OLM BLACKPINK İSTANBULDA ONLINE KONSER AĞAĞAĞA AMK AMA BENİM PARAM YOK AĞĞH SIÇICAM
Jungkook uyuduktan 10 dakika sonra Tae gözlerini açmıştı. Zaten sabah saatlerinden beri uyuyordu. İyice gerilip yan tarafına döndüğünde korkuyla çığlık atacaktı ki elleriyle ağzını kapattı. Gözleri kocaman açılmış şekilde Jungkook'a bakıyordu. Sakinleşip gülümsemeye başladı.
Aslında Jungkook'un geleceğini tahmin ediyordu. Ona evinin fotoğrafını atması, anahtarı bilerek kapının önünde bırakması... Nedensiz yere Jungkook'un evine girmesini istemişti. Ama onu uyandıracağını sanıyordu, yanında uyuyakalacağını değil :)
Saate baktığında okul çıkış saatinin üzerinden çok kısa bir zaman geçtiğini görmüştü,anlaşılan oydu ki Kook uykuya yeni dalmıştı. Tae dikkatle onun yüzünü incelemeye başladı. Jungkook gerçekten çok yakışıklıydı. Elini onun yanağına koydu ve küçük dokunuşlar bıraktı. Jungkook onu kendisine çekiyordu. Tae, sınıfa adımını atar atmaz Kook'un kendisini ona çektiğini fark etmişti. Zamanın önemi yoktu işte... 3 gün de olsa 3 saat de olsa tanışalı, Jungkook'tan etkileniyordu. Bunu ise "arkadaşça" olarak görüyordu. "Yakışıklı bir arkadaş"
Fakat Tae gözlerini Kook'un dudaklarına dikince yutkundu. O kadar öpmek istiyordu ki... İşte o an sorgulamıştı, gerçekten arkadaşça mıydı bunların hepsi? Parmaklarını Kook'un dudaklarının üzerinde gezdirirken içi kıpır kıpırdı. "Umarım yapışmam şu dudaklara" diye geçirdi içinden, o an tek istediği buydu.
Jungkook gözlerini açmıştı, Tae rahatladı çünkü bu dikkatini dağıtmıştı. Aksi takdirde öpecekti onu, her ne kadar istese bile yapmaması gereken bir şeydi...
Jk: Günaydın TaeTae
Th: TaeTae?
Jk: Evet TaeTae. Sen de bana tavşancık demiştin çok sevmiştim.
Tae güldü ve Jk'in gözlerinin en derinliklerinde kayboldu yine. Elinde değildi işte, sürekli ona bakmak istiyordu.
Jk: Hey dostum niye öyle dik bakıyorsun bana? Uyandığımda da ellerin dudaklarımdaydı zaten? Ah Tanrım... Seni pis sapık!
Th: Sapık mı? Hah! Dinime söven Müslüman olsa (bunu neden kullandım bilmiyorum smsşdöfş)
Jk: Ne? Huh? Ne sapıklığımı gördün TaeTae?
Th: Boş konuşmayı kes de ellerimin dudaklarında olduğuna şükret, dudaklarım da dudaklarında olabilirdi.
Jk: Sen iyice niyeti bozdun TaeTae
İkisi arasında geçen bu "güya şakasına diyalog" aslında gerçeklik payı içeriyordu :)
Th: Ya sen nasıl yanımda uyudun nasıl eve girdin? İnsan bi uyandırır
Jk: Anahtarı kapının üstünde bırakmışsın! Kafayı yemiş olmalısın. Hırlısı var hırsızı var.
Th: Ne? Kapıda mı bırakmışım gerçekten? İnanamıyorum.
(ulan oyuncu teytey)Jk: Neyse buraya girdim uyudum en azından BİRKAÇ DAKİKACIK BİLE OLSA
Th: Uyanmasaydın be ben uyan dedim sanki
Jungkook gülerken aklına Jimin'in ona söyledikleri gelmiş ve yüzü değişmişti. Tae bu yüz ifadesini görünce sorgular ifadelerle Jungkook'a bakmıştı. Jk ise ortamı bozmak istemedi ve konuyu şu an açmamayı tercih etti.
Jk: Uykuların efendisi kalk şu yataktan da lunaparka gidelim.
Th: Aa doğru o vardı dimi
Jk: Ya da kalkma burda yatalım
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"0505" Taekook
Fanfiction{TAMAMLANDI} Onlar tüm bu zorlukların üstesinden gelebilecek şeye sahipler, birbirlerine..