Yeni Hayat ~ Melez serisi- I ~

Bölüm 27: Güneşin doğuşu

3 ay sonra...

Yüzüme vuran güneş ışınlarıyla yerimde kıpırdandım. Yine gece perdeleri kapatmayı unuttuğum için homurdanarak uykulu halimle kalkıp kapatmak istedim. Ama karın boşluğuma sarılı olan eli fark edince,o uykulu halimden sıyrılıp,gülümseyerek döndüm hayat arkadaşıma doğru.

Uyurken öyle masum ve tatlı gözüküyordu ki,onu bu şekilde izlemek insana terapi gibi geliyordu. Her sabahki rutinimin en tatlı ve huzurverici parçasıydı bu benim. Perdeni kapatmak fikri çoktan aklımdan uçup gitmişken,uykuma devam etmek için başımı gömdüm göğsüne. Burnuma dolan kokusu beni saniyeler içerisinde mayıştırmış,sanki sarhoş etmişti. 

Bilinçsiz bir şekilde göğsüne bıraktığım yumuşak öpücükle Drake yerinde kıpırdanmaya başlayınca,gözlerimi kapadım hemen. 

"Meleğim,yine mi beni izliyorsun?" diye Drake küçük kahkaha atınca, gözlerimi aralayıp masumca baktım gözlerine.

"Ne yapayım,uyurken çok tatlı oluyorsun!"

"Sadece uyurken mi?!" dedi tek kaşını kaldırarak.

"Seni ukala!" diye kahkaha patlattım göğsüne vurarak. "Tamam,beni her halinle heyecanlandırıyor da ola bilirsin..." diye itiraf ettim ardından gözlerinin içine bakıp,gülümseyerek.

Drake gülümseyerek gözlerimin içine bakıyorken,sağ eliyle de saçımı okşamaya başladı. Ardından dudaklarını alnıma bastırınca,içim titredi ilk günkü gibi...

"Seni çok seviyorum,sevgilim! Doğum günün kutlu olsun!" dedikten sonra,öpücük bıraktım dudaklarına.

"Hayatın bana verdiği ,en güzel hediyem! Ben de seni çok seviyorum,meleğim! "

***

Bu gün evliliğimizin üçüncü ayını dolduracaktık. O günden bu yana her şey yolunda gitmiş,daha da bağlanmıştık bir-birimize. Düğünden 3 gün sonra 1 haftalığına Bali'ye gitmiş,inanılmaz derecede hem çok eğlenmiş,hem de çok güzel dinlenmiştik. Sinir,stresten uzak kocaman romantik 1 hafta...

Yaptığımız evlilikle o gün kurtların üzerine yayılan güç dalgasıyla,artık özgürleşmiş,dolunayda dönüşmek zorunda bile kalmayacaklardı. İlk dönüşmemi hatırlıyorum da,gerçekten çok  acı verici bir süreçti. Tabii ben melez olduğum için her dolunayda dönüşmek zorunda değildim,ama Drake de artık bu azaptan kurtulduğu için gerçekten çok mutluydum. Normal dönüşümlerden farklı olarak,dolunaydaki 10 kat fazla acılı oluyordu çünkü .

Drake'in sabah yapılacak bir kaç işi olduğundan bir kaç saatliğine sarayı terk etmişti. Başta onun için parti düzenlemek istesem de,kendisi böyle bir şey istemediğini açıkça dile getirmişti. Bu yüzden ben de baş-başa bir akşam planlıyordum.

Kalkıp duş aldıktan sonra garderobumun karşısına geçip,kot pantolonumla beyaz gömleğimi geçirdim üzerime. Normalde bana beli bol olan pantolonum üzerime zar-zor geçiyordu şimdi. Aylardır oturak hayat sürdüğümden kilo almış olmalıydım. Yarım bıraktığım spora yeniden başlasam iyi olurdu...

Saçımı da yaptıktan sonra,telefonumu alıp bahçeye çıktım. Hava güzel olduğu zamanlar yemeğimizi bahçede yiyorduk. Annem,babam,Morgana ve Antoan sofraya geçmiş,kahvaltıya başlamak için beni bekliyorlardı.

"Günaydın her kese!"

"Günaydın,kızım. Drake yok mu?!" dedi annem yanağıma öpücük kondurduktan sonra.

"Hayır,bir kaç saatlik yapılacak işleri var kurt bölgesinde.", "Balı uzatır mısın ,lütfen!"

"Al, canım!"