Five gülümsedi. Kaşlarımı çattım.
F: Şaka yaptım sadece.
Ben salak salak ona bakarken o bana sarıldı. Geri çekildim. Şaka mı? Bunun şakasını mı yapmıştı? Five bana tekrar sarıldı. Ondan ayrılmaya çalışarak ittim.
S: Bunun şakası mı olur aptal!
Ama bana daha sıkı sarıldı. Göğsüne vurmaya başladım. Böyle bir şaka yoktu! Çok sinirlenmiştim.
S: Five s*ktir git!
Ben ne kadar korktum farkında mıydı acaba?
F: Özür dilerim güzelim. Affet beni.
İtmeyi bıraktım. Ona kızgın kalamıyordum. Ben de ona sarıldım.
S: Çok korktum Five. Bir daha böyle bir şaka yaparsan seni affetmem.
F: Yapmam.
Arkamdan birinin boğazını temizlediğini duydum. Diego' ydu. Five' dan ayrıldım.
D: Böldüğüm için özür dilerim ama gitmemiz gerek.
Başımı sallayıp arabaya yöneldim. Diego hala arkama bakıp sinirli bir şekilde kaş göz yapıyordu. Arkama döndüğümde Five ile birbirlerine bir şeyler söylemeye çalıştıklarını anladım. Sırıtıp arabaya girdim. Luther da arabadaydı.
L: İyileştirdin sanırım.
S: Söylemiştim ama.
L: İlk geldiğinde neden yapmadın?
S: O zaman gücümü çok kullandığımdan yorgundum. Yeterince dinlendim. Yaklaşık 1 saat.
Luther bana cevap vermedi. Arkama yaslandım. O sırada Five kapıyı açıp içeri kafasını uzattı.
F: Sophie gel ben bizi ışınlarım.
Onu elinden tutup içeri çektim.
S: Otur oturduğun yerde Five. Ben de ışınlanabiliyorum. Bırak birlikte gidelim.
F: Ama-
Kaşlarımı kaldırdım. Yaptığı şeyi hala unutmamıştım sonuçta. Ne demeye çalıştığımı anlamış olacak ki tutuklanmış gibi ellerini havaya kaldırdı.
F: Peki, tamam.
Arabaya bindi. Diego' da ön koltuğa bindi. Luther arabayı çalıştırdı. 10 dakika boyunca kimse konuşmadı.
Five bacağıma dokununca ona baktım. Kulağıma yaklaşıp fısıldadı.F: Tekrar saçlarımla oynar mısın?
Belli etmemeye çalışsam da gülesim gelmişti.
F: Bunu evet olarak kabul ediyorum.
Kafasını dizlerime koydu. Fısıldamaya çalışarak onu kaldırmayı denedim.
S: Five saçmalama. Diego ve Luther görürse dillerine düşeriz.
F: Umurumda gibi mi gözüküyor?
Five' ı kaldırdım.
S: Benim umurumda.
F: Göstereceğim ben sana.
S: Neyi-
D: Geldik hadi insenize.
Five sırıtarak arabadan indi. Ne demeye çalıştığını anlamamıştım. İndiğimde kulübeye geldiğimizi anladım. Ama artık eve dönebilirdik. Değil mi? Çünkü Ben ölmüştü. Bir saniye, Ben' i ben öldürmüştüm! Bunu onlara nasıl söyleyecektim?! Diğerlerinin sesini duydum. Herkes Five' a sorular soruyordu. Yanlarına geçtim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Sophie Hargreeves• The Umbrella Academy Numara 8'in Dönüşü
Random7 yaşındayken babasının düşmanına evlatlık verilen, kardeşlerini unutan, özel güçlere sahip olan bir kızın hikayesi. xxx Reginald Hargreeves özel güçlere sahip 8 çocuk evlat edinmiştir. Birini küçük yaşta kaybetmiş, diğerlerini güçlerinin tehlikesin...