rh ✘ 2.8 "shine."

1.7K 138 31
                                    

typa girl,
Jennie

Üzerime giyindiğim elbiseye aynada bakınmaya devam ettiğimde ne kadar güzel parladığını görüyordum. İlk kez kendimi bir elbiseye ait hissedememiştim. Yaşadıklarım özgüvenimi düşürmüş, can sıkıntılarımı arttırmıştı.

Koskoca salonu dolduran elli-altmış kişinin karşısında sahneye çıkacaktım. Açılışı, kapanışı yapma görevi benim üzerime kalmıştı. Hem de fazlasıyla düşüş yaşayan özgüvenimle.

Yoongi'yle birlikte bir tartışıyor bir barışıyorduk. Ve bu, asla bana iyi gelmiyordu. Beni fazlasıyla yıpratıyordu.

Tek odağım oydu işte, tek odağım Min Yoongi'ydi. Bir ilişkimiz vardı, neden düzgün ilerletemiyorduk ki? Ona çok fazla aşıktım, ne derse alttan alıyordum. Sakinleştirmeye çalışıyor ve rahatlatıyordum.

O neden böyle yapmıyordu, çabalamıyordu?

Gözlerimi kapatarak elimi ağrıyan başıma götürdüm. Gözlerimin dolduğunu hissediyordum, hiç iyi değildim. Durduk yere böyle şeyler yaşıyordum birkaç gündür.

O sahneye bu hâlde çıkamazdım. Asla yapamazdım. Kendimi toparlamam lazımdı.

Ayakta durmakta zorlandığım için arkamda kalan koltuklardan birine bıraktım bedenimi. Sırtımı geriye yaslayıp yaşlı gözlerimi araladığımda bulanık görmüştüm etrafı.

Sesli bir nefes bırakarak hemen şimdi başlayan müziğe odaklandım. Ufak bir konuşma olacaktı ve sadece birkaç dakika sonra açılışı yapmak adına üzerimdeki bu milyon dolarlık elbiseyle yürüyüş yapacaktım.

Derin bir nefes alıp yutkundum. Kendime gelmeliydim, en iyisini yapmalıydım.

Yaşlı gözlerimin kuruması adına başımı hafifçe kaldırıp yaşları geri gönderirken aklımın Yoongi'ye kaymamasına özen gösteriyordum.

"Jennie, hadi!" Annemin sesini duydum o sırada.

Hızlıca ayaklanıp titreyen ayaklarımı umursamayıp anneme doğru adımladım. "Kötü hissediyorum."

Bu söylediğime aldırmadan elini belime koydu ve benimle birlikte sahnenin başladığı yere ilerledi.

Bu sırada da başka bir müzik başlamıştı. İçerideki herkesin bakışları perdedeydi ve ben o kadar heyecanlanmıştım ki.

"Hadi Jennie, derin nefes al. Yapabilirsin, hadi."

Annemin sözlerini duymazdan gelerek dik bir duruşa geçtim, ardından tam zamanında perdenin arkasından ayrıldım.

Işıklar yüzüme vururken tek odağım düz yolun sonundaki kameradaydı. Düzgün yürüyordum, elbise üzerimde güzel duruyordu, bana özel dikilmiş gibi.

Dalgalı saçlarım savruluyordu ve yüzüm de parlıyordu. Dudaklarıma ufak bir tebessüm koydum ve sonuna gelene kadar iki yana oturmuş insanların üzerinde göz gezdirdim.

O sıra belki onlarca kişi üzerinden, dikkatimi çeken tek çift göz Yoongi'nin gözleri olmuştu.

Aralanan dudaklarıyla birlikte, gözleri üzerimde çekinmeden geziniyor ve en sonunda yüzüme çıkartarak dikkatle inceliyordu.

Dudaklarımdaki tebessüm büyüdü, başımı tekrar önüme çevirdim ve yürüdüğüm sahnede geri dönerek perdenin arkasına ilerledim. O sıra benim arkamdam da Jisoo, üzerindeki uzun elbiseyle çıkmıştı ve şimdi de herkesin odağı oydu. Bu rahatlatmıştı ve perdenin arkadına ulaştığımda da tuttuğum nefesimi bırakarak çarpan kalbime elimi götürmüştüm.

right here • yoonnie + taelice ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin