"Aşk"
- - - -
...
Yaklaşık on dakikadır iki çift renkli göz, merakla bana bakıyordu. Defne heyecanla, Serkan ise tepkimi merakla bana bakıyordu. Bense zihnimin içinde bana doğru gelen tüm kötü anıları savuşturmaya çabalıyordum. Beş yıl önce olanlar, hafıza kaybı, Selin ve bir çok olan her kötü şey bir mızrak gibi üzerime geliyordu."Anne?"
"Eda?"
Sessizce onları izlemeye devam etmek istesem de gözlerimi kırpıştırıp boğazımı temizledim ve çantamı yere bıraktım. "Nasıl yani?"
"Anne ciddi misin?"
Serkan ayağa kalktı ve gözlerimin içine bakarak kaşlarını çattı. Bir problem olduğunu anlayıvermişti. Ona karşı ne mat olabiliyor ne de duygularıma bir kabuk örebiliyordum.
"Ne oldu? Neden böylesin sen?"
"Sonra konuşuruz. Ben şu anı kestirmeye çabalıyorum. Ne oluyor yani bu hazırlık."
"Pekâla." dedi ve elimden tuttu, mumlarla döşenmiş masaya doğru ilerledi. Defne bir ara kapı aralığından 'iyi geceler' diyerek odasına çekmilmiş ve giderken kapıyı kapatmıştı.
"Bir dakika, Defne yemek yedi mi?"
"Eda, çocuğumu aç bırakacak değilim. Tabii ki yedi. Gel."
Beyaz sandalyeyi çekmiş, oturmam için bana yer açmıştı. Onun eski haline dönmüş olmasına hala bir noktada inanamıyordum. İlk evlenme teklifinde bana piyano çalmış olsa da bu, daha iyi hissettirmişti.
"Şimdi, bana ne olduğunu anlatıyorsun."
"Serkan, tekrar tekrar yaşamak istemiyorum o on dakikayı. Boşver gitsin."
"Eda."
Uzunca ona baktım. Selin'in buraya geldiğini ve ona ulaşmak istemesini ona bu akşam söylersem muhtemelen hazırladığı her şey mahvolacak ve tüm keyfi kaçacaktı. Elini tuttum, diğer elimi yanağına yasladım. Bu hamle ile gülümsediğinde gözlerinin içinin hala aynı merak ve tedirginlikle baktığını fark etmiş ve sessizliği yarıda kesmiştim.
"Şu an değil. Bu geceyi bozmayalım. Sonra söyleyeceğim. Eda Yıldız sözü."
Derin bir nefes aldı ve başını sallayarak üzerinde ki kedi desenli önlüğü boynundan çıkardı.
"Niye çıkardın ki çok yakışmıştı."
"Yaa ne demezsin."
Kendimi sandalyeye iyice yerleştirdikten sonra onun servislerine eşlik ettim. Tek tek tabakları masaya diziyor, yaptığı sağlıklı yiyecekleri överek bana laf atıyordu."İnsan her şeyden yemeli Serkan'cığım. Yeri geldiğinde sağlıklı yemekler, yeri geldiğinde diğer yemekler."
"O bana biraz ters, biliyorsun Eda."
Masada hiçbir şey eksik kalmadığında tam karşıma oturmuş ve gözlerimin içine bakmıştı. "Bu gün seni hatırladığım gün." dedi kısık bir sesle. İçimde garip bir şeylerin yerinden oynadığını hissettiğimde, o hissin üzerine yutkunup devam etmesini bekledim.
"Asla unutmayacağım bir gün. Sabahında Selin şirkete geldi. İçimde bir şeylerin kötüye gideceğini söyleyen o klasik ses yankılanıp duruyordu. Hayatımda ilk defa o sesi dinledim. İlk defa o sesi dinledim ve Selin'e yalnız kalmak istediğimi söyledim. Eğer söylemeseydim belki de yine seninle ilgili yanlış şeyler söyleyecek ve aklımı karıştıracaktı. Sonra Engin geldi..Engin geldi ve Ceren'in aradığını, senin gece yarısı evden çıktığını ve halen haber alamadığını söyledi."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
A N K A
RomanceBenim hikayemde Defne Apollon'un peşinden çok koşmuş olsa da bir noktada yorulmuştu. Apollon ona geri döndüğünde her şey için çok geç kalınmıştı. Çünkü hikayenin sonu çoktan yazılmıştı.