"0505" Taekook

35. Yeni Hayat

BU GÖZLER SARI JUNGKOOK GÖRDÜ ARKADAŞLAR HIAĞAĞAĞA HİÇ İYİ DEĞİLİM ASLA SAKİN KALAMIYORUM BEN 🥵🥵🥵

~ Taehyung

Lay'in attığı mesaj... Korkunç yorumlar... Aşağılanma hissi... Hepsi üst üste gelirken küvette öylece oturuyor, korkuyor ve ağlıyordum. Okuldan atılmak istemiyordum, insanlar tarafından yargılanmak istemiyordum. Sanki bir suç işlemişim gibi davranılmasından nefret ediyordum.

Jungkook yanıma gelip oturdu ve kollarının arasına aldı yine beni, o benim güven bulduğum yerdi. Dehşet dolu fırtınalardan kaçıp sığındığım yerdi, o benim her şeyimdi.

Th: Jungkook, birbirimizi sevmemiz bir suç mu? Neden bizden nefret ediyorlar? Biz onlara ne yaptık ki?

Jk: Şştt, bebeğim. Dünya üzerinde sevgi kadar saf ve temiz bir duygu yoktur, onlar ise cinsiyet kavramlarına göre belirleyerek bu duyguyu kirletiyorlar. Kendileri de kirli, pis ve rezil insanlar... Bak sana bir şairden cümle okuyacağım

Sözleri kalbime su serperken meraklı gözlerle ona baktım.

Jk: "Bitmedi daha sürüyor o kavga ve sürecek yeryüzü aşkın yüzü oluncaya dek..."

Kollarımı sımsıkı ona sararken gözyaşlarımın akıp gitmesine izin veriyordum.

Th: Kook, buradan çok uzaklara gidemez miyiz? İnan bana dağ başında yaşasak bile olur. Sadece etrafımızda bizi yargılayıp dışlayacak insanlar olmasın istiyorum, sessizliğin içinde sadece ikimiz olalım istiyorum.

Jk: Merak etme bir daha o sikik okula asla dönmeyeceğiz zaten.

Th: Ne? Nasıl?

Jk: Sen her şeyi bana bırak sevgilim, sadece bana güven yeter. Sakın itiraf sayfasına bakıp da moralini bozma, gelen mesajları takma. Tamam mı? Hadi şimdi yıkanalım.

Th: Gizlice fotoğrafımızı çekmesi yasal bir suç, şikayet etsek ilgilenirler değil mi?

Söylediğim bu cümleden sonra Jungkook'un yüzünde acı bir gülümseme oluştu.

Jk: Adliyelere bile uğramayan adaletin bize mi uğrayacağını sanıyorsun Taehyung?

Aynı acı gülümseyiş benim de yüzümde oluşmuştu, ağlanacak hale gülmek işte tam olarak buydu.

Sanıyorum ki ikimiz de şehvet dolu bir duş sahnesi hayal etmiştik ama az önce yaşananlar yüzünden tadımız çoktan kaçmıştı bile. Sadece boş ifadelerle bedenlerimizi ılık suyun altına sokmuş ve güzel kokulu jeller ile temizlenmiştik.

Küvetten çıkarken, bornozunu giyerken, banyodan çıkarken... Jungkook hep düşünceliydi, içten içte ne yapabileceğimizi düşünüyordu.

Aniden kapının çarpma sesini ve "JUNGKOOK" diye bağırış sesini duyduk, Jungkook'un babası gelmişti, beklemediğimiz bir saatte.

"Sen burda bekle" diyerek odadan çıkmıştı, yine ve yine korkuyordum. Bornozumu çıkarıp giymek için Jungkook'un dolabından giysi seçerken bir yandan da konuşmalara kulak vermeye çalışıyordum. Gerçi bunun için o kadar da büyük bir çaba göstermeme gerek yoktu çünkü bağırışlarla dolu tartışmaya başlamışlardı.

- Seni o soktuğumun okulundan ve önceki diğer tüm okullardan neden aldım Jungkook? Aklı fikri sikini bir yerlere sokmakta olan ibnenin teki olduğun için! Bu okula alırken seni uyardım, bu son dedim! Bir süre şikayet almayınca gerçekten değiştiğini sandım. Neden uslanmaz bir aptalsın sen? Nasıl bir günah işledim de Tanrı seni bana gönderdi? O annen olacak lanet kadın bizi bırakıp gittiğinde seni ne kadar korudum kolladım sahip çıktım, geçen buraya geldiğinde bile seni ona karşı korudum ve sen neden hala bunu bana yapmaya devam ediyorsun? Bunlara devam edersen seni okuldan alıp şirketimde çalıştıracaktım ama lanet olsun ki artık onu bile yapamam! Kendin gibi ibne birini bulup öpüştüğün görüntüler her yerde yayıldı ve yayılmaya devam ediyor. Kahretsin ki benim oğlum olduğun için herkes beni arıyor ve imajım çizildi, belki de senin yüzünden şirketim bile batar ha ne dersin?