30.Bölüm/ ''Kimmiş aptal olan?''

1K 84 28
                                    

''Na-nasıl buldunuz burayı?'' 

''Demek ki hala Banshee güçlerim işe yarıyor.'' dedim gülerek.

''Demek ne olduğunu öğrendin.'' dedi gülerek yüzünde gene iğrenç bir sırıtış vardı.

''Nasıl yani zaten biliyordum ki.''

Büyük bir kahkaha attı. ''Sen ve hiçbir şey almayan kafan.''

''Lafı dolandırmadan söyle ne demek istiyorsun yoksa hala bizi kandırmak için basit oyunlar mı yapıyorsun?'' bir kaç adım yaklaştı.

''Neden söyleyeyim ki buraya beni öldürmek için gelmediniz?''

''İşte bunda haklısın.'' diye söze girdi Stiles.

Max arkasına baktı. Odada yapayalnız ve savunmasız gözüküyordu. Onu koruyacak kimse yoktu o da sonu geldiğini fark ediyordu, hafifçe gülümsedim.

''Aslında pekte haklı değilim buraya gelmeniz sizin zararınıza.''

Büyük bir çığlık kopmuştu hızla arkamı döndüm nasıl Scott'un yaralı olduğunu fark ettim. Derek koşarak ona yardım ederken köşedeki gülümseyen Peter'ı gördüm. Gözlerimin renk değiştirdiğinu hissediyordum.

Odaya Malia ve Aidan da girmiş, resmen savaş başlamıştı.

Stiles masada duran vazoya yöneldi ve hızla Peter'ın kafasına fırlattı. En ufak acı duymayan Peter Stiles'a doğru ilerliyordu. Yavaş çekim gibiydi her şey. Doğruldum ve koşarak Peter'ın sırtına atladım. Dişlerimin sivrilmesini beklerken hiçbir şey olmuyordu. Ama tırnaklarım onu öldürebilecek kadar uzamıştı.

Tırnaklarımı boğazına geçirdim ve sokabildiğim kadar derine soktum. O kadar yüksek sesle bağırıyordu ki her an camlar kırılabilirdi. Durmaksızın boğazını deşmeye devam ediyordum. Bu sefer kaçış olmamalıydı.

''Peter!'' Max'in haykırışları salonu kapladı. Peter ise artık haraket etmiyordu. Etrafıma baktım. Aidan ile Scott, Derek ile de Malia dövüşüyordu.

Allison yoktu.

''Seni küçük sürtük!'' Max üstüme atladığında Allison'u aramak gibi bir seçeneğim kalmamıştı. Max'in gözleri yemyeşile dönüşmüştü ve boğazımı sıkıyordu.

Gittikçe nefes almam zorlaşıyordu. Stiles ile göz göze geldik. Kırılan vazonun bir parçasını aldı ve Max'in sırtına sapladı. Bu sefer üstüne ben çıkmıştım.

''Başından beri biliyordun. Neyim ben? Bir Banshee veya kurtadam olmadığımı biliyorum. İkisini de yapamıyorum. Söyle. Neyim ben?!''

Kanlar içindeki ağzıyla gülümsedi. ''Asla söylemem.''

''Söylersen canını bağışlarım.''

''Melez. Kurtadam ve Banshee melezi. Tareah. Lydia sen doğuştan lanetlisin. Ö-ölümün bizden değil kendinden o-olucak. Söyledim. Şimdi bırak beni.''

''Kimmiş aptal olan?'' son olarak pençelerimi kalbine sokmamla inledi. Daha sonra hareketsiz kalmıştı. Derek Malia ile olan boğuşmasını, Scott da Aidan ile olan boğuşmasını kesmişti. İkiside fırsattan yararlanıp kaçmıştı ama bu şu an kimsenin umrunda değildi. Herkes Max'in son sözlerine ve ölümüne odaklanmıştı.

''Öldü.'' dedim. Nedensizce ağlamaya başlamıştım. Hayır onun ölümüne değil. İlk kez birini öldürmüştüm, ve sonunda kurtulmuştum. Malia ve Aidan tek başına hiçbir şey yapamazdı. Ama Peter ve Max yoktu. İkisini de ben öldürmüştüm. Aylardır korktuğum ve acı çektiğim her şeyin sorumlusu olan insanlar cezasını bulmuştu.

Stiles koşarak bana sarıldı. İlk kez sırtımdaki yük torbalarının yere düştüğünü hissettim. ''Tamam şimdi öbür soruna geçelim. Allison nerede?''

''Bekleyin arıyorum.'' dedi Derek. Telefonunu çıkardı.

''Alo?'' telefondan gelen sesle herkes rahatlamıştı.

''Allison neredesin?''

''Evdeyim. Müthiş bir film var. Mısır da patlattım. Sizi bekliyorum.'' sanki hiçbir şey yokmuş gibi neşeyle konuşuyordu.

''Vay canına. En son Max'i öldürmeye gidiyoduk?'' dedi Scott.

''Unutmuşum.''

''Pek önemli bir olay değil ama Peter ve Max'i öldürdüm.''

''Eve gelin hadi film başlıyor!'' dedi sevinçle.

''Noluyo bu kıza?''

''Hiçbir fikrim yok.''

(***)

''Sonunda kurtulduk ha?''

''Evet.'' dedim gülümseyerek. Eve birkaç cadde kalmıştı. Hepimiz ilk kez mutlu bie şekilde eve ilerliyorduk. Stres yok, ileriyi düşünmek yok, endişe yok.

''Kai beni koruyacağını sanıyordum. Korkuyorum ve sen tek yanımda olan insansın. Saatlerdir kaçıyorum. Arkadaşımdın hani? Her an ölebilirim ve bana yardım etmiyorsun!'' dedi ağlamaklı bir ses. İlerden geliyordu.

Ve Amber'ın sesiydi.

''Haklısın. Benim ölüp ölmemem kimin umrunda değil mi? Evim yok, ailem yok, arkadaşım yok. Tek sen vardın ve artık sende yoksun teşekkürler. Sanırım Tanrı beni sadece günah işlememem için getirdi.''  dedi ve daha fazla ağlamaya başladı. Scott sessizce ona bakıyordu.

''Gidip bakalım mı?'' dedi Stiles. Hafifçe başımı salladım.

''Hey. Amber?'' hızla arkasını döndü ve göz yaşlarını sildi. ''Ne?''

''Ağlıyorsun. Az önce telefonla konuşmanı duydum. İyi misin?'' dedim omzuna dokunarak.

''İyi olup olmamam kimin umrunda?''

''Sorun ne?'' dedi Scott yanımıza gelerek.

''Birkaç profesyonel Autre avcısı peşimde. Muhtemelen sabaha sağ çıkamayacağım. Ama hayatım mükemmel çok mutluyum!''

''Sana yardım edelim.'' dedi Stiles. Amber ise sadece güldü.

''Beni sevmiyorsunuz biliyorum. Kimse beni sevmiyor. Yardım istemiyorum. Neden bu kadar iyisiniz? Ben kötü biriyim. Şimdi evinize gidin.''

''Sen iyi birisin.'' dedim. Gözlerimin içine baktı. ''Gerçekten mi? Bana bakınca ne görüyorsun bilmiyorum ama ben sadece şeytanın beden almış halini görüyorum. Tabi şeytanın salak halini. Ve saolun. Kalan 3. Autre'yi yani Max'i de öldürdüğünüz için. Avcılar şimdi daha sinirli ve beni bulucaklar.''

''Bi-biz bilmiyorduk. Ama ölmesi gerekliydi.''

''Herneyse gidin başımdan.''

''Bak bir gecelik gel. En azından kaçana kadar. Sonra bizi bir daha görmezsin. Bu gece yeterince insan öldü.'' dedi Scott.

''Hayır.''

''Lütfen, en azından eski arkadaşlığımız hatrına.''

''Peki.'' dedi. ''O zaman koşmalıyız çünkü tam şuradalar.'' işaret ettiği yere baktığımda 10-15 adamın bize doğru koştuğunu gördüm.

''Koşun!'' birkaç sokak ilerdeki eve koşup hızla içeri dalmıştık.

''Bu sürtüğün burada ne işi var?!'' diye bağırdı Allison.

''Zaman yok içeri gir.''

Hızla salona girmiştik. ''Işıkları kapatın. Henüz gelmediler nerede olduğumuzu bilmiyorlar. Ve sakın pencelere yaklaşmayın.'' dedim bağırarak.

''Amber odaya çık.'' dedi Scott. Amber başını salladı ve merdivenlerden koşar adımlarla çıktı.

O gece hepimiz sessizce bekledik. Avcılar ise belli ki bizi bulamamıştı.

*****Yorum istiyorum yorum -ağlama efekti- *****

Nefes (Batman 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin