Sabah alarm çalınca gözlerimi açıp yanımda uyuyan kocama çevirdim. Aşktı bu adam herşeyimdi aradan yıllar geçmesine rağmen birbirimize olan aşkımız sevdamız hiç bitmemiş aksine gün geçerek daha da artmıştı.
Bugün bu muhteşem yerdeki son günümüzdü. Saate baktığımda sekiz olduğunu görüp Canı uyandırmadan yataktan kalkıp banyoya ilerledim.
İşlerimi hallettikten sonra hala uyuyan kocama bakıp gülümsedim çok güzel uyuyordu ama kalkması gerekiyordu." Sevgilim."
" uyanman gerekiyor kocacım hadi"
Can mırıldanarak gözlerini açınca karşısında beni görüp gülümsedi ve beni kendine çekip dudaklarıma yakıcı bir öpücük kondurdu.
" Günaydın gün ışığım."
"Günaydın birtanem. Hadi uyan kahvaltımızı yapalım."
son kez alnımdan öpüp banyoya gitti bende valizden kırmızı dizlerimde biten çiçekli elbisemi giyip saçlarımı yaptım. Canda hazırlanınca elele otelin restoranına gidip kahvaltı sipariş ettik. Bugün başbaşa vakit geçirecektik.
" Can burası çok güzel. "
Karşımda hafif dalgalanan denize bakıp huzurla derin bir nefes çekip başımı bana hayranlıkla bakan Cana çevirdim.
"senin kadar değil."
Kollarımı kocamın beline dolayıp manzaranın tadını çıkardım. Ağva kalesine gelmiştik yeşilçayın Karadenizle buluştuğu bu yerde hafifçe tenimi yalayan rüzgar bize eşlik ediyordu. Beraber yanımızda bulunan kayalara oturup sessizliği dinledik. Bana uzatılan sigarayı dudaklarımın arasına alıp Canın yaktığı çakmakla sigaramı tutuşturdum. Eskiden çok fazla içtiğim zehiri yuvamda bulduğum huzurla azaltmıştım. Sigaramdan derin bir nefes çekerken Allahtan mutluluğumuzun bozulmamasını diliyordum. Gördüğüm kabuslar aldığım mesaj beni çok yıpratmıştı yine de çok kafa yormamaya çalışıp kollarımı yanı başımda duran kocamın beline daha sıkı sardım.
Biraz daha gezdikten sonra Dünya annem, Salih babam ablam ve yeğenlerime hediye almıştık. Akşama doğru otele dönüp eşyalarımızı topladıktan sonra hep beraber yemek yiyebileceğimiz bir yere gidip karnımızı doyurduktan sonra dönmek için yola çıktık.
İyice kararan havayla beraber radyonun sesini biraz daha açıp arkama yaslandım. Kafamı araba süren kocama çevirip onu izledim. Aradan geçen yıllarda daha da yakışıklı olmuş yaşının getirdiği olgunluğu taşıyordu. Hayrandım bu adama benim olduğu için kendimi çok şanslı hissediyordum.
Birden radyoda çiftetelli çalınca ortamdaki loş hava bozulmuş daha eğlenceli bir hal almıştı. Kafamı arka tarafa çevirdiğimde poyrazın oturduğu yerden çiftetelli oynama çabasına Emine gibi bende gülüp eşlik ettim.Oldukça neşeli geçen yolculuğun ardından önce poyraz ve Emineyi evlerine bırakmış sonra da evimize gelmiştik. Aklıma bir ara Gülcan teyzeyi ziyaret etmeyi not edip duş almak için banyoya girdim. Ilık bir duşun ardından giyinme odasına geçip şort ve askılı tişörtümü giyip saçımı taradım hava sıcak olduğu için kurutma gereği duymadan yatak odasına geçtim. Telefonuyla ilgilenen Can beni görünce gülümseyip kollarını açınca çabucak ait olduğum yere kuruldum. Günün getirdiği yorgunlukla gözkapaklarım kapanmaya başlayınca kocama iyi geceler öpücüğü verip kendimi uykunun kollarına bıraktım.
Dudağımın öpülmesiyle derinden gelen Canın sesini duyup gözlerimi açmaya zorladım. Nihayet başarılı olunca bana gülümseyerek bakan kocama karşılık verip yerimde gerindim. Can bu halime gülüp komodinin üstünden saatini aldı bir yandan saati takarken gözü bendeydi.
" Güzeller güzeli karım günaydın"
"Günaydın hayatım. Sen hazırlanmışsın bile."
Gözlerimi arsızca kocamın üzerinde gezdirdim. Giydiği gri takım elbise çok yakışmıştı beyaz gömleğinden belli olan karın kasları nefesimi kesiyordu biraz daha bu görüntüyü izlersem kendimi tutamayacak ve canın üstüne atlayacaktım bunda tabiki yaklaşan özel günümün payı vardı. Sonunda gözlerimi çekip bende hazırlanmak üzere önce banyoya sonra da giyinme odasına gittim.
Bende hazırlanınca beraber evden çıkmıştık Can beni bırakıp işe giderken aklımda iş yerindeki kızların kocamı süzeceği vardı bu fikirle erken çıkıp iş yerini ziyaret etmeyi aklıma koymuştum.
Saat öğlene gelirken çocukları stajyerime emanet edip Canın işyerine gitmek için toparlanıp taksiye bindim. Gideceğim adresi söyleyip yolu izlemeye başladım. Yaklaşık yirmi dakika sonra gelince ücreti ödeyip güvenlikten geçtim. Canın odasının önüne gelip sekreteri Zeynep hanımdan müsait olduğuna dair bilgi alınca üstümü düzeltip kapıyı tıklattım.
Kapıyı hafif aralayıp kafamı uzatınca Canın önündeki dosyayla ilgilendiğini gördüm beni farketmemişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SIZI
Teen Fiction"Sera" "Efendim" "Biz evlensek ya. Her akşam gördüğüm son, her sabah gördüğüm ilk yüz seninki olsun. Sana sarılarak uyuyup uyanayım. Hı olmaz mı?"