Medyada Taekook, ficin bu kadar fazla okunmasına rağmen neden yazarın takipçi sayısının düşük olduğunu anlamaya çalışıyor.
~Taehyung
Jn: Ne diyoosunn
Th: Öyle oldu işte
Jn: Ohaaa
Th: Sus Jisoo uyanacak
Jn: Uyanmalı zaten bence de bunu duymalı, ee peki havai fişekler patladıktan sonra ne oldu?
Th: Ne olsun Jennie? İzledik işte havai fişekleri, sonra da dedi ki "Bunların hiçbiri tesadüf değil bebeğim, biz kaderi bulan iki kişiyiz"
Jn: Anasının amı babasının çamı yuh yuh yuh
Th: Of mutluluktan delirdim resmen
Jn: Jungkook nerede şimdi?
Th: Nerede olacak uyuyor, asla uyandıramıyorum ki bıraksam akşama kadar uyur.
Js: Noluyor ya sabah sabah? Sesiniz de ne gür çıkıyor öyle uyutmadınız.
Dağınık saçları ve şişik gözleri ile odadan çıkan Jisoo'ya yöneldi bakışlarımız.
Jn: Sana da günaydın karıcığım. Ayrıca sabah sabah derken? Saat 11 buçuk
Js: E tamam sabah işte, hoşgeldin Taehyung bu arada.
Th: Hoşbuldum
Jn: Gel gel otur bak ne anlatacağız.
Jungkook'un bana yaptığı sürprizlere benden çok sevinmişti Jennie. Resmen sabah ona gelmiştim ve saatlerce kahve içerek sohbet etmiştik, dedikodu da yapmıştık. Jennie'nin çalıştığı yerden gıcık olduğu bir kıza sövüşlerini dinledim, ben de bu sövmelere katıldım. Olayı tam anlayamasam da gıcık olduğuna göre sövülmelik bir durumdu.
Js: Ne oldu ne anlatacaksınız? Durun bi yüzümü yıkayıp kendime geleyim.
Yüzünü yıkayıp gelen Jisoo'ya olanları anlatmak için ağzımı aralamıştım ki Jennie anlatmaya çoktan başladı. Beni o kadar iyi dinlemiş olacak ki hiçbir detayı atlamadan anlatıyordu. Her cümleden sonra Jisoo'nun şekilden şekile giren yüzü ve anormal derecede verdiği büyük tepkiler olanları tekrardan yaşıyormuşum gibi heyecanlandırıyordu beni.
"Inngaa"
Jn: Oof uyandı yine bu, gece zor uyudum zaten bu melek görünümlü şeytan yüzünden.
Js: Sen otur ben yapar veririm şimdi mamasını.
Jisoo'nun gitmesi ile Jennie ayağa kalktı ve beni de ayağa kaldırıp baştan aşağı süzdü.
Jn: Hmm, beyaz renk gider mi acaba? Siyah aşırı klasik siyah kullanmak istemiyorum. Lacivert çok tarz durur, neyse bi gidelim görelim de o zaman seçeriz. Bordo modeller de vardır, of kafam karıştı.
Th: Ne diyorsun Jennie?
Jn: Nikahta giyeceğin takımı seçmeye çalışıyorum.
Th: Ha?
Jn: Taehyung haydi dışarı çıkalım nikah için alışveriş yapalım, kahvaltıyı falan dışarıda yaparız. Hemen evlenin artık yeter ben sizi evli olarak görmek istiyorum Chinsun'ı da veririz kucağınıza... OMOO ÇILDIRMALIK!
Th: Tanrım... Henüz 18 yaşına yeni girmiş gencecik bireyim, çocuk damat oluyorum resmen.
Jn: Çocuk mu? Puhah! Gece geliyor o sesleriniz Tae efendi, inlerken çocuk olmuyorsunuz bakıyorum da?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"0505" Taekook
Fanfiction{TAMAMLANDI} Onlar tüm bu zorlukların üstesinden gelebilecek şeye sahipler, birbirlerine..