Müdürün odasından ayrıldıktan sonra,Edward odamı bulmamda bana yardım edip,anahtarımı bana verdi.Daha sonra o kendi odasına geçtikten sonra,ben de derinden nefes alıp,kapının kulpunu çevirdim.Kapını hafif aralayıp,içeri bakınca,odadaki yataklardan birinin üzerinde güzel bir kızı oturmuş, yoga gibi bir şey yaparken buldum.Ben içeri geçince,beni fark edip,gözlerini açtı.Bana şaşkınca ve hafif sinirli baktığını fark edince,kendimi tanıtma gereği duydum bir an önce.
"Merhaba,sen Alice olmalısın.Ben yeni oda arkadaşın Triss!"
Alice'in yüzündeki sinirli ifade saniyeler içerisinde kaybolup,yerini kocaman bir gülümseme ile değiştirdikten sonra,yerinden sıçrayıp, boynuma sarıldı hemen.
"Merhaba,Triss!Tanıştığımıza memnun oldum!"
Onun bu tepkisi beni şaşırtmıştı açıkcası.İlk görüşte bu kadar samimiyyet,bana yabancı olan hislerden biriydi.Farklı insanlar da ola bilirdi sonuçta...Ben afallamış,ellerim iki yanda,onun benden ayrılmasını bekliyordum kabalık etmemek için.Bu halimi fark ettiğindendir ki,benden ayrılıp,durumu açıklamaya başladı Alice.
"Üzgünüm,sarılmayı çok severim!" deyip, sırıttı.
"Nasılsın Triss?Bana kendinden bahset..."
"İyiyim,tamam...Adım Triss,19 yaşındayım.Kurtum.Güçlerimi yeni keşf etmeye başladım.Ama açıkcası daha pek bir şey yapamıyorum.Bu kadar.Peki ya sen?""Ahh,benimle aynı durumdasın.Ben de daha pençelerimi zar-zor çıkara biliyorum.Umarım kendimizi birlikte geliştiririz.Ben Alice,Londondanım.20 yaşım var.Ben de senin gibi yeniyim.Voleybolcuydum.Bir maç sırasında kendimi kontrol edememeye başlamıştım ve şansa bak ki,Alex oradaydı ve durumu fark edip beni buraya getirdi!"
"Memnun oldum,Alex ders programını senden almam gerektiğini söyledi."
"Ah,evet ders yarın 9 da başlıyor.Al bu bizim program!"Alice kahverengi gözlü,siyah kısa saçlı güzel bir kızdı.Bana samimi gelmişti.Hatta normalden daha fazla...İyi anlaşacağız gibi gözüküyordu.
Oda ideal ölçüdeydi.Kapının karşısındaki duvarda kocaman bir pencere,onun sağ ve solunda tek kişilik yatak ve dolaplar vardı.Ayrıca odanın Alice'e ait olan kısmında bir kaç saksı bitkisi koyulmuştu.Yatakların karşısındaki küçük koltuksa,oldukça rahat görünüyordu.Odanın sağında banyoya açılan orta boy,kahverengi bir kapı vardı.
Odanı iyice inceledikten sonra,eşyalarımı alıp,kendi tarafımdaki dolaba yerleştirdim.Yatağımın üzerindeki üniformanı fark edince,"Akademide bu formayı mı giyeceğiz?" diye sordum Alice'e.
"Ah,evet.Bu özel yapım bir üniforma.Kurda dönüştüğümüzde parçalanmıyor.Eğer bir gün kurda dönüşe bilirsek tabii ki!" deyip sırıttı Alice.
"Tamam uyuyalım istersen,geç oldu." dedi Alice esneyerek.
"Evet,ben de çok yorgunum!" deyip yatağıma girdim üzerimi değiştirdikten sonra.***
Sabah saat,8 civarında Alice beni silkeleyerek uyandırınca,mecburen kalkmak zorunda kaldım.
"Hadi ama Triss,ilk günden geç kalacaksın!"
Bir kaç dakikaya kendime geldikten sonra kalkıp duş aldım rahatlamak için.Üniformamı giyip,saçlarımı taradıktan sonra,Alice ile birlikte kahvaltı etmek için yemekhaneye indik.Yemekhane oldukça kalabalık ve gürültülüydü.Yemeklere gelirsek,muhteşemlerdi.Öyle ki,burada kuş sütü bile mevcuttu.Kendime bir tepsi alıp,içerisine meyve suyu,bal ve tost koyduktan sonra,Alice'le birlikte masalardan birine geçtik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yeni Hayat ~ Melez serisi- I ~
Viễn tưởng✨🌿Hikayeden kısa bir alıntı🌿✨ O güne kadar tek istediğim elimde olanlara şükr edip,hayallerim uğrunda savaşıp,başarılı olmaktı... Ama o günden sonra hayatımın tepe taklak olup,180 derece değişeceğini nereden bile bilirdim ki?! Hayatıma bomba gibi...