...
Hayat onun üzerinden kumar oynuyor. O ise bir seyirci gibi kenarda izliyordu. Arkasına dönüp babasına baktı. Yüzünde merhamet namına bir duygu beslemeyen o adama.
Baba beni duyuyor musun?
Bak kızın artık bir şey başardı. Küçükken senden hiçbi...
Aynanın yanında, dolaba asılı halde duran gelinliğe bakıp derince yutkundum. Bugün benim nikahım vardı. Fakat giyeceğim gelinlik, kefenden farksızdı. Elimle, yüzümü kapatırken dizlerime dayadım dirseğimi. Başka çare yoktu. Ya kabul edecek kardeşimi hayata bağlayacaktım. Yada hayır diyip kardeşimi derin bir çukurun içine atacaktım.
İkiside berbattı.
Ayağı kalkıp dolaba doğru ilerledim. Askıyı alıp gelinliği kurtardım askılıktan. Yatağa atıp üstümü çıkardım. Hareketlerim o kadar yavaştı ki dışarıdan bakan biri istemediğimi kolaylıkla anlardı. Bedenim gelinlik ile buluştuğunda saçımı kurtarıp dışarı çıkardım.
Aynanın karşısına geçip kendime baktım. Beyazlar içinde aynanın karşısında saatler sonra kıyılacaknikahıma hazırlanıyordum.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Saçımı rastgele bağlayıp önden iki tutam salmıştım. Önümde sallanan tutamlarıson kez düzeltip ayağı kalktım. Odada beni almalarını beklerken ölüm gibi geçen zamanı sayıyordum.
Ayak Sesleri duyulmuştu.
Bartın buraya geliyordu. Kapı hafif tıklatılıp açıldığında ifadesizce gelen kişiye baktım. Bartın bir adım atıp içeri girdiğinde beni baştan aşağı süzüp derince yutkunmuştu. Bu manzaraya daha fazla dayanamayıp kafamı başka yöne doğru çevirdim. O ise yavaş yavaş bana yaklaşıp tam önümde durdu.
"Çok, çok güzel olmuşsun."
Bakışlarım anlık onu bulurken hafif yüzümü buruşturdum.
"Sağol."
"Gidelim mi?"
Hafif gülüp küçümser gibi baktım.
"Başka seçeneğim varmış gibi birde soruyor musun?"
"Haklısın."
Kolunu bana uzatıp bekledi. Elimle, kolunu tuttuğumda aşağıya nikahın kıyılacağı yere doğru indik. Aşağıda tanıdığım, tanımadığım bir çok sima vardı. Sade olacak, az kişi gelecek sanmıştım oysaki. Bartın sandalyeyi çekip oturmam için yardım ettiğinde çaresizce oturdum. Oda yanıma oturduğunda nikah memuru soruları sorup en önemli yere gelmişti.
Mikrofonu bana uzatıp benden beklediği cevabımı istemeye istemeye verdim. Aynı şekilde Bartın'da verince önümüze defteri koyup imzalamamızı istemişti. Adımın yazılı olduğu yere imzamı atıp Bartın'a uzattım.
