—Bertha stajına başlayalı neredeyse 2 ay olmuştu ve şimdiye kadar her şey sorunsuz gitmişti. Jungkook şehir dışına çıkacağı zamanlar bazen onunla beraber gidiyordu ve ilk gidişleri eğlenceli olmuştu. Jungkook'un boş vakitlerinde güzel vakit geçiriyorlardı ve Jungkook, Bertha'dan güç alıyordu.
Bay Choi'nin bakışları dışında rahatsız edici bir hareketi olmuyordu ama Jungkook adamı ne zaman görse yüzünü dağıtmak istiyordu.
Jin'le beraber yaptıkları terapiler ise sorunsuz geçse de Bertha hiçbir değişiklik göstermiyordu. Aksine kendi içinde yavaşça boğuluyordu. Herkes Bertha'nın bu çöküntüsünün farkındaydı ve ona belli etmeselerse çok endişelilerdi. Jungkook sadece Kore'de olan aktivitelerine odaklanmıştı ve bir saniye bile Bertha'nın yanından ayrılmamaya çalışıyordu.
"Dışarıya çıkıp biraz eğlenceli vakit geçirmek ister misin? İstediğin herhangi bir aktivite varsa onu yapabiliriz." Jungkook başını Bertha'nın dizine yaslamış sırtüstü yatarken Bertha'yı izliyordu. Bertha olumsuzca başını sallarken dizinde yatan Jungkook'un saçlarını oynamaya devam etti.
"Evde kalalım," diye mırıldandı. "Dışarıya çıksak bile kameralardan dolayı rahat olamayacağız. Hem parmaklarımın arasındaki yumuşak saçlarınla oldukça keyifliyim."
"Bana söylemek istediğin bir şey var mı?" Jungkook uzandığı yerden yavaşça kalkıp Bertha'ya doğru döndüğünde ellerini kendi elleri arasına aldı. Jungkook'un sorusu üzerine Bertha dudaklarını ıslatıp bakışlarını Jungkook'a çevirdi.
"Ne gibi?" Bertha istemsizce dudaklarını hafifçe büzerken Jungkook gülümsemişti.
"Benden gizlediğin bir şey?" Bertha gözlerini Jungkook'tan kaçırıp hafifçe gülümsemişti.
"Hayır yok," dedi ve tekrar Jungkook'a döndü. Bertha yalan söyleyemiyordu ve Jungkook onun yüz ifadelerinden her şeyi anlayabiliyordu.
"İyi bir yalancı değilsin," dedi ve Bertha'yı kendisine doğru çekti. "Ne gizlediğini biliyorum. Sadece senden duymak istemiştim ama sorun değil." Bertha derin bir nefes alarak kollarını Jungkook'a doladı. Terapi gördüğünü Jungkook'a söylememişti ve Jin bundan biraz bahsederek Bertha'ya dikkat etmesi gerektiğini söylemişti.
"Üzgünüm," diyebildi sadece. "Çok üzgünüm."
Jungkook gülümseyerek Bertha'nın yüzünü ellerinin arasına aldığında ikisi birbirine uzunca baktılar. Bertha'nın hafifçe dolan gözleri karşısında Jungkook canı yanmış hissederken dudaklarını kız arkadaşının dudaklarına bastırdı. İkisi birbirini büyük bir tutku barındırdıkları aşklarıyla öperken, sanki son kez birbirlerini öpüyormuş gibi hissetmişlerdi.
"Seni seviyorum Jungkook," dedi Bertha dudaklarının üstüne fısıldayarak.
"Ben de seni seviyorum güzelim." Dudaklarını tekrar buluşturduklarında sonsuz mutluluk hissetmişlerdi ama bu Bertha için yeterli olmamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
🎆; dazzling
Fanfiction"Bertha," dedi nefesini dışarıya vererek. "Aklım fikrim sende, senin bana ne zaman geleceğin de, seni ne zaman göreceğim de, beni görür görmez ne diyeceğin de. Ama sen gözlerini ve kalbini bana o kadar kapatmıştın ki senin için son çırpınışımı görem...