Bölüm: 8 – Emanet
*
Konuşmak.
Üç kelime.. ne kadar zordu bazı insanlar için.. yıllarca durmayan çenesiyle, bütün mahalleyi kendisine düşman belleyen Hava; canını istesin vereceği emaneti Banu'ya doğru döndü.. asla susmasını istemezdi güzelinin çünkü. Nasıl istesindi, onsuz bir dünya düşünemiyordu ki Hava şuncacık ömrü hayatında..
Emanetti o.. ablasının ona bıraktığı Banu. Hava, onun için sevdasından bile vazgeçtiği gerçeğiyle bugünlerde daha bir yüzleşir olmuştu.. önce Esma, şimdiyse Bergüzâr..
Gözleri çevrildi hemen gözünden bile sakındığı yeğenine, Banu'ya...
Hüzünlendi bir anda, nasıl hüzünlenmesindi Hava. Mustafa az mı etmişti küçüğüne, az mı çektirmişti şu sabiye.. ah Mustafa.. aldığı ahları, akıttığı gözyaşlarının hesabını Allah'a sonra da bu kıza nasıl hesap verecekti..
Aşk diye düşündü Hava, dudaklarında oluşan istemsiz tebessümle iç geçirdi.. ne güzel duyguydu aşk. Yıllar evvel kendisi de geçmişti o anlardan, bilirdi.. bilirdi elbet. Bilmez olur muydu hiç? Nasıl bilmesindi.. ah..
Daldı gözleri uzaklara Hava'nın.. yıllar öncesine gitti hemencecik, genç kızlığına, on yedi yaşına döndü birden.. burukça tebessüm etti, farkında olmadan yüzüne yerleşen hüzün dalgası onu izleyen yeğeninin içine bir buhran düşürmüştü..
Çok sevmişti Hava kız, o kadar çok sevmişti ki.. vazgeçmek; sevmenin yarısıdır diyenleri haklı çıkartmıştı. Ondan başkasına bakmamıştı Hava kız, nasıl baksındı.. hala çok seviyor, çokça özlüyordu sevdiğini..
Evlendi mi, çocukları oldu mu bilmiyordu. Tek bildiği, buradan uzaklara alamanyalara kadar gittiğiydi..
Gitmeseydi, kayınvalidesi olacak Safiye hanım kabul etmiş olsaydı onu.. farklı olur muydu hayat onun için? Oysa bir zamanlar o da mutluydu bu mahallede.. takım elbisesi içerisinde dükkanı önünden geçen sevdiğine iç geçirip bakar, yolunu gözlerdi..
Bir zamanlar..
Ayağa kalktı düşünceleri arasında Hava kız, yeğenine döndü baktı ki makyaj çantasını hazırlıyor, önemsemedi.
"Hazır mısın güzelim"
"Hazırım teyzem"
"Haydi gidelim, geç kalmayalım daha fazla.."
"Teyze?"
Banu'nun sorarcasına seslenmesine karşın yeğenine doğru yöneldi Hava, "Efendim canım"
"Seni çok seviyorum diyecektim.."
Gülümsedi Hava, biliyordu. İstesin şimdi canını verirdi güzelliği için. "Biliyorum canımın içi, bende seni çok çok seviyorum"
*
Banu ve Hava'nın kuaförden çıkışının ardından Bergüzârlara doğru yürüdüğünü gören mahalleli şaşkınlıkla izliyordu olanları.. neler olmuştu iki günde öyle.. sormazsa ölecekti Fatma Kadın, Havaya sordu sordu.. soramadı rahat edemezdi.
"Kııız! Hava.."
"Kime diyom kız!"
Burnundan soluyarak döndü Hava kadın, "Söyle Fatma, ne diyecen"
"Ne diyeyim anacım, neler oldu öyle.."
Hasetliğinden olsa gerek diye düşündü Hava, yoksa bu insanlara rahat batıyordu şuncacık mahallede.. "Ne olmuş Fatma, de bakayım bana bi"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BERGÜZÂR (Mahalle Serisi - I) TAMAMLANDI
ChickLitBir kalbin en özel sevgi türüydü 'Yadigâr' yaşadığı mahallede oturan, sessiz sedasız içinde büyüttüğü armağanıydı 'Bergüzâr' Onların sevdası yaktı Osman'ı, özendirdi saf sevgiye Bade'yi. Mahalle/Yadigâr Serisi - I *Bu hikaye iki ana karakter üzerine...