Bir yönümüz vardır çocukça ve yakışıksız bir duyumuz. Dertlerimizle dostlarımızı acındırmak isteriz, kendimize vah onun haline yazık dedirtmek isteriz. Yaşadıklarımızı abartır büyütür karşımızdaki kişiye öyle anlatır ve sizin için ağlamasını isteriz hatta.
Başkalarını kendi dertlerine karşı soğukkanlı yıkılmaz gördüğümüzde "güçlü" deriz iyi bir şey olarak görürüz tebrik ederiz bazende. Ama iş bizim dertlerimize karşı soğukkanlılığa geldiğinde darılırız kırılırız çünkü umursamadığını sanarız. Bunu sanmamızda ki sebeb bir beklenti içinde olmamızdır. Ben kimseden bir şey beklemem çünkü beklentiler hayal kırıklığıdır. Zaten beklenti içinde olmak da yanlış bir şey. Karşı taraftakinden bizim derdimizden dolayı ağlamasını üzülmesini bize sarılmasını bekleriz, yapmayınca da ona darılırız belki de küfür ederiz. Bazıları var ki iyileşmiş ya da iyi sanılmamak için ödleri kopar gülmelerini tutardı. Sağlık, kimseyi acındırmadığı için, nefret ettikleri bir şey olurdu.
Bazı cümleler Montaigne - Denemler kitabından alınmıştır.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Olası
RandomTemel bilgilerimizi oynatan, mantığa sınırlar koymamamızın aslında en büyük ihtiyacımız olduğunu anlatan, genel konulara anlam katan-değinen, toplumsa sorunları anlatan ve kişisel gelişimden oluşan bir seri, evet kendim yazdım