ꪮꫝ, ᥴꪖꪊડꫀ ꪖꪶꪶ ꪮᠻ 𝕥ꫝꫀ ᦔꪮ᭙ꪀડ ꪖꪀᦔ 𝕥ꫝꫀ ꪊρρꫀ𝕣ડ

2.4K 248 276
                                    

Mutfak macerasının üzerinden birkaç gün geçmişti ama Hyunjin hâlâ hyunguna karşı birazcık kırgın hissediyordu.

Tanrı aşkına öpüşmüşlerdi ve  Minho bunu hatırlamıyor muydu yani !?
Üstelik Hyunjin'in aklından bir saniye bile çıkmazken...

Bir dahaki sefere onu öperken ayık olmasına dikkat etmeliyim diye düşündü Hyunjin.

Daha sonra karşısındaki  ikiliye göz devirdi. Felix ve Minho...bu kadar samimi olmak zorundalar mıydı ki?

Felix  hyunguna kendi elleriyle yaptığı  brownilerden yedirirken , Minho da enfes olduğuna dair mırıltılar çıkartıyordu. İkisi de çok mutlu görünüyordu.

Ne sinir bozucu diye düşündü Hyunjin,ellerini  omuzlarına düşen sarı saçlarına atıp onları geriye atarken.

Neyse ki sonunda  onları ayırabilecek bir çözüm yolu bulmuştu.

Şimdi dudağının kenarı yavaşca yukarıya doğru kıvrıldı.

Minho ,o'nundu ve Hyunjin kendisine ait olan şeyleri başkalarıyla paylaşmayı hiç sevmezdi...

∆∆



"Jeonginiiee ~"

Duyduğu sesle hemen yatağın altına saklandı maknae.
Hyungu onu görmemeliydi.

"Jeongin-ah?"
"Yang Jeongin?"
"İ.n !?"

Seungmin odanın içini gözleriyle tararken sevimli ve yaramaz minik tilkinin nereye kaybolduğunu bulmaya çalışıyordu. Buralarda bir yerde olmalıydı ama nerede?

"Hadi ama, sadece azıcık sevmek istiyorum seni ~"

"Her seferinde öyle diyorsun ama yanına geldiğimde beni ısırmaya çalışıyorsun hyung . Hem kötü hem de yalancı birisin sen ."

Yatağın altından gelen sesle gülümsedi Seungmin.

"Söz veriyorum bu sefer ısırmaya çalışmayacağım , sadece seveceğim hm?"

"Sana güvenmiyorum hyung beni rahat bırak, git Minho hyung'un kedilerini sev."

"Ama ben kedi sevmem ki."

"O zaman Kkami'yi sev. Hem ben hayvan bile değilim!"

Seungmin kocaman bir kahkaha attı maknea'nın söylediklerine.

"Hmm, köpekleri severim bilirsin.
Ama şu an  sadece seni sevmek istiyorum ben.  Üstelik yalnızca hayvanlar sevilmez ki, mesela ben bebek ekmekleri hayvanlardan bile daha çok seviyorum."

Minik bir kıkırdama sesi yankılandı odada.

"Yine de sana güvenmiyorum. "

"Yani, üzülmemi mi istiyorsun Jeongin-ah?"

Jeongin yatağın altından Seungmin'in yalnızca ayaklarını görüyor olsa bile yüzünde  yavru köpek bakışlarının yer edindiğine emindi.

"Pekâlâ gidiyorum o zaman,  Kkami'yi severim ben de. Gerçi Hyunjin ona kimsenin dokunmasına izin vermiyor ama... "

Bir süre sessiz kaldı Jeongin.
Çok mu üzülmüştü ki hyung'u acaba?
Yanaklarını şişirerek yavaşca yatağın altından çıktı.

"Tamam... gitme.
Beni sevmene izin vereceğim ama eğer yine beni ısırmaya kalkarsan Lee Know hyung'un kedilerini üzerine salarım ona göre."

Seungmin şimdi kocaman gülümsüyordu.

Eh, birazcık tırmalanmayı göze alabilirdi herhalde...


𝙷𝙰𝙽𝙳𝚂 𝚃𝙾 𝙼𝚈𝚂𝙴𝙻𝙵//𝙷𝚈𝚄𝙽𝙷𝙾Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin