Hakan yaptığı şeyin farkına vararak gamze'nin boğazını bıraktı.
"Özür dilerim gülüm özür dilerim" dedi elleriyle gamze'nin yanaklarını avuçlarken
Gamze korkudan ağlamaya başlamıştı. Bir yandan ağlıyor bir yandan öksürerek nefes almaya çalışıyordu. Hakan'ın kendine uzaklaştırdı.
Çantasını alıp Hakan'ın yanından ayrıldı. Boğazı ağırıyordu. Hakan arkasından gidememişti bile nasıl yapmıştı bunu iyice değişiyordu ve o bunun farkında değildi. Gamze oradan kurtulmak istiyordu. Hızlı adımlara yola çıktı. Kimse geçmiyordu. Hakan gelmeden buradan gitmek istiyordu. Yanında duran beyaz bir AUD ile bakışı oraya döndü.
Kıvırcık saçlı bir kız ona bakıyordu.
"İyi misiniz?"
"Beni buradan götürebilir misiniz?" Dedi gamze kız gamze'nin boğazındaki izlere baktı ardından bakışları kızarmış gözlerine kaydı.
"Tabi ki buyurun" dedi gamze arabaya bindiğinde kız arabayı çalıştırdı.
"Ben Cansu uyar" dedi kız gülümseyerek
" ben de Gamze mir- tekinoğlu arabana aldığın için teşekkür ederim"
"Rica ederim" dedi cansu
"Sedef uyarı tanıyor musun?"dedi gamze merak etmişti bu soruyu
"Evet kendisi az buçuk annem olu da" dedi gülümseyerek cansu söylediği şeyle gamze de gülümsedi.
Cansu'nun tek derdi gamze ne yaşadıysa bir az olsun ona unuturmaktı. Eğer susup sadece araba kullanırsa gamze yaşadığı şeyleri düşünecekti ama konuşursa en azından düşünüğü şey bir an olsa bile aklından çıkardı.
"Evli misin?" Dedi cansu olanları bilseydi asla böyle bir şey söylemezdi.
"Yarım saat öncesine kadar evliydim" dedi gamze
"Özür dilerim bilmiyordum"
"Önemli değil" dedi gamze
Cansu gamze'yi evine kadar bırakmıştı. Gamze evine gelmesi için ısrar etti. Ama cansu başka zaman geleceğini söyleyip gitmişti. Gamze eve girmeden boynundaki izlere baktı bazı kısımları kan toplamış ve morarmıştı. kendi anahtarlarıyla içeri girdi. abileri içeri içeride oturmuş çocuklarla ilgileniyordu. gamze onlara görünmeden yukarı çıktı. üzerini değiştirip boynundaki morlukları kapatıp aşağı indi. Mert onu görünce kucağına zıplamıştı. Rüya da kollarını açmış ona bakıyordu.
"Baba" dedi rüya daha anne demeyi bilmiyordu. Gamze oğlumu yere indirdikten sonra kızını kucağına almıştı.
"Bitanem ne olduğunu bize de anlatacak mısın?"dedi tahir abim
" ben 2 gün sonra bakıcı olarak işe başlıyacam büyük ihtimal orada kalmaya başlarım çocuklarla, siz burada kalacalsanız kalın" dedi koltuğa oturup oğlunu da diğer bacağına oturtum. İkisi de başını göğsüne yasladı. Ne zaman uyuymak isteseler böyle olurdu.
"Gamze çalışmana gerek yok biz varız" ömer abim
"Çalışmak istiyorum abi lütfen sizde müdahale etmeyin" dedi gamze eren kalkıp gamze'nin kucağında uyuyan mert'i aldı gamze de rüya'yı kucağına aldı.
İkisi yukarı çıkarken ömer ve tahir bir az dolaşacaklarını söyleyip evden çıktılar.
Çocukların üzerini değiştirip yatağa yatırdıktan sonra eren ve gamze aşağı indi.
"Abi kahve içer misin?" Dedi
"Sen yemek yedin mi gamze iyice zayıfladın"
"Aç değilim"
Eren gamze'nin omzuna kolunu atıp onu mutfağa sürükledi.
"Ne yemek istersin bitanem"gamze abisini aç olmadığına ikna ettikten sonra kahve yapmış bahçeye çıkmışlardı. telefonu çaldı gamze telefonu alıp abisinden uzaklaştı. arayana bakmadan açtı telefonu.
"efendim"
"seni seviyorum gülüm biliyorum beni affetmeyeceksin ben de kendimi affetmeyeceğim özür dilerim bundan sonra karşına çıkmayacam ne sana ne de çocuklara zarar veremem gidiyorum umarım bensiz daha mutlu hayatın olur gülüm"dedi hakan ağlıyordu. gamze de ağlıyordu. gidecekti gamze'yi arkasında bırakıp gidecekti. telefon kapanınca gamze bir süre sadece telefona baktı. kendine gelince abisine döndü.
"abi çocuklar sana emanet"dedi ve koşarak içeri girdi. ceketini çantasını alıp evden çıktı. hava alanına yetiştiğinde içeri girip hakan'ı aradı.yoktu gitmişti. telefonu çıkartıp onu aradı. açmadı telefon sesi geliyordu. onu bulmak için tekrar aradı. ilerde toplanan kalabalığa gittiğinde henüz yapılma aşamasında olan apartmanın en yüksek kısmında duran hakan'ı gördü.
"HAKAN YAPMA"dedi gamze bağırarak
"ÖZÜR DİLERİM GÜLÜM"dedi iyice dağılmıştı.
"YAPMA"dedi gamze apartman girip merdivenlerden çıktı. hakan'ın yanına yetiştiğinde onun gibi kenara yaklaştı. hakan gamze'ye baktı.
"geri çekil gamze" dedi sert sesiyle gamze'ye yaklaşırken gamze ondan uzaklaştı.
" sen atladıktan sonra senin ölüne bakıp ağlayacağımı mı sanıyorsun? asla gözümdeki yaş düşmeden ben de ölmüş olurdum"dedi ikisi de ağlıyordu.
hakan sevdiği kadına baktı. onu hala seviyordu. affetme şansı var mıydı? affederdi ama onu affetmesi uzun sürecekti. hakan geri çekildi. gamze de geri çekildi.
"ne yaptığını sanıyorsun sen?"dedi gamze bağırarak
"ölmek istedim sen yoksun nefes alamıyorum kalbim sıkışıyor gülüşünü özlüyorum gülüm"dedi hakan gamze sinirle gülümsedi.
"en çok ölümü kim istiyor biliyor musun?BEN BEN İSTİYORUM. HAYATIM HER SEFERİNDE BOKA DÖNÜYOR SEVDİĞİM ADAM BENİ ALDATIYOR, AİLEM DEDİĞİM İNSANLAR BANA ŞİDDET UYGULUYOR, KAÇ DEFA TACİZ EDİLİYORUM TECAVÜZ UĞRADIM, ÇOCUKLARIMI KAYBEDİYORUM. TAM HAYATIM DÜZELDİ DERKEN KOCAM BENİ ALDATIYOR BOŞANIYORUZ HEP BENİ KORUYAN KOCAM BENİ BOĞUYOR UNUTAMAYACAĞIM BİR İZ BIRAKIYOR"dedi gamze tüm sesiyle artık içinde tutmaktan sıkılmıştı. gözyaşlarını elinin tersi ile silip hakan'a baktı.
"seni unutacam bana olan sevgini, bakışını, gülüşünü, kokunu unutacam ama bana yaşattığın hayal kırıklığını hiç bir zaman unutmayacam"dedi gamze hakan'ı orada bırakıp aşağı indi. aşağıdakiler onları dinlemişti. gamze'ye acıyarak bakıyorlardı. gamze onlara bakmadan yürümeye başladı. nereye gideceğini bilmiyordu. ne yapacağını deli gibi ağlamak istiyordu. eve giderse çocuklar abileri vardı. selen'in yanına gidemezdi. en iyisi sahile gidip bir az sakinleşene kadar oturmaktı. hiç düşünmeden yola atladı gamze. onun yola atlaması ile bir arabanın fren çığlığı yükseldi. boş sokaklarda. artık çok geçti....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BAĞIRMA
Teen Fiction"Sakın ağzını açıp itiraz etme" dedi Sinirle ayağa kalktım. "İtiraz etmiyim öyle mi? Bu güne kadar ne istediyseniz yaptım. Her defasında hata bulmaya çalıştınız. Bu olmaz baba olmaz bu sefer istediğiniz olmayacak" dedim hem ağlıyor hem de bağırıyo...