poyraz

171 9 0
                                    

Poyraz'ın ağzından;

Düşünmekten uyuyamamış bir şekilde yerimde rahatsızca kıpırdandım. Emineyle konuşmam lazımdı. Zamanında peşinden çok koşmuştum.Onu çok sevmiştim halâ da seviyordum. Herşey iyi giderken birden terketmek zorunda kalmıştım.

2 sene önce;

Güzel bir duşun ardından özenle seçtiğim kıyafetlerimi giyinip sevgilimin en sevdiği parfümü sıktım. Bugün emineyle buluşacaktık. Zorda olsa onu sevgime inandırmayı başarmıştım. Gerçekten çok güzel bir kızdı ve fazla masum.saate baktığımda onikiye geliyordu. Geç kaldığımı anladığımda ayakkabılarımı giyip evden çıktım. Beraber sinemaya gidecektik.sevgilime kavuşmak için adımlarımı hızlandırdım. Telefonum çalınca bilmediğim bir numara olduğunu gördüm.
"Alo"
"Emineyle görüşmeyeceksin"
"Anlamadım sen kimsin kardeş ne diyon?"

Tanımadığım bir adam beni arayıp sevdiğim kızdan uzak durmamı istiyordu. Oldu canım görürsem söylerim.

"Ben emine'nin abisiyim onun iyiliğini istiyorsan kardeşimden uzak dur"

Tehditvari bir tonda konuşunca sinirlerim iyice tepeme çıkmıştı.

"Emineden uzak felan durmuyorum. Ne malum senin abisi olduğun?"

"Demek inanmıyorsun tamam o zaman .... kafeye gel"

"Bekle lan belanı sikmeye geliyorum"

Sinirle telefonu kapatıp dediği kafeye gitmek için bir taksi durdurdum. Kafeye gelince taksiden inip ücreti ödedim. İçeri geçip etrafta göz gözdirmeye başladım."burdayım" sesin geldiği yöne kafamı çevirdiğimde uzun boylu esmer bir adam olduğunu gördüm. Karşısına geçip oturdum.
"Kardeşimden uzak dur"
"Neden uzak duracakmışım?" Dedim alayla arkama yaslanarak.
"Bak genç. Kardeşim benim için çok değerli onun canını yakmak zorunda bırakma beni. Eğer kardeşim senden vazgeçmiyorsa sen ondan kendini uzaklaştıracaksın. Yok ben uzak durmam diyorsan emineyi şehir dışına teyzesinin yanına yollarım."

"Neden beni ondan uzaklaştırıyorsun?"

"Çünkü üzülmesini istemiyorum. Kardeşim senin gibi bir serseriyle beraber olmayacak"
Sinirle kalkıp yüzüne bir yumruk attım. Beni kimse emineden ayıramazdı.
"Emineden uzak durmuyorum"
Eliyle burnundaki kanı silip parmağını bana doğru uzattı.
"Eğer ondan uzak durmazsan onu ortağımın oğluyla evlendirir bu şehirden gönderirim."
"Yapamazsın"
"Öyle bir yaparım ki. Kardeşimden uzak dur" dedi ve gitti.

Eğer emineden ayrılmazsam onu başkasıyla evlendirecekti. Bir daha onu göremeyecektim. Bunu ona yapamazdım istemediği bir adamla evlenemezdi. Başka çarem yoktu.
Telefonun ekranında 'sevgilim arıyor'
Yazısını görünce meşgule alıp kafeden çıktım. Emine için en iyisi bu olacaktı.
Taksi durunca hemen ücreti ödeyip emineye doğru yürüdüm. Beni görünce gelip sarıldı. Son kez kollarımı sevdiğime sarıp kokusunu içime çektim. Cesaretimi toplayıp emineden ayrıldım. Gözlerinin içine bakıp "unut beni emine. Seninle olmaz. Beni unut yoluna bak" dedim ve arkama bakmadan gittim.

-Şimdi-

Abisi yüzünden emineden ayrılmıştım. Pişmandım. O zamanlar doğru olanın bu olduğunu düşünmüştüm ama emine'nin ailesine sırt çevirmesini istemiyordum. O günden sonra birkaç kez emine'nin evine kadar gelip uzaktan izlemiştim. Bir keresinde abisinin ona el kaldırdığını görünce hiç düşünmeden kapıya kadar gelip abisiyle kavga etmiştim. Sonradan abisinin emineyi evlendirmek istediğini ama emine ona karşı çıkınca el kaldırdığını ögrenmiştim. Son şans babasına gidip herşeyi anlatmıştım. Babası halledeceğini söylemiş benim ise ondan uzak durmamı yumruklarıyla anlatmıştı.
Bu zamana kadar bir şekilde ondan uzak durmayı başarmıştım ama artık yapamıyordum ne olacaksa olsun demiş ve emineyi aramaya karar vermiştim. Rehberden 'sevgilim' Yazısını bulup aradım. Emine uykulu sesiyle telefonu açtı. Belliki bakmadan açmıştı.
"Alo"
"Emine benim poyraz"
"Niye arıyosun beni. Arama bi daha"
"Emine dur kapatma. Yarın buluşalım sana herşeyi anlatıcam. "
"Neyi anlatıcaksın beni nasıl kandırdığını mı"
"Lütfen. yarın herşeyi anlatıcam."
"Iyi tamam" deyip telefonu kapattı.

Sabaha kadar uyuyamamıştım. Saate baktığımda altı olduğunu gördüm. bugün konuşacağımı söylemek için can'ı aradım. Birkaç çalıştan sonra "hım" diyerek açmıştı telefonu. "Biz burda aşk açısı çekelim sen camış gibi uyu hani biz kardeştik" diye söylenmeye başladım. Ama sanırsam can'ı uykusundan uyandırmıştım ve şuan ettiği küfürlere bakılırsa oldukça sinirlenmişti.
"Can beni bu saatte arayan, telefonun tuşlarını tutan elini sikeyim. Gerizekalı git kime aşkını itiraf ediyorsan et beni niye uyandırıyosun mal." Deyip telefonu suratıma kapattı. Eğer can'la konuşamıyorsam bende sevgilisiyle konuşurum. Hemen sera yengemi aradım. Uykulu sesiyle "alo" dedi. Herkeste uyuyo ya
"Sen hala uyuyo musun yenge ohoo"
"Ne var poyraz. sabahın bu saatinde ne istiyorsun poyraz. Niye arıyosun poyraz?" Diyerek en sevdiğim yengemin atarına maruz kaldım. Bunlar can'la tam birbirini bulmuşlar. Ama devamsızlığım sınırdaydı. Bugün emineyle konuşuna kadar yok yazılırdım. Bunu engellese engellese sera yengem engellerdi. O yüzden hemen yağ çekmeye başladım. Tabiki en best yengem sonunda dayanamamış ve kabul etmişti. Telefonu kapatıp hazırlanmaya başladım. Aynada son kez kendime bakıp dışarı çıktım. Emineyle önceden beraber gittiğimiz bir kafede buluşacaktık.
Kafeye geldiğimde sevdiğimin çoktan gelmiş olduğunu gördüm. Hemen yanına gidip oturdum.
"Ne açıklayacaksan açıkla poyraz. Okula geç kalmak istemiyorum."

"O işi sera halledicek merak etme sen"
Kafasını sallayıp benim konuşmamı bekledi.
Tüm cesaretimi toplayıp emineye herşeyi anlatmıştım. Başta inanmasa da biraz düşününce taşları yerine oturtmuştu. Sonunda emineyi ikna etmeyi başarmıştım iyi bir tokat yemiştim orası ayrı. Ama sonunda sevdiğim kadın tekrar kollarımın arasındaydı ve bundan sonra asla bırakmayacaktım. Saate baktığımda dersin başlamış olduğunu görmemle hemen hesabı ödeyip emine'nin elinden tuttuğum gibi okula kaçmaya başladık. Kafe okula beş dakikalık bir mesafeydeydi. Sonunda okula yetişebilmiştik. Hızla kapıyı açıp sınıfa daldık. Sera hocayı oyalamaya çalışıyordu. Benim geldiğimi görünce hocaya gıcık bir laf sokup yerine oturdu. Koşmaktan ikimizde nefes nefese kalmıştık. Sera emineye ne olduğunu sorunca sonra anlatırım gibi birşeyler demişti. Onlara süpriz yapacaktık. O yüzden ikimizde ifademizi düz tutmaya çalışmıştık.
Zilin çalmasıyla sera bizim sıraya gelip "neler oluyo dökülün" dedi merakla. Emineyle birbirimize bakıp başımızı yere eğdik. Sera emineyi teselli ederken ikimizde birden gülmeye başladık. Şaşkın çift - bunlar sera yengem ve can kamkim oluyor- bize aval aval bakmaya başladı. Herşeyi anlatınca sera az kalsın güzel yüzüme şiddet uyguluyordu. Neyseki can onu tutmuştu ama enseme gelen şaplakla yanlış kişiye güvendiğimi anlamıştım.

SIZI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin