5 Yıl Önce:"Alo? Eda?" Sesinde ki şaşkınlık ve ismimi söylerken hissettiğim mahçubiyeti beni yaptıkları yüzünden etkilemese de, İtalya'da ona ihtiyacım olacaktı. Orada tanıdık birileri olmasına ihtiyacım vardı, bir işe ve beni şok etse de geçmişini unutmaya hazır olduğum bir dosta.
"Yardımına ihtiyacım var, İtalya'ya geliyorum. Orada tanıdık birileri olursa iyi olur diye düşündüm. Bana yardım edebilir misin?"
Telefonun öbür ucundan kısa bir süre ses gelmese de sonrasında boğazını temizledi ve konuşmaya devam etti.
"Neredesin, geldin mi?""Evet, net üzerinden arıyorum seni. Havaalanındayım ve açıkçası ne yapacağımı bilmiyorum. Lütfen yardım et."
"Hiçbir yere kıpırdama, ben hemen geliyorum."
- - - - -
"Eda Hanım, günaydın."
"Günaydın herkese. Kahve alıyorum isteyen var mı?"
Ofiste ki insanlar eski halime döndüğümü zannetmiş olsa gerek, herkes güler yüzle soruma olumlu yanıt vermişti. Arkamı döndüğüm sırada bedenim bedenine çarptığında, Serkan Bolat ile aramda sadece tek nefeslik bir mesafe kalmıştı. Ona bu kadar yakınken nefesimi tutmuş ve kendimi geriye çekmiştim.
"Günaydın Eda."
"Günaydın Serkan."
"Nasılsın?" Ağzımdan laf almaya çalışıyordu. Dün gece Ceren aracılığı ile gönderdiği hediyeyi beğenip beğenmediğimi merak ediyor ve bunu benim ağzımdan bir teşekkür ile duymak istiyordu.
"Herkesin gözünü üzerimizden çekersen daha iyi olacağım."
Bunu dememle birlikte daha çok yaklaştı. Resmî olarak ofisin ortasında benimle flört ediyordu. Sanki hiçbir şey olmamış gibiydi her şey. Sanki beş yıl öncesi yoktu."Senin aksine Eda Yıldız, buradaki herkes bizim birlikte olmamızı istiyor. Biliyor muydun?"
Ses tonunu kısarken kalınlıştırması, ruhumun içten içe erimesine, içe çekilmesine sebep oluyordu. Derin bir nefes alıp baygın bir bakışla ona bakmaya devam ediyordum. Tüm kelimelerim boğazıma dizilivermişti. Bir an kendimi onun büyüsüne kaptırmış gülümserken başımı iki yana salladım, yutkundum ve geriye çekildim.
"Bir kez daha bunu tekrarlarsan başına bela olurum Serkan Bolat. Sen bunu biliyor muydun?""Bilmez miyim." dedi derin bir iç çekerek. Halinden ve az önce ki flört halinden gayet memnun görünüyordu. "Neyse ki o bela oluşuna aşık oldum. Sen de bunu bilsen iyi olur."
"Robot."
İkimizinde suratında kocaman gülümsemeler, ikimiz farklı iki yana ayrılırken Pırıl ve Leyla peşimden geliyordu. Bir gün de değişen bu duygu halini merak etmeleri normaldi. İçimde ki bir şeylerin çözüldüğünü hissedebiliyorlardı.
"Eda! Dursana bir. Neler oldu az önce öyle? Barıştınız mı?"
"Ay inşallah!" dedi Leyla heyecanla. Kulaklarını dört açmış dinlerken Serkan'ın onu çağırmasıyla birlikte söylenerek yanımızdan ayrıldı.
"Ee, anlatacak mısın?"
"Anlatacak bir şey yok Pırıl. Sadece onun öyle şeyleri işte."
"Neyleri? Kızım bu adam beş yıldır senden önceki hayatına geri dönmüşken şimdi tüm buzları eritmiş bir şekilde geliyor ofise. Bir şeyler olmuş. Değişmiş. Merak ediyorum."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A N K A
RomantizmBenim hikayemde Defne Apollon'un peşinden çok koşmuş olsa da bir noktada yorulmuştu. Apollon ona geri döndüğünde her şey için çok geç kalınmıştı. Çünkü hikayenin sonu çoktan yazılmıştı.