𝙷𝙰𝙽𝙳𝚂 𝚃𝙾 𝙼𝚈𝚂𝙴𝙻𝙵//𝙷𝚈𝚄𝙽𝙷𝙾

ꪑꪗ ꫝꪖꪀᦔડ 𝕥ꪮ ꪑꪗડꫀꪶᠻ

Minho bir süre daha bahçede Felixle birlikte oturmuş ,hava kararıncaya kadar birlikte vakit geçirmişlerdi. Onunla birlikte sıradan bir şeylerden bahsedip  gülerken , Felix'in odadan ayrılırken neden bu kadar zorlandığını anlamıştı. Aynı yurtta kalsalar, hatta gün içinde neredeyse her zaman birlikte olsalar bile aynı odanın içinde kalmak ikisi için  de aralarında ayrı bir bağın oluşmasını sağlamıştı  ve Minho o an bu bağı gerçekten özlediğini fark etmişti.  Bundan sonra Felix'e daha fazla vakit ayırmayı aklının köşesine yazarak odasına doğru yol aldı.

"Hyunjin...?"

Odaya girdiğinde kapalı olan ışığı açtı ve yatakta arkası dönük olarak uzanan küçüğüne seslendi.

Ancak bir cevap alamayınca onun uyuduğunu düşündü ve gardırobu açarak içinden geceliklerini çıkartarak üzerini değiştirmeye başladı.

Fakat bir anda gardırobun aynasından kendisini izleyen bir çift gözle  , göz göze gelince hızla ellerini çıplak olan üst vücuduna sardı.

"H-hyunjin?!
Sen uyumuyor muydun?"

Hyunjin , Minho'nun sorusunu omuz silkerek yanıtladı.

Minho hâlâ üstü çıplak bir şekilde orada durduğunu fark edince hızlı bir hareketle , saten geceliğinin üst kısmını düğmelerini bile açmadan kafasından geçirdi. Daha sonra eline geceliğin alt kısmını alarak banyoya doğru ilerledi.

"Hah.
Beni öptü bile ama hâlâ yanımda giyinmeye utanıyor mu yani?."

Hyunjin , banyoya ilerleyen büyüğünün arkasından kısık sesle söylenerek gözlerini devirdi .

"Neden uyanık olduğun halde sana seslendiğimde cevap vermedin?"

Minho odanın içindeki banyodan çıkarak, birleşik olan yataklarının kendi tarafına   oturdu.

Hyunjin yerinden kımıldanarak Minho'ya doğru döndü.

"Neden Felix'e sormuyorsun?"

Minho'nun duyduğu sorduğu karşısında kafası karışmış görünüyordu.

"Ne? Felix mi? Onun bununla ne alakası var ki?"

Hyunjin bir kez daha sadece omuz silkti.

"Hyunjin cevap vermeyecek misin?
Sana neden seslendiğim halde uyuyormuş gibi yapıp cevap vermedin diye sordum  .Felix'in bununla ne gibi bir alakası olabilir?"

"Bilmem, belki  bir alakası vardır belki de yoktur... Neden ona sormuyorsun?"

Minho hâlâ sarışın olanın neyden bahsettiğine bir anlam verememişti.
Belli ki küçük olan da ona anlaması konusunda hiç yardımcı olmayacaktı , bu yüzden konuyu değiştirmeye karar verdi.

"Şirkette yaptığın da neydi?
Üstelik canlı yayındaydık Hyunjin , eğer seni susturmasaydım-

"Eğer beni susturmasaydın Felix beni öptüğünü öğrenecekti . Neden susturdun hyung , yoksa sevgili Lixie'nin bunu öğrenmesi düşüncesi seni rahatsız mı ediyor?"

Minho daha fazla ne kadar şaşırabilirdi bilmiyordu.

"TANRI AŞKINA DERDİN NE SENİN HYUNJİN? FELİXLE NE ALIP VEREMEDİĞİN VAR ?"

Minho sonunda dayanamayarak sesini yükseltmişti ki bu Hyunjin'in daha da sinirlenmesine yol açmıştı.

"DERDİMİN NE OLDUĞUNU BİLMEK Mİ İSTİYORSUN HYUNG? BENİM TEK DERDİM SENSİN SADECE SEN! AMA SEN BUNU BİLE ANLAYAMAYACAK KADAR APTALSIN!"

"Ne?..."

Minho'nun sesi o kadar kısık çıkmıştı ki,  kendisi bile kendi sesini zor duyabilmişti.