Final

2K 125 103
                                    

Ölmene izin vereceğimi mi sandın?

Gözlerim geriye kayarken omzundaki kollarım yatağa düştü. Bilincimi kaybederken dudaklarını boynuma bastırdığını hissettim.

...

Gözlerimi açtım yavaşça. Kırmızı buklelerimin arasında gezinen elin Jungkook'a ait olduğunu biliyordum.

—Emrini yerine getirdim. Dedi.

—Ölmeme de izin vermeliydin. Dedim.

—Bunu istiyorsan karşıma çıkmamalıydın. Dedi ve saçlarıma derin bir öpücük bıraktı.

—Herkesi öldürdün mü? Diye sordum.

—Evet. Sarayda şuan tek yasayan varlık ikimiziz. Tek bir böcek dahi yok. Dedi.

—Cadıları cehenneme gönderelim dedim.

—Yapalım. Sonraysa ikimiz yaşayalım. Daha fazla acı çekmeden. Dedi.

—Daha fazla acı çekmeden dedim onu tekrarlayarak.

—Seni seviyorum Sung Kyun. Dedi.

Gözlerine baktım. Tüm çektiğim acıların sebebiydi.

Kolları arasından kalktım. Kafam rahat değildi. Üstüm değişmişti. Bizzat kendi elleriyle değiştirdiğini biliyordum.

Üzerimi değiştirip tekrar onun yanına geldim.

—Tamamen bitirelim dedim. Kafasını salladı. Durgunlaşmıştı. Onu sevdiğimi söylemediğim içindi. Söyleyecektim. Şuan değil. Ruhumun huzura ermesi için o cadıları cehenneme göndermem gerekiyordu.

Karşılıklı oturduk. Mor bir ateş çemberi oluşurken şeytana cadıların ruhlarını teslim ettik. Cadıların çığlıkları kulaklarımda yankılanırken gözümü dahi kırpmadım.

Hikaye bitmişti. Biz bitmiştik. İkimizde bitmiştik. Aramızda yeşermiş aşkı ayrılıklarla soldurmuştuk. Ah neyseki karşımdaki adam elinde cenneti taşıyordu.

Dudaklarıyla ıslattığı bedenimim üzerinde mor çiçekler açmaması imkansız olurdu.

Daha önce Jungkook'un yıktığı aile evinde onun kucağında oturmuş bir battaniyenin altında film izlerken ona döndüm. Gözlerimin parladığına emindim.

—Seni seviyorum sevgilim. Sana tapacak kadar hem de. Önünde diz çökmekten asla çekinmeyeceğim. Dedim.

—Arsız tekliflerin hoşuma gidiyor.

—Yalnızca filmi izle.

—Bence bu dünyaya senin gibi bir mükemmellik gelse fena olmaz.

—Ah sayın Planchette adına yazılmış binlerce hikaye varken bir de benden çocuk yapma.

—Ne?

—Sevgilim seninle dalga geçmek hoşuma gidiyor biliyorsun.

...

—Jungkook dondurma istiyorum. Çikolatalı.

—Sonunda kilo alıyorsun. Tanrım kilo alman için hamile olman gerektiğini bilmiyordum. Iki sene boyunca en azından eski kilona dönmen için çabaladım. Hamile kalınca kilo alıcağını bilseydim 3 sene de 3. Çocuğumuzu karnında taşıyor olurdun şuan.

—Sen çıldırmışsın aptal. Dedim ona büyüyle yastık fırlatırken.

—Git ve bana dondurma al. Nasıl olsa hastalandığımda iyileştirecek bir kocam var dedim ayaklarımı sallayarak.

Magicians ~Jeon JungkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin