Deli gibi koşuyordum. Merdivenlerden hızla indim. Ayaklarımda ayakkabı yoktu. Tom ve Five arkamdan bana sesleniyorlardı. Hastanenin ana kapısını gördüğümde daha da hızlandım.
T: Sophie bekle!
Kapıdan dışarı çıkınca hala Kanada' da olduğumuzu gördüm. Evim buralarda bir yerlerde olmalıydı. Buraları tanıyordum. Etrafıma bakınıp ışınlanmaya çalıştım ama olmadı. Akademiye giden yolun neresi olduğunu düşünürken biri tekrar kolumdan tuttu.
T: Sophie-
S: Bak. Kimsin, nesin, seni kim tuttu bilmiyorum ama karşıma bir daha çıkma yoksa sonu kötü biter.
Kolumu sertçe çekip yürümeye başladım. Arkamdan konuştuklarını duydum.
T: İnanmıyor...
F: İnanacaktır.
Umurumda değildi. Sokakta nereye gittiğimi bilmeden bir sağa bir sola dönüyordum. Her yeri tanıyordum ama eve nasıl gideceğimi bilmiyordum. Sadece yürüyordum. Belki karşıma Allison çıkardı... Ya da Diego? Kanada' nın neresinde olduğumu da bilmiyordum. Evim Toronto' dadaydı. Yanımdan geçen insanlara Toronto' nun yerini sormaya karar verdim. Yaşlı bir kadını kolundan tuttum.
S: Merhaba, rahatsız ediyorum kusura bakmayın. Toronto' ya nasıl gidebilirim? Bana yardımcı-
Kadın bana deliymişim gibi bakarak uzaklaştı. Bu kez benim yaşlarımda bir erkeği çevirdim. O beni anlardı belki?
S: Toronto' ya nasıl gidebilirim? Lütfen yardımcı olur musun?
Çocuk bana gülümsedi.
???: Üzgünüm, bilmiyorum.
Çocuk da gidince ellerimi kafama götürdüm. Bir sürü insan arasından nefes almam zorlaşıyordu. Nefesimin kesildiğini hissettim. Dizlerimin üstüne düştüm. Tom hemen yanıma koşup kollarımdan tuttu. Beni kaldırdı.
T: Sophie iyi misin?!
Elinden kurtuldum. Bana dokunmasını istemiyordum. Ölmeyi yeğlerdim. Five da geldi. İkisi birden bana sesleniyordu ama sesler uğultu gibi geliyordu. Ellerime baktığımda siyah olduklarını gördüm. Simsiyah... Bana ne oluyordu? Herkes üstüme geliyor gibi hissediyordum. Ayağı kalktım ama hala uğultu duyuyordum. Etraf çok bulanıktı. En son ayakta duramayacak hale geldiğimde kendimi yere bıraktım. Uğultular beynimin içinde yankı yaparken gözlerimi kapattım. Biri yanağıma vuruyordu. Gözlerimi açacak halde değildim. Kulağımda tekrardan o gün gördüğüm rüyadaki gibi bir fısıltı duymamla ürperdim. Ne dediğini anlamıyordum.Ve bir anda uğultular kesildi. Vücudum ağırlaştı sanki. Kendimi taşıyamıyordum. Gözlerimi açamıyordum ama her şeyi duyuyordum.
F: Sophie! Beni duyuyor musun?!
T: Nesi var-
F: Ben nereden bileyim!
Biri beni kucağına aldı.
T: Açılın! Müsaade eder misiniz?!
Neden hareket edemediğimi bilmiyordum. Biri beni kucağına almış deli gibi koşuyordu. Hastane kapısının açılma sesini duydum.
F: Biri buraya baksın!
Five deli gibi bağırırken onun kucağında olduğumu anladım. Neden peki? Hani beni tanımıyordu? Beni bir yere yatırdılar. Tekerlekli bir yataktı. Sedye sanırım. Bir odaya girmemle sesler kesildi.
???: Hocam bilinci kapalı.
Sanırım bir hemşire sesiydi. Ağzımı açıp uyanığım demek istedim ama olmadı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Sophie Hargreeves• The Umbrella Academy Numara 8'in Dönüşü
Random7 yaşındayken babasının düşmanına evlatlık verilen, kardeşlerini unutan, özel güçlere sahip olan bir kızın hikayesi. xxx Reginald Hargreeves özel güçlere sahip 8 çocuk evlat edinmiştir. Birini küçük yaşta kaybetmiş, diğerlerini güçlerinin tehlikesin...