24.BÖLÜM

69 12 7
                                    

  

Günler hızla ilerlerken doğuma her geçen gün biraz daha yaklaşıyorduk ve içimdeki korku her geçen günde daha da artıyordu. Annemi kaybettiğimi öğrenmemin üzerinde on gün geçmişti, Umut her şey normalmiş gibi davranıyordu ama hiçbir şey normal değildi sadece alışmaya çalışıyorduk. Babam ortada yoktu nerede olduğunu bilmiyorduk. Anneannem Antalya'ya gelemeyeceğini söylüyordu, dedemin hastalığı yüzünden aslında sebebi benim hamile olmamdı. Ona ne kadar ihtiyacım olduğunu göremiyordu. Bize tek yardım eden Umut'un ailesiydi sürekli arayıp bizi kontrol ediyorlardı, her ihtiyacımızı karşılıyorlardı. Ve İstanbul'a taşınmamızı istiyorlardı, ben burada kalabileceğimizi söylesem de. Aslında haklılardı çünkü bebek bakmayı bilmiyorduk ama burada da Beste vardı, ondan da ayrılmak istemiyordum. Her şey çok karmaşıktı hiçbir şey belli değildi.

Kapıdan anahtar sesi gelince oturduğum koltuktan "Umut sen misin?" diye seslendim.

Cevap hiç gecikmedi "Evet güzelim."

Koltuktan kalktım ve kapıya doğru yürüdüm Umut elindeki poşetlerle mutfağa doğru ilerledi.

"Hoş geldin." Dedim

"Hoş buldum." Umut poşettekileri çıkartıp dolaba yerleştirmeye başladı. Poşetler tamamen boşalınca "Canım seninle bir şey konuşmam gerekli." Dedi.

"Seni dinliyorum."

"Sen salona geç ben ellerimi yıkayıp geliyorum." söylediğini yapıp salona gittim. Beş dakika içerisinde geldi ve yanıma oturdu.

"Babam bizim için uçak bileti almış." Dedi hızlıca.

"Ne?"

"İki gün sonrası için."

"Ne?" bu sefer şaşkınlığım ilkine göre daha çok büyüdü.

"Beni de alışverişten dönerken aradılar. Erken doğum olursa diye riske atmak istemediklerini söylediler."

"Ama ben burada doğum yapmak istiyorum. Hem Beste benim yanımda olur." Diye ısrar ettim.

"Biliyorum canım ama oraya gitmek daha sağlıklı olur."

"Ama Umut," derken ağlamaya başlamıştım.

"Güzelim ayrıca Beste'nin üniversite sınavı var. Üniversite sınavından sonra bizi ziyarete gelebilir."

"Umut ama ben çok korkuyorum."

"Korkma güzelim. Hem merak etme Beste doğumdan önce senin yanında olur. Babamlar bizim için kendi evlerinin yanında bir ev satın almışlar."

"Ben gitmek istemiyorum ki."

"Tek sorun Beste mi?" diye soruyor.

"Hayır," dedikten sonra susuyorum. Çünkü artık İstanbul'dan korkuyordum. Babam oradaydı biz burada güvendeydik. Gerek yoktu oraya gitmeye, burada da

mutlu olabilirdik.

"Korkma güzelim orada daha güvende olacağına emin olabilirsin." Diyor aklımdan geçenleri okumuş gibi. "Orada senin doğumunu yaptıracak doktoru bile bulmuşlar. Her şey bizim için hazır." Hiçbir şey söylemeden başımı Umut'un omuzuna yasladım. Düşünmem lazımdı ve en mantıklı şeyi seçmem gerekliydi, istediğim şeyi değil. Ağlamayı bırakmam gerekiyordu bebeğim için, sonuçta artık anne olacaktım.

***

Yine her şey benim iradem dışında gerçekleşiyordu, İstanbul'a gitmek için hazırlıklara başlamıştık ve yarın sabah erkenden uçağa binip gidecektik. Neredeyse her şey burada kalıyordu ve bu evin ne olacağı hakkında da bir fikrim yoktu. Hiçbir şey bilmiyordum sadece bana söylenenlere uyuyordum.

PapatyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin