10.Bölüm İLK HEYECAN

11.3K 462 57
                                    

Şuan da sıkıntıdan patlamak üzereydim. Bugün günlerden pazardı ve ben izinliydim.
Sabahları erken kalkmaya alışkın olduğum için izinli de olsam doya doya uyuyamıyordum.

Koltukta uzanırken izlediğim diziden sıkılıp televizyonu kapattım. Telefonumu elime alıp sosyal medyada gezinmeye başladım.

Canım sıkıldığı için cansu'nun bütün fotoğraflarına bakmaya karar verdim. Hepsinde farklı farklı pozlar vermişti ve kendisine yakışan o gülümsemesi hep yüzündeydi.

Biraz daha profilinde gezerken cansunun borayla çekildiği fotoğraf gözüme çarptı.
Bora cansu'nun omzuna kolunu atmış ve hafif bir şekilde tebessüm edip kameraya bakmıştı.

Cansu ise küçük bir kız çocuğu gibi dil çıkarmıştı. Cansu'nun bu hâline gülerken tekrar boraya baktım.

Gerçekten çok yakışıklı ve güçlü bir adamdı.
Benden altı yaş büyüktü ve yirmi altı yaşındaydı. Dağınık siyah saçları, yeşil gözleri ve sert çehresiyle oldukça dikkat çeken bir adamdı.

Uzun boylu ve yapılı bir vücuda sahipti. Fotoğrafta bile resmen kol kasları ben burdayım diyordu.

Her zaman sert bir yapıya sahipti ve bu ona gerçekten çok yakışıyordu. Sanki sert bir kişiliği olmasa bora başka bir adam olurdu.

Bu kadar sert olmasına rağmen çok adil bir kişiliğe sahipti. Bu geçen altı ayda sürekli onun hareketlerini izlemiştim.

Bunu bilerek yapmıyordum sadece onun her haraketi dikkatimi çekiyordu ve buda onun her hareketini incelememe sebep oluyordu.

Piknikte bana söylediği o sözler kendimi garip hissetmeme sebep olmuştu. Aslında biraz da heyecanlanmıştım.

Telefonum melodisini duyduğumda irkildim. Düşünmeyi bırakıp kimin aradığına baktım.

Berna teyze arıyordu. Telefonu açıp kulağıma götürdüm.

"Asel günaydın kuzum napıyorsun."

"Günaydın berna teyze oturuyorum sen napıyorsun."

"Bende kahvaltı hazırladım canım bize gelsene birlikte yaparız kahvaltımızı."

Berna teyzenin beni çağırmasıyla kararsız bir şekilde ne cevap vereceğimi düşündüm. Piknikte boranın sözlerinden sonra ona karşı ördüğüm duvarlarımın kırıldığını hissetmiştim.

Bu sebepten dolayı elimden geldikçe ondan uzak durmam daha iyi olurdu.

"Asel sen şimdi gelemem diyeceksin kesin bu kadar düşündüğüne göre ama gelmeni istiyorum ve bu yüzden beni getirtme yanına beş dakikaya bizde ol."

Berna teyzenin konuşmasıyla tam cevap verecektim ki telefonu yüzüme kapattı.
Onun bu yaptığına başka biri olsa kızardı belki ama ben tam tersi onun bu davranışına gülmüştüm.

Çünkü onun yüreğinin güzelliğini biliyordum. Bugün benim tek başıma sıkılmamam için böyle yapıyordu farkındaydım.

Koltuktan kalkıp salondan çıktım ve odama girdim. Ne giyeceğimi düşünürken cansuya aldığımız çiçekli elbisem dikkatimi çekti.

Uzun kollu bir elbiseydi. Çoğunlukla elbisenin rengi yeşil olsada çiçekleri renkliydi ve bu elbiseyi daha güzel gösteriyordu.

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
TUT ELİMDEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin