Under Stars

Çapulcu Haritası

      Sirius'un doğumgününden sonra günlerim monotonlaşmıştı. Ancak Noel yaklaştığı için herkesi telaş sarmıştı. Tatilde ne yapacağını herkes planlamıştı. Bense, ilk başta Hogwarts'ta kalmaya kararlıydım. Böyle bir imkanı bir daha ne zaman bulacaktım ki? Ama sonra herkesin eve gideceğini ve benim gitmediğimi öğreneceklerini düşündükten sonra gitmeye karar verdim. Neden eve gitmediğimi sormalarını istemezdim. Diyecek bir şeyim yoktu çünkü.

Derslerde elimden geldiğince çabalıyordum, özellikle iksir dersinde. Remus için kurtboğan iksirinin nasıl yapıldığını çözmeye çalışıyordum. Saatlerimi kütüphanede harcıyordum. Çözüm bekleyen tek sorunum bu değildi tabi ki. Ama şimdilik önceliğim bundaydı. Kütüphanede birkaç kez Snape ile karşılaşmış, hatta birkaç kez konuşmaya çalışmıştım. Ama beni her seferinde görmezden gelip başka bir yere gidiyordu. Yine de kütüphaneye onun girmesine karşı tetikte bekliyordum.

Kütüphaneci Mrs.Pince beni kovmadan önce 1 saat daha araştırma vaktim vardı. Kitaplardan birini yerine koyup diğerini alacağım esnada etrafım Çapulcular tarafından çevrildi.

''Ne yapıyorsun Carmen?'' dedi Sirius.

''Pek alakanız olmayabilir ama burası bir kütüphane ve bende kitap okuyorum,'' dedim.

''Sana hemen birkaç şey sormalıyız.'' Dedi Peter.

''Bizden gizlediğin bir şeyler var.'' James şüpheli şüpheli baktı.

''Ne gibi?''

''Burada konuşamayız, hadi gidelim,'' dedi Remus. 4 bodyguard'ımla Gryffindor Ortak salonuna gelmiştik. İçim içimi yiyordu. Neyi öğrenmişlerdi, sonsuza dek Hogwarts'tan gitmek zorunda mı kalacaktım?

Yatakhaneler tarafına yöneldik.

''Bizim yatakhaneye gelmeyi sorun etmezsin değil mi? Konuşacağımız şeyi kimse duymamalı.'' Dedi James.

''Hayır sorun değil.'' Dedim. Erkekler yatakhanesini de merak ediyordum.

Odayı James, Sirius, Remus ve Peter paylaşıyordu. Her yerde bir Gryffindor renkleri olan sarı kırmızı cümbüşü vardı. Yine de beklediğimden topluydu. Remus'un olduğunu tahmin ettiğim komodinde kitaplar, James'inkinde Quidditch malzemeleri, Sirius'unkinde birkaç kitap ve parşomen, Peter'ınkinde de parşomen parçaları vardı. Bu kalabalığın içinden Lily çıktı.

''Selam.'' Dedi Lily.

Her şeyi itiraf etmeye hazırlanmıştım.

''Biz bir şey farkettik Carmen, bir haritamız var, Hogwarts'ta kimin nerede olduğunu gösteren bir harita. Ama sen bazen yok oluyorsun haritadan.'' Dedi Sirius, kendisi komodine yaslanmıştı.

İçim o kadar rahatlamıştı ki kahkahalarla gülebilirdim. ''Haritanız yanılmış olabilir mi?''

''Hayır o hiç yanılmaz.'' Diyerek savundu James haritayı.

''Bende kontrol ettim gerçekten yanılmıyor,'' dedi Lily, James'e gülümseyerek.

''Nasıl yapıyorsun bunu? Hogwarts'tan ayrılıyor musun? Nereye gidiyorsun? Bunları bilmemiz lazım.'' Dedi Remus.

''Eh, madem ısrar ediyorsunuz. 7. Katta İhtiyaç Odası var. Önünden geçerken üç kez aynı şeyin odada olmasını dilediğiniz zaman duvarda bir kapı beliriyor ve içinde de istediğiniz şey olan bir oda. Oraya gidiyorum. Şimdi haritanızı görebilir miyim?''

Peter komodininden bir parşomen alıp ona bir şeyler fısıldayıp bana verdi. Şimdi elimde Çapulcu Haritası vardı. İnceleyerek saatlerimi geçirebilirdim.

''Nasıl oluyor ama? Her şeyi dileyebilir misin?''

''Sen orayı nasıl buldun ki?''

Soru yağmuruna tutulmuştum. ''Orada dolanırken tuvalete gitmem gerekti ve bir anda bir kapı belirdi. İçeri girdiğimde binlerce klozet vardı. Bu şekilde buldum. Her şeyi dileyip dileyemeyeceğimizi bilmiyorum.'' Şu an çapulcuların bilmediği bir şey bildiğim için çok mutluydum. Hepsi etkilenmiş bir halde bana bakıyordu.

''Yarın beraber gideriz o zaman,'' dedi Lily.

''Olur.'' Dedim.

''Demiştim size çocuklar, Carmen kötü bir şey yapmıyordur diye,'' dedi Remus.

''Ne yapabilirim ki?''

''Birkaç sırrımızı biliyorsun, bizde düşündük ki-'' dedi James.

''Senden şüphelenmemiz saçmaydı Carmen, özür dileriz.'' Dedi Sirius.

Remus çekmecesini açtı ve içinden çikolata çıkardı. ''Al bu iyi gelecektir,'' dedi.

''O zaman asıl olayı açıklayabiliriz,'' dedi Peter ben çikolatayı yerken. Soran gözlerle baktım herkese.

''Sana güvenebileceğimize göre, artık seni de gelecekteki şakamız için ekibimize alıyoruz,'' dedi James parlayan gözlerle. Onun Lily'den ve Quidditch'ten başka bir şeye böyle heyecanlandığını görmemiştim.

''Şaka neymiş?'' dedim.

''Ah, öncelikle gelecek Pazar günü boşsunuz değil mi?'' dedi Remus. Şaka için çok heyecanlanmıştım. Sonunda Çapulucularla birlikte Hogwarts'ın tadını çıkarabilecektim.

''Gelecek Pazar Slug kulübünün yılbaşı partisi, var.'' Dedi Lily.

''Ama Carmen boştur.'' Dedi Sirius.

''Ah, Matthew beni Slug kulübünün yılbaşı partisine davet etmişti bende kabul etmiştim.'' Dedim. Gerçekten çok üzülmüştüm bu sebepten dolayı şakayı kaçıramazdım.

Sirius bir şey demedi, gözüme de bakmıyordu ama. Yoksa o da mı üzülmüştü.

''Belki başka güne almalıyız şakayı. '' dedi Peter ve ilk kez ağzından düzgün bir şey çıktığı için onu öpebilirdim.

''Evet bende James'i Slug kulübünün yılbaşı partisi davet etmeyi planlıyordum. Carmen ve Matthew'le birlikte.'' Dedi Lily. İşleri benim için daha da zorlaştırıyordu.

''Lily! Bana bunu hiç söylemedin,'' dedi James. Kocaman sırıtıyordu. Yine de odada mod biraz düşmüştü.

''Senden nefret etmemek için kendime şans veriyorum Potter, yanlış anlama.''

James bunu duymamış gibi gülümsemeye devam etti.

''Tamam başka gün yaparız şakayı.'' Dedi Sirius ciddice.

Lily ile çocuklara iyi geceler diledik. Lily'nin James'e vedası biraz uzun sürmüştü.