Kan Revan

20 - Merhem

Bölüm Şarkısı: İndila - Derniere Danse
(Anlamsızca bölüme yakıştırdım şarkıyı 🙈)

Oy ve yorumlarınızı merakla bekliyorum gençler, varlığınızı gösterin lütfen çok ihtiyacım vAr bu ara 🙋🏻‍♀️

Keyifli okumalar, Sevgilerle❤️

20. Bölüm

Hira beklemediği öpücüğün etkisiyle mıhlanmış gibi olduğu yerde duruyordu. Tuğra ise içinden geldiği gibi davranmıştı ama Hira hazır mıydı bilmiyordu. Bunun suçluluğuyla geri çekildi. Hira'nın yüzüne bile bakamadan genç kızı orada bırakarak gitti.

Hira yalnız kaldığı o an kalbini esir alan aşkına yenik düştüğünü hissetti. Elini dudağının üstüne götürdü. Az önce Tuğra'nın öptüğü dudağına dokunmak garip gelmişti genç kıza. Hızla çarpan kalbine inat sevdiği adamın peşinden harekete geçti. Hızla bahçeye çıkıp etrafa baktığında onu göremedi. Etrafa dikkatlice baktı.

Gitmişti...

Buket yatakta uyuyan Baran'ı izliyordu. Bu gece onun yanında nöbette olacaktı. Ara sıra ateşini kontrol ediyordu. Ama iyiydi, verdiği ateş düşürücü ilaç iyi gelmiş olmalıydı. Baran'ın sert yüz hatları uyurken de sert görünüyordu. Hafif çıkan kirli sakalları ona hava katıyordu. Ne düşündüğü fark edip istemsizce kafasını olumsuz anlamda salladı.

Artık Eren meselesini aşmıştı bunu dillendirmese de. Ama Baran olmazdı, olamazdı. Tuğra abisi Hira ile olacaktı işte bu yüzden Baran ile olabilecek tüm duygulara kendini kapamalıydı. Böyle arada derede kalmak ve insanları zor durumlara sokmak istemiyordu. Hem Baran yakışıklı, işinde gücünde bir adamdı elbet karşısına biri çıkacaktı.

Çıksa mıydı biri?

Kendi düşünceleriyle çelişmeye başladığında düşünmemeye karar verdi. Elini genç adamın alnına götürdü. Tedirgin bir şekilde alnına dokundu genç adamın. Elinde sıcaklık hissetmediği için derin bir nefes aldı. Baran iyiydi, bu geceyi kazasız belasız atlatıyor gibiydiler. Bildirim gelince telefonunu eline aldı. Gecenin üçünde kim yazmıştı ki?

Laz İsmail'in kızı Zeynep'in mesajını görünce şaşırdı.

Zeynep:
"Yarın akşamüstü Salacak'ta görüşelim."

Buket:
"Emrivaki ne alaka?"

Zeynep:
"Sadece gel, konuşacağız."

Buket:
"Bakarız."

Zeynep:
"Gel da beraber bakak!"

Buket dişlerini sıktı. Emrivaki tavırlardan nefret ediyordu. Hem Zeynep kendisine ne diyebilirdi ki?

Bunu düşünürken Baran ile aralarında mesafe bırakarak yanına uzandı. Baran'ı izlemeye başladı ama aynı sırada gözleri yavaş yavaş kapanmaya başlıyordu.

Sabah olduğunda ilk gözünü açan Baran oldu. Yattığı gibi uyanmıştı. Tam kalkacakken yanında yatan Buket'i fark etti. Üzerinde kendisinin eşofmanı ve kazağıyla tatlı görünüyordu. En az üç beden büyük oldukları adeta sırıtıyordu. Yan yatıp bu görüntünün tadını çıkarmak istedi. Kalbine ufak ufak sızan bu kız dün gece yanından ayrılmamış ve kendisini iyileştirmişti.

Neden?

Ne Buket ile oluyordu ne de Buket'siz...

Son vermek istedikçe daha da batıyordu Baran. Tabi bir de Tuğra meselesi vardı. Kardeşinden uzak durmasını istediği adamın kuzeninden hoşlanmak yakışıyor muydu?