İyi okumalar......
Bartın salonun ortasında Patrick'i dövmeye başlamıştı bir anda. Sinirden gözü dönmüş bir halde yumruk ve tekme atıyor hırsını alamayınca kafasını yere vuruyordu. Ben ise transa girmiş gibi kenarda Semih ve diğer 3 korumanın Bartın'ı durdurma çabalarını izliyor bir tepki veremiyordum.
Bartın, yerde acıyla kıvranan Patrick'i yakasından tutup ayağı kaldırdığında sarsıp kendine yakınlaştırmıştı.
"Seni öldürmem için bir sebep söyle lan döl israfı!"
"Hiç bir s*kim birşey yapamazsın."
İnadına damarına basmayı seçen Patrick yüzüne bir kez daha yumruk yediğin de sendeleyip arkaya doğru bir kaç adım attı. Dengesini koltuğun kenarına tutanarak sağlayan Patrick yüzündeki kanı silip alttan Bartın'ı baktı. Kolay kolay yıkılmayacağını elbette biliyordum fakat şuan şu durumda damarına basması aleyhineydi.
"Öyle mi? Bak bakalım yapıyor muyum yapmıyor muyum? Senin o dilini alıp neyse! Semih eğer bir daha kolumu tutup durdurmaya çalışırsan bu gevşek yerine seni döverim anladın mı lan beni?"
Laf arasında Semih'e de laf koyan ve bunun üzerine korku ile ellerini çeken Semih bana bakıp bir kaç adım geri attı. Onun çekilmesi ile diğer 3 korumada geri çekilmişti. Bartın bunu fırsat bilip Patrick'in yanına gitti ve bir yumruk daha geçirdi.
Aldığı darbe ile kafası yana düşen Patrick kafasını kaldırıp beklenmedik anda Bartın'a vurdu. O an çığlık atıp ellerimi dudaklarıma kapattım.
"Ha şöyle or*spu çocuğu çenen değil elin çalışsın."
"Bekle lan sen!"
"Beklemeyeni s*ksinler puşt!"
İkisi de aynı anda birbirinin boğazına tutunduğunda Bartın çevik bir hareketle Patrick'i yemek masasının üzerine yatırmıştı. Sağ eli boğazını sıkarken sol eli ellerini zapt etmeye çalışıyordu. Patrick, Bartın'ın kafasını tutup yan masaya çarptığında onu itip ayağı kalktı. Boğazını tutup öksürmeye başladığında nefes nefese konuşmaya başladı.
"Boğazımı ne sıkıyorsun lan! Götün yemedi mi yumrukla dövüşmeye?"
"Bana diyene bak hele sen, seni var ya o masaya gömmeyen ne olsun puşt!"
Tekrardan hareketlendiklerinde kendime gelip kenarda duran sandalyeyi kavradım ve tereddüt etmeden Patrick'in kafasına geçirdim. Salonda yankılanan kırılma sesi ile hepsi bana dönmüştü. Patrick baygın gözlerle bana bakmaya başladığında bir anda gözleri kapanıp yere düşmüştü. Bartın kaşları çatık bana bakarken elimi çırpıp saçımı düzenledim. Ya ben bunu yapacaktım yada ikisi de birbirini öldürme raddesine gelecekti ki gelmişlerdi de.
"Yeter! Ne yapıyorsunuz lan siz? Kendinize gelin. Hele sen Bartın dün bana ne dedin. Artık kavga ve dövüş yok değil mi? Lan bıraksam birbirinizi öldüreceksiniz!"
"Bırak ölsün döl israfı!"
"Bartın! Öldürmek istesem bunu şimdiye kadar ben yaparım zaten. Sana gerek kalmazdı. Ayrıca ister kabul et ister etme buna bende hoşnut değilim ama bu döl israfı olarak bahsettiğin adamın yardımına ihtiyacımız var. Birbirimize destek olmamız lazım köstek değil. Şu nalet sorunlar çözüldükten sonra ne bok yerseniz yiyin! Tamam mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mısralardaki Hüzün (Hüzün Çiçeği Serisi/1)
Teen Fiction... Hayat onun üzerinden kumar oynuyor. O ise bir seyirci gibi kenarda izliyordu. Arkasına dönüp babasına baktı. Yüzünde merhamet namına bir duygu beslemeyen o adama. Baba beni duyuyor musun? Bak kızın artık bir şey başardı. Küçükken senden hiçbi...