right here • yoonnie + taelice ✔

rh ✘ 1.6 "taehyung know."

nda, billie eilish.

•

Kafamın dağılması gerekiyordu. Gözlerimden yaşlar deli gibi akıyordu ve ben nereye gittiğimi bilmiyordum. Bana neler yaşatıyordu böyle bu adam?
Kafamı tamamen esir alıyordu, beni kısıtladığı gibi düşüncelerimi de kısıtlamıştı. Ondan başka bir şey düşünemiyordum.

Tamamen dağıtmıştı beni, tamamen dağınık bir haldeydim.

Ne yapacağımı bilemez halde bulanık gören gözlerimle adımlarımı abimlerin her zaman geldiği bu mekanda durdurdum.

Göz yaşlarımı elimle silip, ıslak yüzüme soğuk havanın vurmasına neden olurken başımı iki yana sallayarak adımlarımı içeri doğrulttum. Hava karardığı için eğlence tam da şimdi başlamıştı burada.

İnsanlar coşuyordular, içiyordular ve dans ediyordular. Ne de güzel.

İçmek istiyordum, bu gece sarhoş olmak istiyordum.

Barmenin önüne geldiğimde beni hızlıca farkedip yanıma gelen adama şaşırmamıştım, abim sayesinde tanıyordu beni de.

"Lalisa?"

Kaşları çatık bir şekilde konuştuğunda başımı iki yana sallayarak susmasını işaret ettim. Konuşmak istemiyordum.

"Bana sadece içki ver, ağır olanlarından."

Çok içki içen bir kız değildim, özel günlerde belki biraz içerdim. Bu yüzden içkilerle pek alakam yoktu ama abimin evin salonda kendine özel bir içki dolabı vardı.

Uzatmadan adam işine döndüğünde başımı ovuşturarak çantamı tezgâhın üzerine bıraktım ve etrafa bakındım.

Yarısı okuldan tanıdık geliyordu ama hepsi de kafayı bulmuş gibi görünüyordu.

Onların bu görüntüsüne karşı alayla gülerken önüme konulan bardak dikkatimi dağıtmıştı. Uzanıp elime aldığımda viski olduğunu anlamam uzun sürmemişti, ağır olmasını istesem de, abimden korkarak böyle hareket etmişti belli ki.

Viskiden birkaç yudum alıp alıştığımda gözlerim açılmaya başlamıştı bile. Göz yaşlarım kurumuş ve dudaklarımı ıslatarak etrafa bakmaya devam etmiştim.

Birkaç yudum sonrası biten bardağı doldurması için yerine koyarken şirince gülümsemiştim çalışana karşı.

Bunu neden yaptığımı bilmeden tekrar önüme döndüğümde neredeyse üzerime atlamak üzere olan beden irkilmemi sağlarken yerimden doğrulmuş ve ellerimle kendimi korumuştum.

Tanrım, o da neydi?

"Buraya içmeye mi geldin bir de?"

Tanıdık ses.. bıkkınca nefes bırakırken gözlerimi araladım. Taehyung beni yine bulmuş ve yine sıkıştırmaya gelmişti belli ki.

"Yürü, gidiyoruz Lalisa."

Bileğimden tutarak çekmeye başladığında neredeyse tüm gücümü kullanarak kendimi geri çektim.

"Siktir git Taehyung! Tek başıma bırak beni."

Sinir akan gözlerini gözlerime sabitlediğinde o anın etkisiyle korktuğumu bile hissetmemiştim.

Önüme konulan bardak bakışlarımızın oraya çevrilmesine neden olduğunda beklemeden bardağı elime alarak kafama diktim. Acı tat boğazımı yakıp geçerken tek isteğim kusmaktı o an.

"Şu yaptığına bak."

Taehyung tiksinircesine konuştuğunda onu umursamamıştım bile.

Hafif baş dönmesi yaşarken, umursamıyor ve dans edenlere özeniyordum.