20.Bölüm 🥀

974 107 26
                                    

Doğum günümü kutlayan herkese çok teşekkür ederim.

İyi okumalar...

....

Arabamı durdurup hışımla aşağıya indim ve kapıyı sertçe kapattım. Bedenimi karşımda ki otele çevirip gözlerim kısık bir şekilde bakmaya başladım. Rüzgar, saçlarımı uçuşturuyor ve bir kaçını yüzüme estiriyordu. Bir adım atıp otelden içeriye girdim. Kapıda bekleyen güvenlik görevlisi beni gördüğü anda ceketimi ilikleyip kafasını eğmişti.

Resepsiyona gidip kaldığı odanın numarasını öğrendim ve asansöre binip bulunduğu kata çıktım. Asansör kapıları açıldığında bir adım atıp içinden çıktım. İlk önce sağa sonra sola baktım ve yönümü sola çevirdim. Sert adımlarla ilerlediğim koridorda iki kişinin korumak amaçlı kapının önünde bulunduğu kapıya yürüdüm.

Adamlar beni gördüğünde kapıyı çalmaya çalışmışlardı ama elimle engelleyip geri çekilmelerini emrettim. Uzaklaşan adamlarla kapıya bakıp sert bir yumruk vurdum. Çok geçmedi açmıştı.

Üzerinde beyaz bir bornoz ve kafasında tuttuğu beyaz saç havlusuyla kapıda dikiliyordu. Ters ters bakıp içeriye girdim. Salon suitine girip oturdum o ise odasına gitmişti.

"Hayırdır seni buraya getiren ne?"

Kafamı sağa sola yatırıp sabır dinlendim.

"Benimle dalga mı geçiyorsun sen! Seni aradığımda gelmeyeceğini söylemiştin. Şimdi ise bir mesaj ile Türkiye'deyiz diyorsun!"

Yanıma gelip elinde tuttuğu viski bardağını bana uzattı. Elinden alıp masaya sertçe koydum. Gözlerini yummuş ardından benim gibi çaprazıma oturmuştu.

"Sakin olmalısın. Stres herşeyin anasıdır."

"Ne diyorsun be! Benim soruma cevap ver. Ne değiştirdi fikrini?"

Omzunu silkip geri yaslandı ve sağ ayağını sol ayağının üzerine attı. Elimdeki bardaktan bir yudum alıp bana baktı.

"Hiç sadece kötü gün dostuyumdur."

"Dalga geçmeyi bırak. Kim kim geldiniz?"

"Ben, Daniel, Marko ve bir kaç kişi daha"

Kadro tamdı yani.

Elimi anlıma koyup biraz yerimden kaydım.

"Bak bu benim için önemli bir mevzu. Ben ve eşim için ve en önemlisi ailem için çok önemli! En ufak hatada hepinizi harcarım. Anlaşıldı mı?"

"Eşin? Ciddi ciddi evlendin mi? Söylentiler doğruymuş demek ki!"

Onca söylediklerim arasında cidden buna mı takıldın.

Hey Allah'ım sen bana sabır ver.

"Konumuz bu mu cidden! Benim evlenip evlenmediğim mi?"

"Hayır sadece merak! Merak etme aksilik çıkmayacak. Sen şimdi bana şu olayı anlat. Kim bastı senin kuyruğuna durduk yere çağırmazsın sen beni?"

Merakmış?

Nah merak!

"Babamla alakalı yaptı yine yapacağını."

Mısralardaki Hüzün (Hüzün Çiçeği Serisi/1)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin