Under Stars

10 Mart

      Remus'un doğum günü için alınan içkilerin fazla abartı olduğunu düşünmüştüm, şimdi doğum günü partisindeyken yetmeyecekmiş gibi geliyordu. Remus'u kimse durduramamıştı, kaç tane içtiğini sayamamıştık bile ama Ortak Salon'daki masada Lily'le beraber bağırarak şarkıya eşlik ederken bu durumdan oldukça mutlu görünüyordu.

Remus'la konuştuğumuzda iksiri kesinlikle faydalı bulduğunu söylemişti sadece her şeyi daha çok hatırlıyordu ve ne yaptığından haberi oluyordu, bu onun için yeni bir şey olduğu kadar garip bir şeydi de. İksirden memnun kaldığına sevinmiştim kendimi bir işe yaramış gibi hissediyordum.

Lily sıkı bir çalışmanın ardından bugünü kendine ödül olarak vermişti ve kendini tamamen bu partide eğlenmeye adamıştı. O bağırarak şarkı söylerken Gryffindorlularda aynı şekilde onlara eşlik ediyordu. Sirius, Gryffindor kulesine ses geçirmemesi için bir büyü yaptıktan sonra yanıma döndü. Şarkı bitip yenisi başladığında James masaya gidip Lily'i belinden tutarak indirdi, Remus ise yorgun bir halde masaya oturdu. Lily elini böğrüne bastırarak, ''Çoktandır bu kadar eğlenmemiştim,'' dedi. Onları izlemek bile insanın içini enerji doldurmuştu.

''O zaman bana iyi ki doğdun,'' dedi Remus.

''Bir daha mı söylememizi istiyorsun?'' dedi Sirius.

''Hayır hayır,'' dedi Remus. ''Gerçekten istemiyorum.''

''HADİ ÇOCUKLAR, bir daha iyiki doğdun şarkısı söyleyelim!''

Remus kulaklarını tıkarken, biz bugün neredeyse 10. kez Remus'a doğum günü şarkısını söyledik. Tanımadığım birkaç şarkıdan sonra (Elton John olduğunu biliyordum ama şarkılardan emin değildim) Queen- Bohemian Rhapsody çalmaya başladı. Gryffindor salonundaki herkes benim gibi şarkının hislerine büründüler, yine herkes şarkıyı söylemeye başladı.

''Bu şarkı gelecekte de çok ünlü olacak!'' diye bağırdım Sirius'un kulağına.

''Olması gerektiği gibi.'' Şarkının slow yerlerinde Sirius beni kendi etrafımda döndürdü ama hızlı yerleri geldiğinde hep birlikte söylüyorduk. Remus bu sefer masaya beni çıkardı. Kol kola girip etrafımızda dönerek dans ediyorduk. Mükemmel bir gitar solosu vardı şarkının ve gelecekte de binlerce kez dinlemiştim. Şarkıyı biz söylüyorduk koro yerlerini Gryffindorlu kalabalık söylüyordu. Elimdeki hayali gitarı çalıyormuşum gibi dans ediyordum, şarkı yeniden slowlaştığında masadan indim. Hep birlikte alkışladık ve çığlıklar attık.

Şimdi böğrümü tutma sırası bendeydi, Sirius bana bir içki getirdi ve olabildiğince hızlı içtim. ''Hiçbir şarkı bu şarkının hissettirdiği gibi hissettiremez.''

Hızlı nefeslerimin arasında ona kafa salladım. Artık çok yorulmuştum o yüzden kendime boş bir yer bulup oturdum. Koltukta başka öğrencilerde vardı ama onları tanımıyordum, Sirius benim olduğum yer çok kalabalık olduğundan başka yere gitmişti.

Yan koltukta oturan bir kız yüksek ama sadece benim duyabileceğim bir sesle, ''Umarım mutlusundur,'' dedi. Sesinde bir kinaye sezdim ama nedenini çıkaramamıştım.

''Ne? Anlamadım,'' dedim. Kızı tekrardan süzdüğümden kızın Sirius'a aşk iksiri veren kız olduğunu anımsadım. ''AA! Evet çok mutluyum teşekkürler.''

''Sirius senden sıkılmayacak mı zannediyorsun?''

''Burada seni ilgilendiren bir şey görmüyorum.''