Ben daha yeni aydınlığa çıktığımı,kötü günleri sonunda geride bıraktığımı sanarken, yaklaşmakta olan karanlıktan habersizdim. Karanlığım niyeti beni içine alıp,sonsuza kadar yok etmekti. Hiç şübhesiz, benimle birlikte sevdiklerim de karanlığa doğru çekilecekti. Benim yüzümden sevdiklerimin canının yanmasına dayanamazdım. Bu yüzden artık birinin dünyanı karanlıktan arındırıp, ışığa doğru çekme zamanı gelmişti ve sanırım o kişi ben olmalıydım!
***
Triss,J...Jacob Blackmoon...senin için geliyor!
Edward'ın dudaklarından dökülen kelimeler tek hamlede içinde bulunduğum mutluluk alemini karanlığa dönüştürmüştü. Jacob'ın ismini duyunca panikleyib,korkudan ne yapacağımı şaşırmıştım. Korkumun nedeni onun benim için geliyor olması gerçeği değil,yaklaşmakta olan savaşta sevdiklerimin de zarar göre bilme ihtimaliydi.
Aslında bunun bir gün olacağını biliyordum. Aylardır bu an için hazırlanıyordum. Ama yine de bunun bu kadar çabuk olacağını hiç tahmin etmemiştim...
"N...nasıl olur bu Edward?! Gerçeği sadece üçümüz biliyoruz. O beni nasıl bula bilir?!" dedim endişeyle...
"Korkma Triss,her şeyi hall edeceğiz. Senin kılına bile zarar gelmeyecek!" deyip alnımdan öptü Edward. "Hadi Alex bizi bekliyor!"
Kılına zarar gelmeyecek... Peki ya benim yüzümden kendini tehlikeye atan onca insan?! Evet her şey çok hızlı gelişiyordu,ama korkaklar gibi diğerlerinin arkasında saklanamazdım. Eğer ben üçlü hilal meleziysem,Jacob'ı yene bilirdim. Belki de onu yene bilecek tek kişi bendim! Onu yer yüzünden silip,intikamımı almalıydım...
"Hadi Triss,ne bekliyorsun?!Düşünmenin zamanı değil!"
Kafamla Edward'ı onayladıktan sonra, birlikte Alex'in odasına indik. Alex bizi görünce telaşla hemen masasının yanındaki sandalyeni gösterip,oturmamızı söyledi.
"Alex,bu nasıl olur?!Jacob beni nasıl bula bilir?!" dedim heyecanla.
"Bilmiyorum Triss,ama içimizde bir hain var galiba!" dedi Alex sinirli bir şekilde.
"Kim?Kim yapar böyle bir şeyi?!" dedim öfkeden ellerimi yumruk yaparak.
"Onu bulursam,kellesini bedeninden ayıracağım!" dedi Edward sinirli bir şekilde.
"Bence Jacob'la yalnız yüzleşmeliyim!Sizi tehlikeye atmak istemiyorum!"
"Triss,bunu aklından çıkar!Seni bu işin dışında tutacağız!" dedi Edward sinirle.
"Tüm bunlar direkt olarak benimle ilgili olduğu halde,nasıl dışarıda kala bilirim ki?!" dedim kendimi fazla tutamayıp,bağırarak.
"Triss,Edward haklı. Sana bir şey olmasına izin vermemeliyiz!" dedi Alex Edward'a destek verip,beni susturarak.
Bu sefer onlara karşılık vermedim. Zaten ne olursa,olsun beni dinlemeyecekleri belliydi. Aynı benim de onların söylediklerini kulak ardı edeceğim gibi! Eğer kafama bir şey koyduysam,kimse beni kararımdan döndüremezdi!
"Jacob şu anda nerede?Buraya doğru mu geliyor?!" dedim konuyu değiştirmek için.
"Hayır daha değil! Ama senin kim olduğunu öğrendi. Her an bir adım ata bilir!"
"Peki ya sen bunları nereden biliyorsun?!" dedim merakla.
"Ne sandın?!Onun içimizde adamı ola biliyorsa,aynı şeyi ben neden yapmayayım ki?!" dedi Alex böbürlenerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Hayat ~ Melez serisi- I ~
Fantasy✨🌿Hikayeden kısa bir alıntı🌿✨ O güne kadar tek istediğim elimde olanlara şükr edip,hayallerim uğrunda savaşıp,başarılı olmaktı... Ama o günden sonra hayatımın tepe taklak olup,180 derece değişeceğini nereden bile bilirdim ki?! Hayatıma bomba gibi...