rh ✘ 2.7 "burned."

1.9K 160 33
                                    

The rigs : The Hunted


Lalisa

"Tanrım, Taehyung çok yoruldum. Tamam kazandın dur!"

Nefes nefese kendimi yere attığımda Taehyung hâlâ durmamış ve son basketini de attıktan sonra paytak adımlarla yanıma yaklaşmıştı.

Onun bu haline kıkırdamadan edemezken, yanıma kendini bırakıp oturduğunda bakışlarım anında yüzünü bulmuştu.

"Yoruldum." Kalın sesiyle mırıldandığında gözlerini kapatmış ve başını da geriye itmişti.

Geldiğimizden beri hiçbir derse girmemiştik ve sadece basketbol maçı yapmıştık. Muhtemelen üç dersi de ekmiştik, bundan sonra ne olur bilemiyordum cidden.

"Lalisa, bize gidelim. Ailemle birlikte akşam yemeği yeriz ve bizi kabullenmeleri için öncelik sunmuş oluruz." Gözlerini açarak yüzüme cevabımı beklercesine baktığında bir tepki verememiştim.

Böyle bir şeyi istemesi, düşünmesi dahi beni fazlaca şaşırtırken sadece aralanan dudaklarımla bakabiliyordum.

"Seni zor durumda bırakacak şeyler yapmam asla. Güven bana bebeğim." Parmakları çeneme yerleşip tenimi okşarken istemsizce bir tebessüm oluşmuştu yüzümde.

İçimdeki heyecanı görmezden gelmeye çalışarak başımla onayladığımda o da gülümsemiş, ardından çenemdeki parmaklarıyla beni yüzüne kadar yaklaştırmıştı.

Beni okulun ortasında öpeceği düşüncesi karnımdaki tüm kelebekleri uçururken sadece dudaklarımı dişlemiştim heyecanla.

Beklediğim gibi gözlerini kapatarak dudaklarıma ağır bir şekilde saldırdığında sanki ilk kez öpüşüyormuşuz gibi heyecanlanmıştım.

Eli çenemden yanağıma kayıp beni tamamen kendine bastırırken benim de elim havalanmış ve omzuna yerleşmişti.

Yüzümüze düşen saçlar bu görüntüyü kapatırken onun gibi yaparak ben de gözlerimi kapatmış ve dudaklarına odaklanmıştım tamamen.

Dudakları narin bir şekilde dudaklarımda gezinirken tebessüm etmiştim istemsizce. Gerilen dudaklarımı umursamadı ve bu sefer dilini de ağzıma ittiğinde ıslak sesler çıkmaya başlamıştı.

Omzundaki elimi yumruk yaparak üzerindeki gömleği sıkarken tüm odağım olan dudaklarından ayrılma nedenimiz, Taehyung'un çalan telefonuydu.

Nefes nefese bir şekilde yüzlerimiz arasında hiçbir mesafe yokken durmaya devam ettik bir süre.

Nefesleri yüzüme çarpıyordu ve bu iyi hissettiriyordu.

Daha fazla durmadan geri çekildi hafifçe ve cebindeki telefonu çıkartarak arayan kişiye baktı. Ekranda 'Annem' yazısı duruyordu.

Ben gergince şişmiş dudaklarımı dişlerken o cevaplamış ve kulağıma götürmüştü telefonu.

"Evet?" Bakışları bendeyken dilini dudaklarında sürterek uzun bir süre karşısındakini dinledikten sonra başını sallayarak ayaklanmış ve elini de bana uzatmıştı.

Anlamamış bir şekilde bir eline, bir de ona düşünceli bir şekilde baktığımda telefon da kapanmıştı.

"Ne oldu?" Beklemeden sorumu sorduğumda omuz silkti ve elimi tutup kaldırdığında onun karşısında durmuş oluyordum.

"Annem aradı, yarın ki şov için tasarlanan takımım hazırmış ve prova yapmam için eve çağırıyor."

Hâlâ elimi sıkarak açıklama yaptığında onu başımla onaylamış, aklıma yeni dank eden şeyle gözlerim açılmıştı.

right here • yoonnie + taelice ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin