13.BÖLÜM- DÜĞÜN HAZIRLIK

1.5K 48 2
                                    


MEDYA:HAKAN VE GAMZE

Hakan gamzenin giyindiğini görünce dışarı çıkacaktı ki gamze konuştu.
"Yardım edermisin giyinemiyorum" diyerek Hakan'a bileklerini gösterdi. Hakan şaşırsada kendini toparladı ve gamzeye giyinmesinde yardım etti. Birlikte hastaneden çıkıp arabalarına bindiler.
Hakan'ın içinde bir mutluluk vardı. Artık gamze ona uzak davranmıyordu. Yakındı ona ağam değil Hakan diyordu. Bir şey olduğunda ondan yardım istiyordu ve bu durum hakanı mutlu etmişti.
Gamze Hakan'a güveniyordu. Onu koruyacağına ve ne olursa olsun yanında duracağına inanıyordu. Bu yüzden Hakan'a alışmaya karar verdim. Lakin bu hemen olan bir şey değildi. İkisi de birbirine yavaş yavaş alışacak aşık olacaklardı.
Çok geçmeden Konağa gelmişlerdi. Hakan gamzeyi hemen odasına çıkarmayı düşünmüştü. Zaten gamzede kimsenin yüzüne bakmay ia cesaret edemiyordu. Hakan gamzeyi anlamış olacak ki
"Sen uyu ben seni kucağımda odaya götürüm" dedi gamze itira edecekti ama etmedi. Çünkü biliyordu. Bunun mantıklı olduğunu. Hakan arabadan indi gamze gözlerini kapatmıştı. Kapının açıldığını duydu. Ardından beline sarılan kaslı kol hakan onu kucağına almıştı. Konağa girdiklerin de gamze başını Hakan'ın omzuna yaslayıp dışardaki seslere odaklandı.
"Nasıl oldu oğlum" dedi leyla hanım
"İyi anne şimdi dinlenmesi lazım müsadenizle" dedi ve hakan yukarı çıkarken mahmut Bey konuştu.
"Gelin kızımı bıraktıktan sonra çalışma odasına gel evlat" dedi hakan sadece tamam baba demekle getindi.
Sonunda odaya geldiklerinde gamzeyi yatağa bıraktı. Gamze de gözlerini açmıştı. Yerde yazdığı kağıdı gördü. Utançla başını eğereken hakan yanından gittip kağıdı aldı ve yırtıp çöpe attı. Sonradan gamzenin yanına geldi ve "sen utanılacak bir şey yapmadın Gamze" dedimve gamzenin başını kaldırdı.
Gamze başını kaldırınca ikisininde gözleri buluştu. Gamze sarılmak istiyor onun karanfil ve sigara kokusunu içine çekmek ve biraz bile olsa sakinleşmek istiyordu.
"Sana sarılabilir miyim" dedi gamze gözlerini çekmeden hakan başını olumlu bir şekilde salladı hafif gülümseyerek kollarını halanın kaslı vücuduna sararken hakan da bir eli gamzenin belindeyen diğer eli gamzenin saçını okşuyordu.
Kısa süre sonra Kapının aniden açılmasıyla gamze hakandan ayrıldı. Hakan onu bırakmak istemesede bırakmıştı.

GAMZE YILMAZ......
Gelen yusuftu. Beni görünce koşarak yanıma geldi.
"Yenge seni çok özledim" dedi hakan onu alıp yatağa oturdu.
"Ben de seni özledim kuzum" dedim ve sarılıp saçına öpüçük kondurdum.
Onda bana sarıldı. Ardından tekrar kapı çaldı. Gelen sunaydı elinde tepsi vardı. Sanırım yemek olarak çorba yapmışlardı.
"Geçmiş olsun yenge nasılsın?" Dedi ve yanımıza geldi.
"İyiyim suna" dedim elindeki tepsiyi hakan aldı. İkisini odadan gönderip yanıma geldi. Tepsiyi kenara. Bırakıp ben yatağa otuturdu. Bacaklarımı örtüp tepsiyi koyduğu komidinden alıp benim kucağıma koydu.

"Hakan ne zaman evleneceğiz" diye sordum birden hakan bu soruyu beklemiyor olacaktı ki bakışları beni buldu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hakan ne zaman evleneceğiz" diye sordum birden hakan bu soruyu beklemiyor olacaktı ki bakışları beni buldu.
"Sen kendini toparal ardından yaparız düğünü" dedi hakan
Aslında ne kadar evlenmek istemiyorum ama bu evde kalıp evlenmediğim sürece hakkımda yalan yanlış konuşacakların biliyordum.
"Yarın evlenelim" dedim hakan
"Ama gamze senin dinlenmen lazım" dedi
"Ben iyiyim yarın nikah kıyalım ardından imam nikahı kıyarız" dedim
Hakan başını olumlu anlamda salladı ve odadan çıktı. Ben de yemeği yemeden komidinin izerine koydum. Ardından ayağa kalkıp balkona çıktım. Hava çok güzeldi. Bakışlarımı gökyüzüne çevirdim. Bazan insanın bulut olası geliyordu. Her şeyden herkezden uzak...
Kimse gelmeden odaya geçtim. Yatağa uzandım ve pencereden odama giren ay ışığı ile uykuya daladım...

"Kızım hadi kalk bu gün düğünün var" dedi hakanın annesi leyla hanıma bu sözün annemin söylemesini isterdim. Onlar ne yapıyordur acaba? Düşünmeden edemiyordum. Yatakta doğrulup leyla hanıma baktım.
"Peki efendim kalkıyorum" derken leyla hanım yatağa oturdu.
"Kızım neden bunu yaptın ne oldu da kendine zarar verdin bilmiyorum ama ben senin artık annen oluyorum bana mesafeli davramanı istemiyorum" dediğinde dolmuş gözlerimi ona çevirdim. Şevkatli bir şekilde gülümsüyordu. Ona sıkıca sarıldım. O da bana sarıldı.
"Teşekkür ederim anne" dediğim de saçımı okşayan eli durdu. Geri çekilip leyla hanıma baktım. Şaşırmıştı.
"Öyle bir anda mı denir deli kız" dediğinde gülmeyle başladım. O sırda kapıdan gelen sesle oraya döndüm.
"Eee gelin bana ne zaman baba diyeceksin çocuklar ilk baba diyor ama sen ilk anne dedin" dediğinde utanmıştım.
"Mahmud niye utandırıyorsun kızı" dedi ayağa kalktı. İkisi odadan çıkarken leyla hanım konuştu.
"Kızım sen de üzerini değiştir kahvaltıya gel daha çok işimiz var" dediğinde başımı sallamakla yetindim.
Yataktan kalkıp üzerimi değiştirdim. Aşağı indiğimde yusuf elimden tutup yanına otuturdu. Hakan dalgın görünüyordu. Halanın yanına oturdum yusufta yanımda oturuyordu. Elimi Hakan'ın kolunun üzerine koydum. Bakışları bana döndü.
"İyi misin?" Dedim
"İyiyim gülüm hadi kahvaltını et" dedi
Gülüm kelimesini sevmezdim yani selen bazen beni sinir etmek için kullanıldır. O kelime hakanın ağzına o kadar yakışıyor ki durum sadece ağzımdan o kelimeyi duymak istiyordum.
"Gamze kahvaltını et" dedi gülümserken ben onu izlediğimin farkında bile değildim. Ben elimi kolundan çekerken onunla tekrar göz göze geldik bana göz kırptı. Balışlarımı ondan çekip yusufa döndüm.

Ona kahvaltı yaptırıken ben de bir iki lokma yedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Ona kahvaltı yaptırıken ben de bir iki lokma yedim. Ardında düğün için hazırlıklara koyulduk.....

BAĞIRMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin