CRAFTY -4-

31.1K 2.1K 517
                                    


Keyifli okumalar!

Divörz.





ÖNCEKİ BÖLÜMDE;

Sanırım... Yani eğer hala tırlatmadıysam... Jungkook'un benden hoşlanmamasının nedeni eski menajerlerinin yerine geçtiğimi düşünmesiydi. Bana göre mantıklı bir neden değildi ancak Jeon Jungkook hala çocuk sayılırdı. Doğum gününü bilmediğim için tam tarihi hakkında bir fikrim yoktu ancak 18 yaşının etrafında dolandığının farkındaydım ve bununla beraber, ondan tam tamına 6 yaş büyük olarak duygularını anlayamamam gayet normaldi.

Görünen o ki, bir ergenle nasıl anlaşılması gerektiğini bilmiyordum. Ve en kısa zamanda, acilen bunu çözmem gerekti.






"Pekala, burada durabiliriz."

Oturduğum yerde hafifçe arkama döndükten sonra şoföre seslendim. Esmer genç hafifçe başını salladıktan sonra arabayı birkaç saniye içerisinde durdurdu.

Açıkçası bu yolculuğun hiç bitmemesini diliyordum çünkü havalimanında ne tür bir tabloyla karşılaşacağımızı az çok tahmin edecek zekam vardı. Yüzlerce hayran dibimizde bitecek ve biz, yürümekte dahi zorlanacaktık. Durum vahimdi, çünkü ben daha önce 8eight sağ olsun böyle bir vaziyetle karşılaşmamıştım, tamamıyla tecrübesizdim. Sanırım onların menajeri olarak görev yaptığım iki koca yıl boyunca, 8eight'in bana sağladığı tek kolaylık buydu. Ki zaten onu da kasti değildi.

Konforlu minibüste sağımda Jin, solumda Namjoon'la Taehyung oturuyor ve müzik dinliyordu. Hemen karşımızdaki koltuklarda ise -yüzleri bize dönüktü- Jimin, Jungkook, Yoongi ve Hoseok gülerek hayran videolarından birini izliyordu. Başlarda ben de müzik dinlemeye çalışmıştım ancak kahkahalarından rahatsız olduğumdan kulaklığımı Hoseok ve Jimin'in boynuna dolamamak için kendimi zor tutmuş; onları öldürmemek için meditasyon yapmaya karar vermiştim. Zira sesleri koca arabayı adeta sallıyordu ve ben, sabrımı çoktan tüketmiştim.

Şu aralar Jimin'e gıcıktım zaten, ses tellerini koparmamak için oldukça fazla çaba harcıyordum. İki gün önce katılacağımız programa yeni aldığı arabayla geleceğini söyleyerek bizden ayrılmıştı ve çok uzun süre beklememize rağmen Güzel Sanatlar Akademisi'ne bir türlü dönüş yapamamıştı. Hoseok ve Jimin her yıl düzenlenen yetenek sınavı için yanımda olacaktı ama Jimin Bey gelmemişti işte! İzini program başlamadan sadece yarım saat önce bir karakolda bulabilmiştim! Kızın birinin arabasına çarpmıştı ve karşı tarafı ikna etmek için bayağı uğraşmıştım. Adının Gi Hei olduğunu öğrendiğim garip kıza Japonya dönüşü BTS'le bir akşam yemeği borçluydum.

Ve tüm bunlar, Park Jimin'den nefret etmem için yeterliydi.

(Y/N: Yeni okuyanlar için belirteyim; adı geçen kız, Ge Hei, Selfish adlı bir hikayenin ana kahramanıydı ancak hikaye şu an taslaklarda duruyor.)

Araba durunca üyeler teker teker dikkat kesilerek telefon türü elektronik cihazlarını sırt çantalarına yerleştirdiler. Havalimanında kalabalık sebebiyle oluşan telaşta düşürme/kaybetme vakaları çok oluyordu.

"Şimdi." Saatime baktıktan sonra bakışlarımı tekrar üstlerine sabitledim. "Kore-Japonya uçağının kalkmasına yaklaşık 1 saat var. Yetişebilmek için hızlı olmamız gerek."

Üyeler şirkette o kadar oyalanmıştı ki en az bir buçuk saat önce olmamız gereken yerde 1 saat önce olabilmiştik. Ve benim çabuk olmam, hızlı düşünmem gerekiyordu. Uçağı kaçırma gibi bir şansım yoktu.

CRAFTY |Jungkook| ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin