Yemeklerimizi bitirip biraz sohbet ettik. Saat 11.00' e geliyordu. Kafamı sağa yatırdım.
S: Artık havuza mı gitsek?
V: Sophie' ye katılıyorum.
K: Aqua parka da gidelim amaaa.
A: Hadi gidelim o zaman. 20 dakikaya havuzun önünde buluşuruz.
Herkes onayladı. Odalarımıza çıktık. Valizimi açıp içinden bikinimi çıkarttım. Tuvalete girip bikinimi giydim. Altıma da bir şort geçirip çıktım. Ben çıkınca arkamdan Five girdi. Havluları ve güneş kremini çıkardım. Başıma bir şapka geçirip Five' ı beklemeye başladım. O da geldi. Heyecanla kapıya yöneldim
S: Hadi gidelim.
Five güldü.
F: Sen en son ne zaman havuza girdin?
S: Hmm, hatırlamıyorum.
F: O kadar oldu mu?
Başımı sallayıp kapıyı açtım. Havuzun önüne geldiğimizde herkes oradaydı. Güldüm.
S: Ne çabuk geldiniz ya.
K: Hadi hadi girelim.
Klaus' a bakıp gene güldüm. Ördekli bir can simidi takmıştı. Havuz gözlüğü ve bonesini de unutmamıştı.
D: O ördekli şey ne Klaus?
K: Ne ya komik mi?
Herkes Klaus' a gülerken şezlong arıyorduk.
V: Evet Klaus, komik. Baksana herkes sana bakıp gülüyor.
Klaus etrafına bakındı. Vanya doğru söylüyordu. Herkes Klaus' a bakıp gülüyordu. Klaus umursamadan şezlonga oturdu. Güneş kremimizi sürdük. Söylediğim gibi, yüzmeyi gayet iyi biliyordum. Suya atlayacakken Five kolumdan tuttu.
F: Yüzmeyi biliyor musun?
Gözlerimi devirdim.
S: Five, tabii ki biliyorum.
F: Ama buradan atlama. Çok derin burası.
İç çektim.
S: Bir şey ol-maz!
Kendimi suya attım. Cidden çok derindi. Kendimi suya bıraktım. Yavaş yavaş yukarı çıkarken kendimi çok rahat hissediyordum. Yukarıya vardığım anda biri yanıma atladı. Ellerimle gözlerimi gözlerimi silip Klaus' a baktım. Ördekli simidiyle suyun üstünde süzülüyordu. Gülüp tekrardan suya daldım.
*
Çok fazla zamandır yüzüyoruz. Yorulmamla beraber acıktım. Güneş batmaya bile başlamıştı. Sudan dolayı çok da mayışmıştım. Sudan çıkıp şezlonglardan birine oturup su içtim. Hava kararmaya başladığı için havuzda az kişi vardı. Şezlonga uzanıp gözlerimi kapattım. Söylediğim gibi çok mayışmıştım. Uykuya dalmama az kalmışken biri burnumdan makas aldı. Gözlerimi açtığımda Diego' yu gördüm. Su içiyordu. Uyumamak için doğrulup bağdaş kurdum.
D: Yoruldun mu?
Başımı salladım. Güldü.
D: Hiç havuzdan çıkmazsan olur öyle.
S: Diego, sana bir şey soracağım.
D: Sor bakalım.
S: Herhangi bir şekilde tehdit edilsen, bunu kimseye söylememeni söyleseler, bunu yardım almak için birilerine anlatır mıydın?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Sophie Hargreeves• The Umbrella Academy Numara 8'in Dönüşü
Random7 yaşındayken babasının düşmanına evlatlık verilen, kardeşlerini unutan, özel güçlere sahip olan bir kızın hikayesi. xxx Reginald Hargreeves özel güçlere sahip 8 çocuk evlat edinmiştir. Birini küçük yaşta kaybetmiş, diğerlerini güçlerinin tehlikesin...