar hepimiz bayılmışız özür dileriz
Demir: Vay anasını satayım be hemen hepiniz çıkın karış karış da olsa arayın bulun onu
Mehmet: Tamam abi hemen

O sinirle arabaya yöneldiğimde telefonum çalması ile durdum.

Demir: Efendim Feza'm
Feza: Çıkacağını söylemedin neden kahvaltıya kalmadın?
Demir: Güzelim şirketten aradılar çıkmak zorunda kaldım ama istersen evimizde akşam yemeği yiyebiliriz
Feza: Hmm defterime bakayım müsait olursam haber veririm
Demir: Fezaa!!
Feza: Tamam şaka yaptım kızma, bir sorun yok dimi?
Demir: Yok güzelim evrak işleri işte
Feza: Tamam canım görüşürüz

Telefonu kapattım, Feza'ya bilerek bir şey söylememiştim. Zaten yaşadıkları daha tazeydi. Birde Kemal'i elimden kaçırdığımı ona söylememeliydim. Evin kapısındaki adamları arayıp onlara da talimat verdim. Olası durumlara göre de dışardan yiyecek içecek istemelerini kestim. Bütün adamlara gereken talimatları verdikten sonra konağa doğru yola koyuldum. Feza'yı ilk günden yalnız bırakmıştım. Aklıma gelen fikirler ile arabayı sağa çekerek telefon görüşmesi yapmaya başladım.

FEZA

Demir işleri olduğu için kahvaltı etmeden çıkmıştı. Ailenin kadınları olarak hep birlikte kahvaltı etmiştik. Dün Feride Hanım benim için çok endişelenmiş. Kızlar da korkmuşlardı anlaşılan. Kahvaltı boyunca nasıl olduğumu, bir şeye ihtiyacım olup olmadığımı sormuşlardı. Herkese iyi olduğumu merak etmemelerini defalarca kez söylemiştim. Kahvaltından kalkıp sonbaharın kalan son güzel günlerinde hep beraber bahçede kahve içiyorduk.

Demir: Oo bensiz keyif yapıyorsunuz yani

Demir keyifle yanımıza gelerek yanımda ki boş yere oturdu. Bende başımı omzuna yasladım.

Feza: Erken halletmişsin işlerini
Demir: Evet güzelim toparlayıp geldim hemen
Arzu: Londra da şirketlerde sabahlardı burada iş yerinde durmuyor

Demir bana daha sıkı sarılıp iyice sokuldu.

Demir: Neden acaba?

Hayattan ne beklerdim ki daha. Sahip olabileceğim en güzel aileye ve eşe sahiptim. Ki ben evlenebileceğimi bile düşünmezdim. Feride Hanımla gözümü açmıştım ona güvenim sonsuzdu. Temele bakınca kendi öz babam bırakmış istememişti ve beni bir başka insanın beni koşulsuz sevmesi zor geliyordu. Ama Demir çok başkaydı. Demir, kızlar ve Feride Hanımla keyif içinde sohbet ederken başımı biraz kaldırıp ona baktım. Beni yalan bildiğim her şeye inandırmıştı. Onu sevmemi o sağlamıştı. Her şekilde kalbimde yer edinmiş ve bana da yer açmıştı. İyi ki vardı. Demir sohbetinin arasında ona baktığımı farketmiş olacak ki başını bana döndürüp gözlerime uzun uzun baktı. Kimsenin duyamayacağı şekilde başını omzuma doğru gömdü.

Demir: Ağrın var mı güzelim
Feza: Hayır gayet iyiyim

Demir bu söylediğim ile ayağa kalktı elimden tutup beni de ayağa kaldırdı.

Demir: O zaman hepinizi öpüyoruz biz artık evimize gidelim
Feride: Aşk olsun çocuklar burası da sizin eviniz

Feride Hanım bunu kırılmış gibi söylemişti. Demir'den ayrılıp yanına gidip ellerini ellerimin içine aldım.

Kurtar BeniHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin