Karşımdaki adamın şefkatle dolu yeşil gözlerine baktım o kadar güleç yüzlü ve iyimserdi ki onu her gördüğümde kendimi içimi kaplayan huzur dalgasından bir türlü kurtaramıyordum.Gerçi kurtarmak gibi bir niyetimde yoktu. " haberleri duydum.Sen iyi misin?" gülümsedim." beni gerçekten sevse bunu yapmazdı değil mi?"....Joshın gözlerindeki derin boşluk beni korkuttu.Zacki unutmamamdan ve bunun canımı yakmasından korktuğunu ve eminim haberi alır almazda bir kadeh şarabı içip televizyonun karşısında öylece uyumuştu. Onu kapıdan geçirecekken sendeledim.Gözlerim kararmaya başlamış,kendimi ellerim titrerken öylece ayakta durmaya çalışırken buldum Josh beni omzumdan yakalayıp, " şekerin düştü değil mi? saatin kaç olduğunun farkında mısın kahvaltı etmedin mi daha?" gözlerindeki endişe kalbimi sızlatmıştı.En son kim benim için bu kadar endişelenmişti hatırlamıyordum. " ben iyiyim, ayrıca kahvaltı ettim sadece şekerimin kaç olduğuna bakmayı unutup, iğneyi öylece yapmış olabilirim." normal şartlar altında Josh 1 saat boyunca her seferinde bunu bana hatırlatırdı." oturda ölçeyim." ölçüm cihazımı koltuğun üstünden alıp ölçmek için kapağı açtı. " ben iyiyim,ayrıca kendim yapabilirim." beni dinlemiyordu bile parmağımı delip kanı makinaya damlatırken bana bakıp,"canın acıdı mı?" diye sorunca ne kadar endişeli olduğunu farkettim.Sonuç 10 saniyeden kısa bir süre sonra açıldı 39 çıkmıştı.Şekerim kesinlikle düşmüştü...ve deli gibi titriyordum.Beni orada bırakıp koşarak mutfağa gitti elinde bir kutu portakal suyuyla geri dömüştü içmem için bana uzattı 5 yudum şekerimi yükseltmek için yeterliydi 15 dk beklemem lazımdı.Josh elimi sıkıca tutmuş,bana sürekli " iyi misin?" diye sorduğu an deli gibi titrememe ve kararan gözlerime rağmen uzanıp ona sarıldım.Tanrım...teşekkür ederim bu adamla karşılaştığım gün hem hayatımın en kötü günü hem de en güzel günüydü.Bana sıcacık bir yuva sunan adama baktım." seni seviyorum..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
takıldığımız çakıltaşları
Lãng mạnhayat insana çeşitli seçenekler verir. kaybet yada kazan, kendin olanı al yada sonsuza kadar unut... benim seçim şansım ise geçmiş ve gelecekti bugün denilen kavram beni yalnız bırakmıştı.