gözlerin olmadan içim hep donuk.
kuşkusuz sevgilim,
sen ölüler içinde hayatsın.
- texting, tamamlandı.
•
yazdığım ilk kurgu ve kitap olduğu için, cringe, sinir krizi geçirmelik, -ki ben okudukça geçiriyorum- soğutan yerler olabilir. bunu dikkate al...
Ezâ: ikimiz de susuyorduk, gizli bir anlaşma vardı sanki aramızda.
Ezâ: oysa sen tek kelime etsen,
Ezâ: ben çığlık çığlığa ağlayacaktım.
Yavuz: kaliteli alıntı.
Ezâ: bizi anlatan bir alıntı :')
Yavuz: biz yok.
Ezâ: olma imkânı da mı yok?
Yavuz: bilmem.
Ezâ:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yavuz: galerinde sırf bunlar mı var?
Ezâ: sen varsın.
Yavuz: vazgeç.
Ezâ: bundan üç sene önce sıra arkadaşıydık. bir gün felsefe dersinde kafanı sıraya koydun ve uyumaya çalıştın. kaşların çatık uyuyordun. gerçi her daim kaşların çatıktı.
Ezâ: bunu o zaman söyleyecektin. beni farkında olmadan yaptığın o hareketle âşık etmeden önce diyecektin.
Ezâ: öyle güzel uyuyordun ki.
Ezâ: seni hayranlıkla izlediğimden habersiz.
Ezâ: artık çok geç.
Ezâ: çünkü size o günden beri tutulmuş bulunmaktayım, bayım.
Görüldü.
Ezâ: beni sevme ihtimalin yok, bunu biliyorum.
Ezâ: izin ver de sana olan sevgimi gösterebileyim.
Ezâ: üç sene içimde tuttum zaten.
Ezâ: üç sene karşına çıkmayıp bunları içime gömmüşken, şimdi bunu bana çok görme.
Yavuz: tamam.
Ezâ: seni seviyorum.
Ezâ: senin uykuyu sevdiğin gibi.
Ezâ: anneni sevdiğin gibi.
Ezâ: Galatasaray'ı sevdiğin gibi.
Ezâ: ama sen, sarılışıma karşılık vermeyi bile çok görüyorsun.
