—Sung Kyun bunları nasıl elde ettiğin hakkında tek bir soru soracağız ve sen de doğru cevabı vereceksin dedi babam.
Hepsi karşımda oturuyordu. Bu beni sorguda gibi hissettirmisti.
Kafamı salladım.
—Kara büyü mü yaptın? Diye sordu annem.
Kirpiklerimi kırpıştırarak onlara baktım. Bunu nereden anlamış olabilirlerdi. Nerede açık verdiğimi düşünürken dudaklarımı yaladım.
—Bunu nasıl anlayabilirsiniz ki? Diye sordum. Sesim birazcık masum çıkmıştı.
Babam alnını ovarken dudaklarımı birbirine bastırdım.
—Bunu gerçekten yaptın yani? Diye sordu Bay Jeon.
—Evet. Yaptım. Şuan da yapıyorum. Burada kara büyü dersleri alıyorum. Her gün. Ancak size karşı nerede açık verdiğimi anlayamıyorum. Dedim kafamı yana eğerek onlara bakarken.
—Cezasının idam olduğunu bile bile kara büyü yapmaya nasıl cesaret ettin? Diye sordu Bayan Jeon.
—Kara büyü yapabilen kimse idam edilmez. Şu ana kadar öldürülenler yapmamıştı. Yalnızca yapıldığı sanılıyordu. Ispatlayamadilar ve güçsüzlüklerinden öldüler. İdam tahtasına çıkacak olsam bile kendimi kurtarabilirim. Şimdi siz bana cevap verin nerede belli ettim?
—Işınlanarak, Jungkook'un enerjisini kullanarak, birleşik büyü yaparak, enerjini kusursuz biçimde kontrol ederek. Dedi babam.
—Yeterli değil. Dedim
—Bunları sana biri öğretmeli Sung Kyun. Tek başına yapamazsın. Biz öğretmedik. Birleşik büyüyü yapamıyoruz bile. Okulda öğretmenlerin bir işe yaramıyor zaten. Bu durumda gerçekten güçlü bir ruh çağırarak ondan öğrenmiş olma ihtimalin var.
—Aslında hepsi çok yetersiz kanıtlarmış. Şuan red edip bir bahane sunsaydım kabul ederdiniz. Her neyse evet kara büyü yapıyorum. Oldukça iyi yapıyorum. Buradaki büyücüler ve cadılar kara büyüyle büyümüş kişiler olmasına rağmen onlardan bile daha iyiyim.
—Nasıl başardın? Neden kara büyü yapabilmeyi istedin? Diye sordu Bayan Jeon.
—Duymak istediklerinizi mi söylemeliyim yoksa gerçekleri mi? Diye sordum.
—Gerçekler fazla ağır sanırım dedi Bay Jeon.
—Jungkook yüzünden dedim arkama yaslanıp kollarımı önümde bağlarken.
—Neden? Diye sordu Jungkook.
—Benden daha güçlü olmandan nefret ediyordum. Seni hiç bir zaman yenemeyecek olmamdan nefret ediyordum. Her zaman senin gölgende kalacağımı düşünüyordum dedim direk olarak onun gözlerine bakarken.
—Siz arkadaştınız dedi annem.
—Jungkook akademiye girdikten sonra tüm arkadaşlığımızı bitirdi. Dedim.
—Peki şuan amacın ne? Diye sordu babam.
—Aslında Jungkook'tan daha güçlü olmanın yolunu buldum. Gerçekleştirme konusunda bir kaç sıkıntı var. Buraya kadar gelmişken o sıkıntılar gözüm de hiç bir şey. Biraz çalıştıktan sonra halledebilirim. Ancak hala ondan daha güçlü olmak istiyor muyum emin değilim. Dedim.
—Amacını gerçekleştirme yolunu buldun ve vaz mı geçiyorsun? Diye sordu Bay Jeon.
—Sanırım gerçekleştirme ihtimalini tercih ederdiniz. Şahsen ben öyle bir Sung Kyun'u sevebileceğimi sanmıyorum. Dedim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Magicians ~Jeon Jungkook
Fantasy-Bunu nereden öğrendin? Ben hayatımda ilk defa duymuşken sen bunu yapmayı nasıl başarabilirsin? -Seni yenebilmek için her gün çok çalışıyorum Jungkook. Her gün. Ancak enerjin o kadar güçlü ki senden çok daha bilgili ve yetenekli olmama rağmen seni...