25 - Yoksun

642 68 20
                                    


Arkadaşlar merhaba 😇
Aşkıma Mafya isimli hikayem İNFİAL adıyla kitap olacak inşallah 🙏
DemirLeydiii Hikayeleri sayfamı instagramdan takibe alarak gelişmeleri yakından takip edebilirsiniz. Desteklerinizi bekliyorum 😍

Nara-Ne olur gitme şarkısıyla bölümü buraya bırakıyorum.

Keyifli okumalar; Sevgilerle ❤️

25. Bölüm

Hira annesinin sesiyle kendine gelmeye çalıştı. Sindiği köşeden zorlukla da olsa kalktı. Bir adım atacakken kararan gözleri, çözülen diz bağlarına yenik düştü. Dengesini yitirip karanlığa gömülürken duyumsadığı tek ses Tuğra'ya aitti.

"Tuğra bekle beni!" diye bağırdı genç kadın. Duymazlıktan gelen sevdiği adamın peşinden çıplak ayak çimlerin üzerinde koşuyordu. Yüzünde anlam veremediği bir tebessüm vardı.

Mutluydu ama insan neden mutlu olduğunu bilmez miydi?

Bilmiyordu işte...

Tuğra uçurumun kıyısında durup Hira'ya döndü ve ona kollarını açtı. Hira kısa bir duraksa da koşarak sarıldı sevdiği adama.

"Sana hiç yetişemeyeceğim sandım." diye itiraf etti genç kadın.

"Sen yetiş diye yavaşlarım ben külkedisi." dedi Tuğra.

"Hmm öyle diyorsun yani..." dedi Hira.

"Öyle tabi. Ama benim gitmem lazım Hira."

Hira'nın kaşları çatıldı ve daha sıkı sarıldı genç adama.

"Hayır," dedi itiraz kabul etmiyordu Hira.

"Daha yeni geldin Tuğra! Gidemezsin!"

Tuğra genç kızın alnına öpücük kondurdu, burnunu saçlarına daldırıp kokusunu içine çekti.

"Gitmek zorundayım," dedi Tuğra.

"Bende geleyim?" diye sordu Hira.

"Üzgünüm külkedisi, bu bir veda..." dedi Tuğra.

Hira'nın kendisini saran ellerinden kurtulup kollarını açtı genç adam. Ardından genç kadının gözlerine bakarak geriye doğru uçurumdan atladı.

"HAYIR!" diye bağırarak gözlerini açtı Hira. Kan ter içinde uyandı. Tansiyonu düşmüş, bayılmıştı. Koluna takılan serumu hırsla söktü. Kolundan akan kanı önemsemeden odadan çıktı. Bilmediği bir evde bilindik birilerini arıyordu.

Aşağı kata indiğinde ilk abisi gördü onu.

"Hira, abicim iyi misin?" diye sordu Baran. Ardından kardeşinin kolundan akan kanı gördü.

"Hira ne yaptın sen?" diye sordu. Necla Hanım su içmek için kızının yanından ayrılmıştı. Elindeki su bardağı ile kalakaldı kızını bu halde görünce.

"Abi kaç saat oldu, altı saattir nerede Tuğra? Yaşıyor mu? Vuruldu mu ben öldü mü?"

"Bilmiyorum ama bulacağız onu." dedi Baran.

"NE ZAMAN?" diye bağırdı Hira.

Herkes susmuş abi kardeşi dinliyordu.

"Hani protokol nerede abi? Protokol dediğiniz bu sığınak mı sadece? Bu çiftlik bizi sağ mı tutuyor ? Ya Tuğra? Ona ne olacak abi?" diye sordu.

"Hira kizum, sakin ol da!" dedi Laz İsmail.

Hira bakışlarını Laz İsmail'e çevirdi.

"Sakin falan olmayacağım! Tuğra'nın sesini duymadan, onu görmeden olmaz!"

Kan RevanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin