___
[Son İki Şarkı]
Jaehyun
"Sesinin güzel olduğunu biliyorum, Jaehyun. Denemekten zarar gelmez bence."
Sigara dumanından doğru düzgün nefes almaya çalışırken karşımdaki turuncu saçlı ve uzun boylu, dudak kenarındaki küçük piercing ile sevimli olmaktan tamamen uzak olan çocuğa şaşkınlıkla baktım. Bugün uzun zamandan sonra barda canlı müzik vardı, daha önceki seferlerde de yine onun grubu geldiğinden tanıyorduk birbirimizi. Sesimin güzel olduğunu da bar boşken provaya geldiğinde duymuştu, ve ben o sırada gözümün önünü dahi göremeyecek kadar sarhoştum. Şimdi benden söylememi istemesinin sebebini de anlamıyordum, konu birden açılmıştı.
"Yapamam Jungwoo, sen dururken saçmalık olur."
"İyi de ben istiyorum bunu yapmanı, lütfen sesini insanların duymasına izin ver. Senin yararına olur."
Beni öyle bir sıkıştırmıştı ki kaçacak cevap bile bulamaz haldeydim, bakışlarım stresle bar tezgahının önünde beni bekleyen Yuta'ya sabitlendi. Jungwoo'nun yanına selam vermek için gelmiştim ancak dakikalardır beni oyalamasına izin veriyordum, üstelik böylesine saçma bir konuyla.
"Sesime senin kadar güvenmiyorum, siktir etsek ikimizin de yararına olur bence?" Söylediklerimden sonra daha fazla ısrar ederse kabalaşmak durumunda kalacaktım.
Başını alaycı bir gülümsemeyle olumsuz anlamda sallarken göz devirmemek için zor tutuyordum kendimi, Jungwoo sevip saydığım birisiydi fakat bu kadar ısrarcı yanıyla ilk kez karşılaşıyordum. Uzun soluklu aradan sonra sahneye doğru aynı gülümsemeyle adımlamaya başladığında durdurdum onu.
"Yapmayacaksın, değil mi?"
"Birinin sesine güvenmeni sağlaması lazım, başka şansım var mı?"
İtiraz etmeme izin vermeden tutuğum kolunu kurtarıp kendini sahneye attı, ne bekliyordum ki zaten? Kendimi daha fazla tutmayı bırakıp göz devirdim ve sesli bir siktir çektim. Sesime güveniyordum, her şeyime güveniyordum ama ısrarından kurtulmak için söylediğim yalanı bile aleyhime döndürmeyi başarmıştı.
Yuta'nın yanına hızlı adımlarla varıp gözden kaybolmaya çalıştım. Jungwoo, birazdan adımı bütün kalabalığa seslenirse asla şaşırmazdım. Elindeki içki bardağına uzanıp tek dikişte bitirdiğimde gözleri bütün vücudumu süzmüştü. Ben de geri kalmayıp kızıllarından başlayarak her noktasını inceledim, yandan ayırdığı kızıl saçları dalgalıydı. Bar, dışarıda kar yağmasına rağmen elli derece sıcaklıkta olduğundan kolsuz bir tişört vardı üstünde, siyah kemeri ve buz mavisi rengindeki jean ile mükemmel göründüğünü kabul ediyordum.
Bugün yarıştan bitkin bir vaziyette çıktığında neşesini yerine getirmek adına işi gücü bırakıp yanına gitmiştim, gecemi de ona bahşetmeyi düşündüğümden şimdi onun yanındaydım. Burada vakit kaybetmektense neden direkt yatağa geçmediğimizi bilmiyordum.
"Gelmeseydin, daha beklerdim ben başka işim yok zaten."
"Tanrıdan belamı arıyormuşum yanından ayrılırken. Rahatlayabilirsin, Na Yuta."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siesta 'YuJae
FanfictionSeninle bambaşka bir dünyada rast gelelim isterdim. [Jaehyun + Yuta] *satır arası yorumları tarafımdan yenilmiş bir kitap