<Five Hargreeves>
Eve ışınlandım ve herkese haber verdim.
F: Herkes bakabildiği her yere baksın çok uzakta olamazlar.
herkes başını salladı ve dışarı çıktık. Hepimiz sırılsıklam olmuştuk. Benim umurumda değildi. Sadece Sophie' yi bulmak istiyordum...
<Sophie Hargreeves>
Denis üstüme yürümeye başladı.
D: Engelle o zaman.
Dedi ve bana bir yumruk savurdu. Ona dokunmadan sağa kaydım ve yumruğu boşa gitti. Yeni bir yumruk savurdu bu kez yumruğunu havada yakaladım, kolunu kıvırdım ve çelme takarak yere düşürdüm. Sırıttım.
S: Bu muydu yani?
Denis adamlara beni işaret etti ve adamlar üstüme yürümeye başladılar. Adamları çok kolay bir şekilde hallettim. Çoğu yerdeydi sadece 2-3 kişi kalmıştı. Denis adamlara dur işareti yaptı.
S: Pes mi ettin?
D: İçeri girin!
dedi ve bir sürü adam daha içeri girdi. Bu kadarı fazlaydı. Giren adamların cebinde silah olduğunu fark etmem zor olmadı. Yerde yatan adamlardan birinin kemerinde bir bıçak gördüm.
S: Bir saniye bekler misiniz ayılar?
eğilip bıçağı aldım. Adamlardan biri silah çıkardı.
S: Senin için değil merak etme.
tek hamlemle bacağımdaki zinciri bıçakla paramparça ettim. Denis' e baktım kaçmaya çalışıyordu. Hemen bıçağı ona fırlattım ve onu kazağından duvara sabitledim. Adamların hepsi silah çıkardı ve etrafa sıkmaya başladılar. Artık güçlerimi kullanabiliyordum. Çoğu adamı öldürdüm fakat adamları öldürdükçe içeri daha da adam silahlı adam geliyordu. Merminin biri karnıma geldi. Daha fazla dayanamayacağımı anladım ve kendimi kalkan içerisine aldım. Karnım çok acıyordu. Kalkanı bırakırsam adamlar beni öldürecekti. Işınlanmaya çalıştım, olmadı. En sonunda kalkanı tutmayı bıraktım ve öleceğimi kabullendim. Fakat kalkan hala beni koruyordu. Ben tutmuyordum ama kalkan beni koruyordu. Gözlerimin karardığını hissettim. Yarama baktım. Çok fazla kan kaybetmiştim. Dengemi kaybettim ve yere düştüm. Gözlerim kapanmaya başladı ve son duyduğum şey Five' ın bana seslenişi oldu...
<Five Hargreeves>
Hala Sophie' yi bulamamıştım. Ormana bakmaya karar verdim. Ormana ışınlandığımda silah sesleri duymaya başladım. Etrafa bakındım ve bir kulübeden mavi kıvılcımlar çıktığını gördüm. Hemen Vanya' nın yanına ışınlandım ve onu da kolundan tutup ormana ışınladım. Mavi kıvılcımları görünce neden geldiğini anladı. Kulübenin camından bakınca Sophie' yi gördüm. Kendini ufak bir kalkana almış yerde kanlar içerisinde yatıyordu. Vanya' yı dürttüm.
F: Gücünü kullan ve şu p*çleri öldür!
Vanya beni dinledi ve bir güç dalgasıyla tüm adamları öldürdü. İçeri girdik. Sophie hala o kalkanın içinde yatıyordu. Ona seslendim.
F: Sophie!
ses vermeyince kalkana girmeye yeltendim. Vanya kolumdan tuttu.
V: O kalkanı ellersen yaşama ihtimalin yok.
dedi ve kalkana kendisi girdi. Sophie' nin elini tuttu. Ve kalkan yavaş yavaş yok oldu. Hemen Sophie' nin yanına gittim ve ona sarıldım. Buz gibi olmuştu... Korkuyla nabzına baktım. Nabzı atmıyordu...
Yanına çöküp bağırmaya başladım,
F: Uyan!
hareket etmedi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
•Sophie Hargreeves• The Umbrella Academy Numara 8'in Dönüşü
Acak7 yaşındayken babasının düşmanına evlatlık verilen, kardeşlerini unutan, özel güçlere sahip olan bir kızın hikayesi. xxx Reginald Hargreeves özel güçlere sahip 8 çocuk evlat edinmiştir. Birini küçük yaşta kaybetmiş, diğerlerini güçlerinin tehlikesin...