6.Bölüm YALNIZLIK

13.1K 541 11
                                    

Bugün içimde garip bir sıkıntı vardı. Sanki kendimi o kadar insanın içinde tek başıma ve yalnız hissediyordum.

Etrafım kalabalık olsada sırtımı gerçek anlamda dayayacağım derdi mi paylaşacağım hiç kimsem yoktu.

Başıma bir sıkıntı gelse kaçıp sığınacağı birisini istiyordu insan. Derdini anlatıp onu yargılamadan dinleyip destek olacak birisini.

Ama babam sayesinde ne bir arkadaşım nede bana yakın olan birileri olmuştu hayatımda.

Annem varken ona derdimi anlatıyordum ve derdimiz aynı olduğu için beni anladığını
biliyordum.

Derdimiz aynı olmasa bile benim annem beni her zaman anlardı. Çünkü o bana hem anne hemde arkadaş olmuştu.

Annem vefat ettiğinde ise tamamen yalnızlığımla baş başa kalmıştım. İlk yıllar bu yalnızlığa isyan etsem de alışmıştım.

Çünkü annem gitmişti ve bir daha geri gelemeyecekti. Bazen içim sıkıldığı zaman annemin mezarına gidip derdimi, sıkıntımı anlatırdım.

Ama babam yüzünden artık onu bile yapamıyordum. Çünkü beni aramaktan vazgeçmeyeceğini biliyordum.

"Asel kuzum daldın gittin."
Cansunun bana seslenmesiyle daldığım düşünceleri bir kenara bırakıp ona döndüm.

"Kusura bakma cansu."
Cansu bana anlayışla gülümsedi.

"Kusurluk bir durum yok asel ama sanki bir derdin varmış gibi eğer anlatmak istersen dinlerim."
Cansuya tebessüm ettim.

"Yok kuzum öyle içimde anlayamadığım bir sıkıntı var ve buda beni huzursuz ediyor."
Cansu elimden tutup bana bakmaya başladı.

"Asel sen işe başlayalı üç hafta oldu ve üç haftadır nerdeyse her dakika düşüncelere dalıyorsun sanki bir derdin var gibi."

Cansuya gülümsemek için kendimi zorladım.

"Kuzum sadece yeni hayatıma alışmaya çalışıyorum ve alışırken de bocalamaktan korkuyorum."
Cansu anlayışla gülümsedi.

"Sizin işiniz sadece konuşmak mı ?"
Melisanın bize sorduğu soruyla canım sıkıldı.

"Aslında bütün işlerimiz bitti ve kimse yokken de oturup dinlenmek istedik."

Melisa sadece bana bakıyordu ve cansu'nun savunmasıyla ateş saçan gözleri ona döndü.

"Öyle olsun."diyerek arkasını dönüp gitti.

Bu kızın derdi neydi benimle anlamıyordum. Şu geçen üç haftada onu anlamak için herşeyi yapmıştım.

Onu içten içe haklı bulumuş ve ne yaparsa yapsın anlayış göstermeye çalışmıştım. Ama o bunları görmezden gelip her defasında beni boraya ve cansuya kötü göstermek için sürekli üzerime oynamıştı.

Geçen hafta boraya benim onun isteklerine saygısız bir şekilde cevap verdiğimi ve onu umursamadığımı söylemişti.

Hatta kendisini inandırmak için göz yaşlarına bile boğulmuştu. Bu aralar bora benden elinden geldiğince uzak duruyordu.

İş konusu olmadığı sürece benimle muhattap bile olmuyordu. Berna teyze onlara gelmemi istediği zaman kaçarcasına evden çıkıp gidiyordu.

Eminim ki bunu sevgilisinin kalbini kırmamak için yapıyordu. Gerçekten seviyordu melisayı ve onu kimsenin üzmesine izin vermiyordu.

Melisa bir kaç kez beni suçlu göstermek için ağladığında bana ateş saçan gözlerle bakıp haddimi bilmem için uyarıda bulunmuştu.

Suçsuz yere bu sözleri duymak beni üzmüş olsada borada haklıydı. Sonuçta bana inanmak yerine sevgilisine inanmayı seçmesi normaldi.

TUT ELİMDEN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin