#8

742 87 43
                                    

İyi okumalar~

" Aklımda bir kaç şey var. Sırayla denememiz gerekiyor, tek tek. İlki için kesici bir şeyler lazım, küçük bir şeyler bile olur."

Bunu derken kendilerinden oldukça uzakta duvara yaslanan Jungkook ve etrafındaki tanıdık yüzlere bakıyordu. Öğle yemeğinden sonra herkes avluya çıkarılmıştı. Dört mahkum sonunda konuşabilecekleri bir fırsat yakalamış, mahkumlardan uzak bir bankta oturmuş planlarının küçük ama önemli detayları tartışmaya başlamışlardı.

Kafasını yere eğmiş, gri zemine odaklanarak konuşan Yoongi, Jimin'den hiç ses gelmediğini farkettiğinde ellerini içine geçirdiği saçlardan çekerek yüzünü sol tarafındaki Jimin'e dönmüş, düşünceli yüzüyle karşılaşmıştı.

Dün kütüphane de Yoong'nin söylediklerinden sonra Jimin sadece son bir kez siyah saçlının dudaklarına öpücük kondurmuş, hemen ardındansa kütüphaneden gelen kapı açılma sesiyle sürelerinin bittiğini anlamış, bir birlerinden ayrılmışlardı.

Jimin'in itiraz etmeyişi ve verdiği öpücük yarım onay gibiydi. Jimin gibi tıpkı Yoongi de onun kararsızlığını ve içten içe aslında fazlasıyla endişeli olduğunu biliyordu.

Şimdi de plan üstüne düşünürken Jiminde farkettiği düşünceli hallerinin nedeninin bu olduğunu tahmin ede biliyordu. Fakat buna rağmen bir şey söylememeyi tercih etmiş, tek başına bir şeyleri ölçüp biçmesi için imkan yaratmıştı.

Yüzünü yanındaki ikiliye dönmüş, devam etmişti:

" Dediğim gibi, küçücük bir şeyler bile yeterli. Marangoz atölyesinden bile ayarlanabilir aslında..." derken Tae heyecanla araya girmişti.

" Ben yapa bilirim hyung! Bu gün atölyeye gönderileceğiz biliyorsun. Gizlice bir şeyler sızdıra bilirim."

Bu sırada da yanında " İşine gelince hemen, "hyung~" diye mırıldanan Hoseok'un karnına dirseğini geçirmeyi ihmal etmemişti.

"Ben yapmayacağım da kim yapacak? Sen desen planın beyni sensin zaten, uygulama da bize kalıyor. Hoseok'u böyle bir riske atmam, Jimin de daha yeni. Olmasa bile ona kıymayacağını biliyorum. "

Son söylediği şeyle Yoongi derin bir nefes vermiş, elleriyle yüzünü sıvazlamıştı. Tae'nin çıkıştaki kontrole rağmen ne yapıp edip bir şekilde o parçayı oradan çıkaracağını biliyordu. Buna rağmen olası bir delilik yapacağından korkuyor, bu da vereceği kararı tekrar tekrar düşünmesine neden oluyordu.

" Tamam Tae. Ama nasıl yapmayı düşünüyorsun? "

Yoongi'nin sorusuyla Tae kendini beğenmiş bir gülücük sunmuş, işaret parmağı yanağına gelecek bir şekilde elini çenesinin altına yaslamıştı.

" Ben halledebilirim hyung. Maket bıçağını kırmak zor değil. Küçük bir parça ayarlayıp kimseye çaktırmadan çıkaracağım oradan."

" Olası bir delilik istemiyorum Tae."

" Bana güvene bilirsin Yoongi hyung..."

~

Öğleden sonra herkes marangoz atölyesine götürülmüştü. Kimisi yeni modeller, küçük oyma heykeller yapmaya başlamış, kimisi de geçen haftadan yarım kalan işlerine devam etmişti.

Jimin'se bu saatleri eline aldığı küçük, ince tahtayı oyarken vereceği kararı tartmakla geçirmeye çalışıyordu. Çıkmalarına sadece on dakika kalmıştı. Bu yüzden, sol çaprazındaki Yoong'yi kontrol etmek için başını kaldırmış, sağ tarafında kalan Tae'yi izlediğini farketmişti.

Alcatraz -《yoonminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin