"Sen.. sen bana verilmiş en güzel hediyesin Elis.." demişti çocuk.
Kızın da gözleri dolmuştu şimdi. Öksürmeye başlamıştı hastalığının verdiği dürtüyle. Çocuk ona telaşlı gözlerle bakarken toparlandı.
"Seni çok seviyorum.." dedi Elis, çocuğun yanağı...
Çıktığımız kafeye 5-10 dakika uzaklıkta bir dövme salonuna gelmiştik. Ve ben tam şuan ilk kez gördüğüm şekilsiz bir dövmeci abi tarafından fotoğraf çekiliyordum. Sebebi? Bilmiyordum.
Ali içeri geçmiş, dövme yapacak olan çocuk da karşımda dikilmişti. Hayır portre mi yaptıracak diyeceğim ama boydan çekiyordu şekilsiz çocuk beni.
Birkaç poz aldıktan sonra oturabileceğim bir yer gösterip Ali'nin yanına başlamaya gitti. Ben de gösterdiği yere oturup etrafı izlemeye başladım.
Yanında olmak istemiştim ama izin vermemişti Ali. Öff illa çatlayayım. Zaten tek kelime de etmemişti.. Bittikten sonra konuşacağız deyip durdu..
Saat daha 4 bile olmamıştı. Dövme meselesini akşama kadar uzun uzun konuşabilirdik. Ve tabi konuşamadığımız kalan her şeyi de.
Şekilsiz dövmeci çocuğun dediğine göre bütün hazırlıklar önceden yapıldığından iğnesi cartı curtu çok uzun sürmeyecekti. Ben de beklerken çatlamamak için Meriç'e mesaj atmıştım.
Ben: Kızılcığıııım
Ben: Görümcenle nasıl gidiyor
Kızılcık:
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Kızılcık: muazzam
Kızılcık: bakar mısın benimleyken nasıl mutlu
Kızılcık: bir fotoğrafınızı çekeyim dedim verdiği poza bak kızın
Ben: AJJDEKKDEOEKE haykırıyorum Meriç
Kızılcık: Ya İrem gülme ya
Kızılcık: Bu kız beni ne zaman sevecek
Kızılcık: saçlarımı seviyor ama beni asla...
Ben: kıyamam sana ben ya
Ben: Allah'tan senden büyük değil öyle düşün bir de
Kızılcık: düşünemiyorumdüşünme yetimi kaybettim
Kızılcık: neyse ben bulacağım bir yol
Kızılcık: Siz ne yaptınız asıııııl
Ben: Ben bu cephede yaşananlara eve döndüğümde anlatma hakkımı kullanıyorum
Kızılcık: oha
Kızılcık: oha kesin manyak şeyler oldu
Kızılcık: Meriç ölsün burada
Kızılcık: ipucu ver bari hadi
Kızılcık: atkıları verdin mi nereye gittiniz ne yaptınız sürpriz neymiş o merak edilen yer neresiymiş
Ben: Meriç son beş mesajını beş saniyede filan yazdın kızım bir dur ya