"0505" Taekook

26. Bu Bizim Gecemiz

Medyadaki mesaj ssi Jikooker biriyle olan konuşmam, ben bir şey söylemek istemiyorum yorum sizde

~ Jungkook

Hoseok'un aniden karşımıza çıkması ile refleks olarak Tae'yi arkama almıştım. Neden böyle bir şey yapmıştım bilmiyordum onun derdi benimleydi:

Jk: Hoseok! Neden hala vazgeçmiyorsun? Sana daha kaç kez anlatmam gerekiyor?

Hs: Jungk-

Jk: Yeter artık şu saçmalığa bir son ver, peşimi bırak!

Hs: Jungkook ben sizden özür dilemeye geldim.

Hoseok'un bu sözü karşısında ciddi anlamda şaşırmıştım. Çünkü o kolay pes eden birisi değildi, bir oyun oynuyor olmasından korkmuştum.

Hs: Ne yalan söyleyeyim çok kişiyle ilişkim olmuştu ama hiçbiri bana senin kadar iyi hissettirmemişti. Biliyorum aramızda bir aşk ilişkisi yoktu ama ben sana platonik aşıktım Jungkook...

Söylediği her şeyden sonra kısa süreli şok geçiriyordum, onun benden sadece cinsel olarak etkilendiğini sanıyordum.

Hs: Okulunu değiştirince senin yanına gelme nedenim gerçekten zor durumda kaldığım için değildi, seni görmek istiyordum. Bu taktiği denedim çünkü aramızda böyle bir etkileşim oldukça... Ne bileyim benden hoşlanırsın sandım. Bu zamana kadar birçok kişiyle cinsel ilişki yaşamış ama aşk ilişkisi yaşamamıştın, bunu bile bile şansımı zorluyordum.

Gözleri dolmaya başlamıştı, yutkunup devam etti:

Hs: Bir süre seni gözlemlediğimde Taehyung ile çok yakın olduğunu gördüm, onunla aranda cinsel şeyler yaşansa o kadar takmazdım. Ama birbirinize bakarken sizi izlediğimde bunun çok daha fazlası olduğunu gördüm. Bu zamana kadar kimseye aşık olmadığın için senden beklediğim bir durum değildi ama gözetlemeye devam ettikçe ona bakarken gözlerinin nasıl parladığına şahit oldum, için gidiyordu Jungkook...

Bu sefer yutkunan ben oldum, ne yalan söyleyeyim onun için üzülmüştüm.

Hs: Bu yüzden Taehyung'a göz dağı vermeye çalıştım ama o da senden vazgeçecek gibi durmuyordu. Bugün tesadüfen bu parka gelip sizi gördüm, ancak konuşmalarınıza kulak misafiri olduğumda "sevgilim" kelimeleriniz canımı çok acıttı. Önce kafamda bir sürü plan yapıp sizi ayırmak istedim. Fakat... Bilemiyorum Kook, sen mutluysan ben de mutluyum işte. Mutlu olduğunu görünce kıyamadım sana, size...

Taehyung'a baktığımda o da gözleri dolmuş şekilde Hoseok'u dinliyordu. Hoseok sözlerine daha fazla devam edemiyor, boğazı düğümleniyordu.

Hs: Mutlu ol, mutlu olun... İkiniz de çok mutlu olun!

Gözyaşları artık şelale gibi akarken arkasına dönüp koşarak uzaklaştı ve gözden kayboldu. Biz ise arkasından öylece bakakalmıştık...

İlk kendine gelen Tae olmuştu, burnunu çekti:

- Onun için üzüldüm...

- Ben de üzüldüm ama, yapacak bir şey yok Tae. Onun da dediği gibi "mutlu olalım, hep mutlu olalım"

Birbirimize sarılırken telefonuma gelen mesaja baktım, babamdandı:

Babam
Oğlum yarın sabah şirkete önemli misafirlerimiz gelecek, bize de sürpriz oldu bu durum. Onun için bu geceyi şirkette geçirip hazırlık yapmam lazım. Sen de eve dön çok geç kalma tamam mı?

Yüzüme gülümseme yayılırken heyecanla Tae'ye baktım:

- Güzelim, bu geceyi birlikte geçirmeye ne dersin?

- Ne? Nasıl?

Babamdan gelen mesajı gösterdiğimde "Umm... Anneme sormalıyım." cevabını verdi. Tanrım... Şu an o kadar sevimli görünmüştü ki yemek istiyordum. Acaba... Acaba bu geceyi birlikte geçirirsek onu yememe izin verir miydi?

Telefonunu çıkarıp annesiyle konuşurken onları dinlemiştim. (çok ayıp)

Th: Anne, bu gece bir arkadaşımın evinde kalabilir miyim? Biraz kafa dağıtmış olurum (arkadaş?)

Th's Mom: Taehyung zaten kafa dağıtmak için çıkmadın mı dışarı?

Th: Anne biliyorsun ki bu zamana kadar hiçbir arkadaşımın evinde kalmadım.

Jk: Arkadaş demesene

Tae eliyle bana sus işareti yaparken gülmüştüm.

Th's Mom: Ben... Bilemiyorum... Korkuyorum...

Th: Umarım 17 yaşında olduğumu biliyorsundur anneciğim.

Th's Mom: Tamam Tae, kendine dikkat et. (kolay ikna olan anne mi? nasip et)

Mutlulukla telefonu kapatırken elimi tutup çekiştirmişti beni:

- Hadi gidelim! Bu bizim gecemiz!

Onun sevimli hallerine gülerken evime doğru koşturmaya başlamıştık. "Bu bizim gecemiz" diye bağırmıştık. Tae ile beraber... Sevdiğim adamla beraber... Evde... Tüm gece... Vakit geçirmek... Düşüncesi bile, harika değil mi?