"Sana hayatında hiç sevilmediğini iliklerine kadar hissettirdiler mi Devin? Uyuyunca geçmeyen yaralar bıraktılar sana da?"
Uzunca kirpiklerinden süzülen acı...
İçimde birkaç parça umut kırıldı. Gözlerini gözlerimden ayırmadan devam etti.
"Üzerini y...
Hola, siyah kanatlı kelebeklerim. Sobe 11. bölüm ile karşınızdayım. Buraya en sevdiğiniz şarkıyı bırakın.🎼
Gidin ve pişman olmadan hayatta en sevdiğiniz şeyleri yapın. Çok sevin...
Vote ve yorumlarınızı eksik etmeyin
⭐
Keyifli okumalar.🖋
Ağustos sonlarında yaz yine tenime işlemişti tüm soğukluğuyla. Ağustos böceği değildim belki ama ağustos böceği kadar tembeldi kalbim.
Dudaklarımdaki adam sevmeyi öğretene kadar tanımıyordum kalbin sıcaklığını.
Ona öylesine çekiliyordum ki. Bundan tek korkan Devin değildi. Bende tedirgindim ama herşeyi boşverip kendimi kontrolsüzce ona bırakmak istedim.
"YAŞAT BENİ"
Dayanamadım.
O beni bu kadar etkisi altına alırken karşısında çarpma işlemindeki etkisiz eleman gibi kalmaya dayanamadım.
Beni kucağına çekti. Kalbim zonkluyor, yine sesi dışarıdan duyuluyordu. Devin'i yakasından tutarak kendime çektiğimde dudaklarına kısa ve tesirli bir öpücük armağan ettim. Onun bana öğrettiği gibi.
Tam geri çekilirken, üzerindeki sersemliği atar atmaz çekilmeme izin vermeden ben kucağındaykem belimden tutarak beni daha da kendine çekip dudaklarımı yeniden sığınağım olan dudaklarıyla buluşturdu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Ya ben rüyadaydım yada hiç yaşanmamış bir rüyayı yaşatıyordu bana.
Bilmiyordum. Onu öperken de ondan başka hiçbirşey bilmek istemiyordum.
Öyle güzel çarptırıyordu ki göğüs kafesime sığmayan kalbimi. O an herşeyi unutturuyordu bana dudakları.
Tüm sesler susuyor, nefesi tutuluyordu dünyamın. Dünya dönmeyi bırakıyor bizi izliyordu o an.
Seviyordum. Dudaklarının tadını, omuzundaki çukurları, gözlerinin kısılmasını ve daha anlatamadığım aşk üzerine aşkları.
